KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
12 Şubat 2025 Çarşamba
°C

Abdülhamit'in stratejik öncelik sırrı

Abdülhamid'in denizciliğe değil de demir-yoluna ağırlık vermesindeki sırrı ne? Demiryolu üzerine kurulu savunma projesinin haklılığı nedendi? İttihatçı subayın çarpıcı tespitleri

Abdülhamit`in stratejik öncelik sırrı
25 KASIM 2007 PAZAR 15:00
0
955
0
AA aa

Zaman gazetesi yazarı MUSTAFA ARMAĞAN'ın pazar ekindeki yazısı...

Yurdu demir ağlarla örme projesi Abdülhamid'indir!

Hep diyordum da inanmıyorlardı: “Abdülhamid bilmecesi” adım adım çözülüyor. François Georgeon'un “Abdülhamid'i anlamak bugünkü Türkiye'yi anlamak olacaktır.” sözündeki isabeti, demiryollarımızın tarihinden de rahatlıkla görmek mümkün.

Bunun için tarihe soru sorma tarzımızı değiştirmemiz yeterli olacak.

Mesela ‘II. Abdülhamid neden denizciliğe değil de demiryolculuğa önem vermişti?' diye sormuyoruz da, ‘Abdülhamid denizciliğe neden düşmandı?' sorusunun üzerine sinekler gibi üşüşüyoruz. Gözlerimizdeki büyü öylesine kalın bir perde oluşturmuş ki, bunun stratejik bir öncelik sorunu olduğunu, Abdülhamid'in, amcası Abdülaziz gibi 15-20 yıl sonra tonla para akıtmayınca ıskartaya çıkacak dev gemiler yaptırmak yerine, ülkenin bekası sorununu demiryollarında gördüğünü, yani meseleyi daha uzun vadeli değerlendirdiğini nedense göremiyoruz.

1912 yılında yayımlanan Erkân-ı Harbiye kaymakamlarından, yani Genelkurmaydaki yarbaylardan M. Süreyya Bey bunu doğru soruyu sormuş oysa. “Donanma mı? Şimendifer mi?” adlı kitabında, savunma için elimizdeki mali kaynak sınırlı, diyor. Bu sınırlı kaynağı her yere birden yetiştiremeyeceğimiz için en öncelikli olarak nereye aktaracağımızı iyi düşünüp taşınmamız gerekir.

Yarbay M. Süreyya Bey'in kitabının, Enver Paşa'nın iktidara el koyduğu 1912 yılında yayınlandığını da unutmayın. Yani İttihatçıların Abdülhamid aleyhine beyin yıkama kampanyalarının dorukta olduğu bir zamanda Genelkurmay'dan bir subay çıkıp Abdülhamid'in demiryolu üzerine kurulu savunma projesinin haklılığı üzerine rahatça kalem oynatabiliyor.

Tezi şu: Biz Abdülhamid'in denizciliği ihmal ettiğine inandığımız için saf saf yeni bir donanma oluşturmaya giriştik. İyi de, onca gayrete rağmen 800 bin lira yardım toplanabildi. Oysa bu parayla yarım dretnot bile almak kabil değildir. Hadi bir iki dretnot aldık diyelim, şimdiki Bahriye bütçesiyle onları yılda bir defa bile boyatamayız! Manevra ve talim masraflarını ise aklınızdan dahi geçirmeyin. Oysa aynı parayla hiç değilse birkaç yüz kilometrelik bir hat inşa edebilirdik ve bu hat ufak tefek masraflarla ilanihaye elimizde kalırdı.

Öyleyse, diyor Süreyya Bey, bize en gerekli olan ulaşım aracı tren mi, gemi mi? Kendisi ülkenin geleceğini demiryollarında görüyor ve Abdülhamid'in adını anmadan -anabilmesi de pek mümkün değildi zaten- onun tercihinde haklı olduğunu savunuyor.

Nitekim Süreyya Bey, yine adını vermeden Abdülhamid'in denizciliğe değil de, demiryoluna ağırlık vermesindeki sırrı da açıklıyor: “Anadolu'da Suriye, Irak ve Kürdistan'da inşa edilecek şimendifer hatlarının evvela X darb [çarpı] işareti teşkil etmeleri taraftarıyım. Bu darb işaretinin bir ucuna İstanbul, mukabil ucuna Bağdat, diğer ucuna Erzincan, mukabiline de Şam diye vaziyet-i coğrafîlerine [coğrafi konumlarına] göre yazınız. Şu vecihle bir ana hattı inşa edilse Kürdistan, Irak, Suriye, Anadolu hep birbirine bağlanmış olmaz mı? Birisine olacak sevkiyatta diğer kıtadan asker sevki pek kolaylaşmayacak mıdır?

Medine'den San'a'ya [Yemen], Suriye'den Mısır'a acaba şimendifer hatları inşa edilemez mi? Hicaz şimendifer hattına vaktiyle herkes gülüyordu. Şimdi varidat [gelir] bile temin etmeye başladı. Hicaz'ı Suriye'ye bağladı... Acaba [elde edilen] hasılatla hat San'a'ya kadar temdid olunamaz [uzatılamaz] mı?”

Bir İttihatçı subayın bu çarpıcı tespit ve teklifleri, Osmanlı'nın da, Türkiye'nin de ortak sorununu isabetle ortaya koyuyor.

Velhasıl, Abdülhamid'in Osmanlı yurdunu demir ağlarla örme projesi Atatürk döneminde ‘ana yurdu', Anadolu'yu “dört yandan” demir çember içine alma teşebbüsüyle sahiplenilmiştir. Yani Osmanlı ve Cumhuriyet yönetimleri arasında demiryolculuk bakımından herhangi bir kesinti mevcut değildir.

