28 Şubat Postmodern darbenin yıldönümü nedeniyle Memur- Sen Bingöl Şube Başkanı Yunus Kava, yazılı bir açıklama yaptı.
Bütün darbeler gibi 28 Şubat'ın da bir mühendislik projesi olduğunu belirten Kava; “28 Şubat, milletin değerlerine göre siyaset yapılmasına ve bağımsız politikalar belirleme iradesine, toplumun inancını yaşama hakkına, ekonomik sistemin yağma düzeninden kurtarılması sistemine, insanca yaşama standartlarının oluşturulması gayretine karşı siyasi, ekonomik ve sosyal ayrıcalıklar sahibi hegemonik güçlerin müesses nizamı koruma amacıyla gerçekleştirdiği bir darbedir. Bütün darbeler gibi 28 Şubat da bir mühendislik projesidir ve toplumu, siyaseti, idareyi, inancı, ticareti, ekonomiyi, yargıyı, eğitimi, kısacası hayatın tüm alanlarını dizayn etmeyi amaçlamıştır. Emperyalist güdümlü darbenin buruk, kahredici hatıralarını unutmadık, unutturmayacağız. İhanet şebekesi, asker, yargı, siyaset, medya, iş çevreleri ve kimi sözde sivil toplum kuruluşlarındaki iş birlikçileri ile bir dizi yasa dışı ve gayrimeşru uygulamayı zorbaca dayattı. O gün, milletimizin binyıl boyunca tarihe ve nesiller boyu ruhumuza kök salmış yerli ve millî değerlerine açıktan savaş açıldı. İnsanlık dışı uygulamalarıyla hafızalara kazınan o kerih süreçte millet iradesinin özgür seçimle iktidara getirdiği hükûmetin yürütme hakkı gasbedildi. Demokrasi yara aldı, ifade özgürlüğü ayaklar altına alındı, ekonomi çökertildi, bankalar hortumlandı, hazine soyuldu. Milyonlarca insanımız inanç ve düşüncelerinden dolayı fişlendi, hakarete uğradı, işine son verildi, her bakımdan mağdur edildi” dedi.
“28 ŞUBAT, ÜLKEMİZİN İNSAN HAKLARI, DÜŞÜNCE VE DEMOKRASİ TARİHİNDE KARA BİR LEKEDİR”.
Kava, açıklamasının devamında şu sözlere yer verdi:
“Binyıl süreceği iddia edilen darbe düzeninin izleri, zaman içerisinde milletin iradesi ve kararlılığıyla birçok açıdan silinmiştir. Darbeciler yargılanarak darbenin hesabı sorulmuş, darbecilerin 21'i müebbet hapse mahkûm edilmiştir.
Hâlâ dönemin keyfî kararlarıyla mahkûm edilen birçok insanın mağduriyeti, anlaşılmaz bir şekilde maalesef devam etmektedir. Adaletin tam olarak tesisi, bu mağduriyetlerin giderilmesi, zararların tazmin edilmesiyle mümkündür. Aksi hâlde, 28 Şubat'ın izleri, toplumun bir kesimi için bütün yıkıcılığıyla devam ediyor olacaktır.
Direnerek darbeleri tarihin karanlığına gömen iradenin ürettiği değerler kalıcı hâle getirilmeli; darbeleri püskürten, istiklali tesis eden irade, istikbali tesis edecek idareye dönüştürülmelidir.
Sıkıntıların giderilmesi, devam eden sorunların çözüme kavuşturulması bağlamında mağduriyetlerin tespiti ve ortadan kaldırılması için bir çalışma yapılmalı ve sivil toplum kuruluşları da bu çalışmada yer almalıdır. Ayrıca, 28 Şubat zihniyetinin ebediyen tasfiye edilmesi için, mağdurların yaşadığı tüm hak kayıpları somut adımlarla telafi edilmeli ve darbenin sivil ayağıyla da hesaplaşılmalıdır.”