105 öğrenciye soruşturma!Bingöl Üniversitesi yönetimi, öğrenci Aydın Erdemi anma etkinliğine katılan 105 öğrenci hakkında soruşturma başlattı. İzne tabi olarak Aralık ayının ilk haftası düzenlenen etkinliğe, final haftasında soruşturma başlatılması öğrencilerin tepkisine neden oldu.![]() Bingöl Üniversitesi Öğrencileri Derneği (BÜ-ÖDER) Dılğas Şen, 2009 yılında Diyarbakır'da bir gösteri sırasında açılan ateşle hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Aydın Erdem'i, anan 105 öğrenci hakkında soruşturma başlatıldığını söyledi. Dernek binasında düzenlenen basın açıklamasında, Türkiye'deki üniversitelerin, ülkeyi yönetenlerin politikasını topluma kabul ettirilmenin ve yeniden öğretilmesi sağlayan araçlara dönüştürüldüğünü kaydeden Şen: “Üniversiteler, bilimsel bilginin üretildiği, bu bilginin yeni nesillere aktarıldığı ve elde edilen birikimin toplumla paylaşıldığı alanlar olarak ifade edilir. Üniversitelerin bu döngüyü gerçekleştirebilmeleri için sınırsız bir düşünce ve ifade özgürlüğü ortamına sahip olması zorunludur. Diğer bir anlamda akademisyen ve öğrencilerin düşünmesi ve düşüncelerini özgürce ifade etmeleri önünde hiçbir engel olmaması gerekir. Ancak Türkiye üniversiteleri hiçbir zaman bu niteliğe sahip olmadı. Aksine üniversiteler, egemen ideolojinin, ülkeyi yönetenlerin politikasını topluma kabul ettirilmesini ve yeniden öğretmesinin bir aracına dönüştürüldü. Bu sistemi kabul etmeyen akademisyen ve öğrencilerin temel hakları ellerinden alınmış, nice engeller çıkarılmış, soruşturma ve kovuşturmalara tabi tutulmuş hatta kapı önüne konulmuşlardır” dedi. “ÜNİVERSİTE TEKELCİ, TİCARİ ŞİRKET HALİNE GELDİ” 2007 yılında kurulan Bingöl Üniversitesi'nin, üniversite olmanın gayesinden çok tekelci ve ticari bir şirket haline dönüştüğünü kaydeden Şen, şöyle devam etti: “özgürlüklerin kısıtlandığı, şantaj ve baskının her geçen gün arttığı ve içerisinde polislerin çok rahat dolaştığı bir üniversite haline geldiği açıkça ortadadır.” 2011 yılında düzenlenen Aydın Erdem'i anma etkinliğinde 76 öğrenciye uyarı, kınama, soruşturma ve uzaklaştırma cezaları verildiğini ve öğrencilerin cezalarla baskı altında tutmaya çalıştığını kaydeden Şen: “İşte yıl 2014 adeta tarih tekerrür ediyor. Son hafta içerisinde üniversite yönetimi, polis, ülkücü ve karanlık güçler büyük komplolar hayata geçirmek istiyorlar. Polis ve ülkücülerin üniversite içerisine gelip öğrencilere ‘yeşil Kod Mahmut Yıldırım' ile tehdit etmeleriyle aklımıza ‘acaba yine 90'lı yıllara mı dönüyoruz' sorunu getiriyor” dedi. “ETKİNLİĞE KATILMAYANLAR DA SORUŞTURMA KAPSAMINDA” Geçtiğimiz günlerde düzenlenen Aydın Erdem anmasında 105 öğrenciye soruşturma açıldığını kaydeden Şen, aynı gün şehir dışında olan bazı öğrencilerinde soruşturma kapsamına alındığını söyledi. Soruşturmaların final sınavlarına denk getirilmesinin tesadüf olmadığını kaydeden Şen, şöyle devam etti: “Özellikle öğrencilerin morallerini alt üst edip, sınıfta bırakmaya çalışıyorlar. Son iki hafta içerisinde bazı öğrenci arkadaşlarımızın evlerinin önünde arabaların beklemesi, sosyal medya üzerinden tehdit edilmeleri ve bazı kişilerin, bayan arkadaşlarımızın evlerine ellerinde bıçakla kendilerini polis olarak tanıtarak evde arama yapmaları öğrenci arkadaşlarımızı tedirgin etmiştir. Dernek yönetimine üye öğrenciler ise, öğrenci arkadaşlarımız yönetim tarafından baskı altında tutuluyor. Yine başka çevreler sosyal medya üzerinden ‘kafanızı keseceğiz' şeklinde tehditler savuruyor.” “SİZİN KAFANIZI EZECEĞİZ, PİS TERÖRİSTLER” Soruşturma ve baskılara tepki gösteren dernek üyeleri ise, bazı öğrencilerin etkinlikte il dışında olmalarına rağmen sırf isimleri Azad ve Rojda oldukları için soruşturmaya dâhil edildiklerini ifade etti. Aydın Erdem etkinliğinin üniversite yönetiminden alınan izinle gerçekleştirildiğini kaydeden dernek üyesi öğrenciler: “İzin kâğıdı halen bizim elimizde mevcuttur. Aydın Erdem anması gerekçe göstererek final sınavları haftasında 105 arkadaşımıza soruşturma açılmıştır. Bu tamamen sindirme politikasıdır. Yine kadına yönelik şiddet olaylarının protesto edildiği günlerde birçok arkadaşımıza da soruşturma açılmıştır” dediler. Geçtiğimiz günlerde üniversitede gerçekleşen olaylara da değinen öğrenciler, şunları kaydetti: “Son günlerde yaşanan kargaşalarda, karşı tarafa yönelik hiçbir işlem yapılmazken, dört arkadaşımız tutuklanma talebiyle cezaevine gönderilmiştir. Üniversitenin özerk olması gerekirken, polis ve bazı güçler tarafından kontrol altına alınmıştır.” Üniversitede görevli güvenlik şefinin öğrencileri, ‘sizin kafanızı ezeceğiz, pis teröristler' sözleriyle tehdit ettiğini ileri süren öğrenciler: “Özellikle şunu belirtmek istiyoruz; üniversitenin Güvenlik Şefi, hem Yabancı Diller Başkanı'dır hem güvenlik şefidir. ‘sizin kafanızı ezeceğiz, pis teröristler' söylemleriyle öğrencileri tehdit ediyor” dedi. YORUM YAZIN ![]()
|
|