Hicaz Demiryolu gibi muhteşem bir proje, yalnız raylarının uzunlukları ve viyadükleriyle değil, organizasyonundaki başarıyla da ele alınmalı değil midir? Sadece Müslüman parasıyla, Müslüman emeğiyle ve Müslüman beyniyle gerçekleştirilen bu proje, açıklandığı 1 Mayıs 1900 günü, Hartmann'ın ifadesiyle emperyalist dünyayı, “şaşkınlığa düşürmüştü”. Bu ‘kutsal hat', modern dünyada Müslümanların ölmediklerini, dimdik ayakta olduklarını haykıracaktı dosta düşmana.

Kaldı ki, imtiyazı Almanlara verilen Bağdat Demiryolu'yla birlikte düşünüldüğünde Abdülhamid'in projesinin kapsamı berraklaşır. Bağdat Demiryolu projesinin ilk halinde hattın Ankara-Kayseri-Diyarbakır-Musul güzergâhını izlemesi öngörülmüştü. Hatta Erzurum'a kadar uzatılacak bir ara hattın Arpaçay-Sarıkamış arasında daha önce yapılmış hatta bağlanması ve böylece Kafkaslara da açılması, öte yandan İran'a bağlanacak olan bir başka hatla bu sefer de Hazar Denizi'nin ötesine, yani Afganistan'a ve Hindistan'a erişilmesi planlanmıştı. Ancak hattın Erzurum ve Diyarbakır'a uzatılmasına Ruslar, İran ve Afganistan'a ulaşmasına ise İngilizler tehditle karşı koydular. Böylece Bağdat Demiryolu Konya-Adana-Halep-Musul güzergâhını izlemek zorunda kaldı.

Ancak Ruslara karşı da söyleyecekleri vardı Abdülhamid'in. Hamleye karşı hamle yapmış ve gelin, Kuzey ve Doğu Anadolu'ya yapılacak demiryolunun imtiyazlarını size vereyim, demişti. 1900 yılında imzalanan Karadeniz Anlaşması'nın amacı da buydu; ancak Ruslar yanaşmadılar buna. Yani kim yaparsa yapsın, yeter ki bu ülkeye bir çivi çakılsındı Abdülhamid'in derdi.

Prof. Jastrow'un dediği gibi, “Bağdat Demiryolu 20. yüzyılın hayaleti” olmuştu. İlahi profesör: Abdülhamid'in kendisi hâlâ Ortadoğu'nun üzerinde gezinen bir hayalet değil mi?



(Zaman)


HABER7
YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
12.02.2025
16:03
Bingöl`de özel termal tesisin erkek havuzu kapatıldı
Bingöl'de özel termal tesisin erkek havuzu kapatıldı
İki numunesi olumsuz çıkan havuz, üçün numunenin de olumsuz çıkması üzerine 15 gün süreyle kapatıldı. Önümüzdeki günlerde yeniden numune alınacak.
12.02.2025
15:28
Bingöl Devlet Hastanesi Başhekimi değişiyor
Bingöl Devlet Hastanesi Başhekimi değişiyor
Uzm. Dr. Nesibe Haydaroğlu'nun Bingöl Devlet Hastanesi Başhekim görevlendirmesini sonlandıran Sağlık Bakanlığı, il dışından yeni bir isim atayacak.
12.02.2025
14:37
Bingöl uçuşları iptal edildi
Bingöl uçuşları iptal edildi
Hava muhalefeti nedeniyle İstanbul-Bingöl ve Ankara-Bingöl uçak seferleri iptal edildi.
12.02.2025
14:08
Desan Tersanesi Türkiye`nin gururu oldu; Malezya`da stratejik gemi yapımı için imzalar atıldı
Desan Tersanesi Türkiye'nin gururu oldu; Malezya'da stratejik gemi yapımı için imzalar atıldı
Türkiye ve Malezya arasındaki savunma işbirliği, önemli bir projeyle güçleniyor. Desan Tersanesi, Malezya İçişleri Bakanlığı için 99 metre uzunluğunda, çok amaçlı bir görev gemisi inşa edecek. 24 ay içinde tamamlanacak olan bu gemi, Malezya Sahil Güvenlik Komutanlığı (MMEA) envanterindeki en büyük gemi olma özelliğini taşıyacak.
12.02.2025
13:40
Bingöl Kent Konseyi Başkanı Açıkbaş`tan yüksek kira tepkisi ve çözüm çağrısı!
Bingöl Kent Konseyi Başkanı Açıkbaş'tan yüksek kira tepkisi ve çözüm çağrısı!
Yüksek kiralara karşın 'Denetim mekanizmalarının yetersiz kalması, toplumun hem ekonomik hem de psikolojik düzenini alt üst etmiştir' diyen Açıkbaş; 'Yeterli ve hakkaniyetli bir mekanizma olmayınca, vatandaş serbest piyasanın olmayan vicdanına terk edilmektedir. Tüm muhatapların ortak akıl ve vicdanda buluşup çözüm odaklı formüller geliştirmeleri gerekmektedir.'
12.02.2025
12:49
DSİ Bingöl`de suyun gücünü yatırıma dönüştürüyor
DSİ Bingöl'de suyun gücünü yatırıma dönüştürüyor
Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, 'Bingöl'e 46 milyar 625 milyon TL değerinde 163 tesis inşa ettik. Bingöl'e suyumuzu başarıyla yöneterek; toprağımıza bereket, enerjimize güç, üretimimize değer kattık. Bingöllüler için daha çok çalışmaya ve üretmeye devam edeceğiz' dedi.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın