Fen-Edebiyat Fakültesi Konferans salonunda gerçekleştirilen ve Ankara Üniversitesi Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Murtaza Korlaelçi, Prof. Dr. Celal Türer, Prof. Dr. M. Selim Saruhan, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kazım Arıcan ve Bingöl Üniversitesi Felsefe Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Çaldak konuşmacı olarak katıldığı konferansı, Bingöl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Çiftçi, akademisyenler ve çok sayıda davetli takip etti.
Moderatörlüğünü Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Çaldak'ın yaptığı konferansta birlikte yaşama kültürünün önemi ve sebepleri üzerinde duruldu.
Konferansın açılış konuşmasını yapan Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Çaldak, “Felsefî anlamda gerçek insan, içi dışa çevrildiği zaman utanılacak bir şeyi olmayandır. Başkasına karsı utanılacak bir şeyi olmayan insan bütün insanlarla ortaklaşa yaşama bilincini oluşturmuştur. İnsan siret (iç) ve suret (dış) olmak üzere iki yönlüdür. Aslolan insanın duygu, düşünce, vefa ve diğergamlık yönüdür. Demek insanın kalıbı değil kalbi, yüreği önemlidir. Herkes kendi mesleğinin hak ve daha doğru olduğunu söyleyebilir ancak tek doğru kendi doğrusu olduğunu söylememelidir. Ortak yaşamak başkasını aynası olabilmektir” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Murtaza Korlaelçi ise konuşmasında “Felsefenin oluşmasında ve filozofun toplumun değerlerine uygun ve yararlı felsefe yapmasında Dinin etkisi inkar edilemez. Çünkü felsefe tek başına bir kanattır. İki kanat olmadan insanın gerçek hayatta yürüme imkânı yoktur. Bu önemli kanat ise dindir. Yani İslam'ın değerlerini doğru hazmetmektir” diye konuştu.
Prof. Dr. Celal Türer de konuşmasında “ İnsanın başka insanları ötekileştirmeden, ben-sen-öteki şeklinde ayırım yapmadan felsefesini oluşturması gerekmektedir. Gerçek insan olmanın ölçüsü başkasını gözüyle bakabilmektir” dedi.
Prof. Dr. M. Selim Saruhan konuşmasında “ Toplumun yücelmesi ve devamında felsefe açısında en önemli olan değer adalettir. Adalet varsa sevgi vardır, birliktelik vardır. Adalet varsa erdemli insan vardır” diye ifade etti.
Programın son konuşmacısı Doç. Dr. M. Kazım Arıcan ise “Felsefî bakış açısı, taassuptan kurtulmaktır. Sadece kendisinin doğruları değil başkalarının da doğrularını görmek gerekmektedir” şeklinde konuştu.