|
Analiz yoksunluğumuz ve kayıplarımız!Yerel ticari mantalitemiz, kazançlı bir iş yapmanın yolunu “komşumuz yapıyor ve kazanıyorsa ben de yapar ve kazanırım” olgusu üzerine inşa edilmiştir! Çoğunlukla pastanın ikiye üçe bölünmesi var olanları ayakta tutmaya yetse de, aynı algı üzerine girişilen işlerin sayısal bakımdan artması, bir süre sonra zararla sonuçlanabiliyor. Bu alanda birçok örnek vermek mümkündür! Yatırım yapmak için sadece sermaye yeterli değildir! Ekip ve ekipmanınızın olması her ne kadar bir avantaj olarak görülse de, asıl sorun, yapılan iş öncesi analiz ve durum tespitinin yapılmaması, var olan kaynağın sürdürülebilirliğinin belirlenememesidir. Bingöl, diğer tüm iller gibi belli potansiyelleri olan bir şehir. Fakat her ihtiyaç, yatırımın karşılanması potansiyeline sahip değildir! Bu nedenledir ki, “parası olan batı illerine kaçıyor” eleştirisini sıkça dillendiririz. Sermaye ürkektir! Doğru zaman ve yerde yapılacak yatırım için fırsat kollanır! Bu hususta empati yapmak gerekli. 2-3 bin lirayla geçim yapıyorsanız ve bu miktar sizin için çok değerliyse, iş dünyasının milyon dolarlık yatırım yapmasının basit bir hamle olarak değerlendiremezsiniz. Dediğim gibi; Bingöl'de birçok sektördeki yatırıma ihtiyaç vardır. Fakat her sektördeki yatırımı mali açıdan karşılayacak potansiyel yoktur! Kendi sektörümle ilgili örnek verecek olursam; Bingöl'de uydudan yayın yapan yerel bir televizyon kanalına ihtiyaç vardır ve bu konuda çevremizdeki hemen herkesin talebini yıllardır dinliyorum! Ama bu televizyonun yıllarca ayakta kalmasını sağlayacak reklam pastası yoktur. Böylesi bir yatırımı gerçekleştirmeniz durumunda, aylık harcadığınız bütçenin 10/1'i karşılayabiliyorsanız, o zaman bu alanda yatırım yapmak şu aşamada çok da akılcıl olmayacaktır! Ama bu giderleri karşılayacak kalemleriniz varsa, elbette hayata geçirilebilir. Demem o ki, yapacağımız iş ne olursa olsun, önce analiz yapmak, durum tespitinde bulunmak ve ihtiyaçları tespit edip yatırımlarımızı buna göre planlamalıyız! “Elimdeki sermayeyi değerlendirmeliyim” diyerek bir başkasının yaptığı veya kâr elde ettiği sektöre odaklanamayız! Bunun örneklerini de görebiliyoruz Bingöl'de! Bingöl Kültür Çalıştay'ında da buna şahit oldum. İlimizin sosyal, kültürel dokusunun canlandırılması, tanıtılması ve bu alanda yatırımların gerçekleştirilmesini sağlayacak gelişmelerin konuşulduğu çok önemli bir adımda, yereldeki katılım ve ilginin yetersiz oluşunu can sıkıcı bulsam da, gelecek için az da olsa umutlarımın yeşerdiğini ifade edebilirim. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün tarihte ilk kez böylesi önemli bir konuda çalışma yürütmesini, gelişime dair hamlelerde bulunmasını takdirle karşılıyor, İl Kültür ve Turizm Müdürü nezdinde, bu çalışmada emeği geçenleri, zaman ayırıp katılanları tebrik ediyorum. İnşallah gelecekte çok dada faydalı çalışmalara imza atılacaktır. Çalıştay sırasında katıldığım forum, ‘rekabet' konuluydu. Fakat şehrin kültürel altyapısı ve bu alandaki bazı yatırımları da konuşuluyordu. Yatırım öncesi analiz, durum tespiti vs. yapılması gerektiğinden söz ettik. Bingöl'de son birkaç yılda iki farklı yeni otel açıldı. Açılış öncesinde işletme sahipleriyle kısa sohbetlerimiz oldu. Ve ne hikmettir ki, hiçbir işletmeciden “Bingöl'de günlük otel konaklama sayısı şu kadardır, ihtiyaç şudur ve şu kadarlık bir yatırıma ihtiyaç olduğu için bizler de inşaatımızı o miktarda yaptık” diyen olmadı. Doğru çalıştıracak ekip bulunmaması da bu yatırımın bir parçası olarak değerlendirilmeli. “Kalifiye eleman yetersizliği” diyerek dert yanamayız! Analiz yaparken sadece hizmeti alacaklar değil, hizmeti sunacakların da tespiti yapılmalı. Aksi halde, konaklayanların şikâyetlerini dinleyerek geçiririz günlerimizi! Milyon liralık harcamayla inşa edilen ve ama tanıtım için birkaç bin lirayı gözden çıkaramayan bu işletme mantığıyla eleştirilerden kaçamayacağımız gerçeği önümüzde duracaktır. Bu noktadan hareketle, “analiz” konusunu sadece ekonomik yatırımlarla sınırlayamayız. Bingöl Çalıştayı'nda da üzerinde ısrarla durulan bu husus, şehrin geleceği ve tanıtımıyla ilgili olan bu alanda da pek geçerlidir. Kültür Master Planı hazırlamamız, şehrimizin hangi yönüyle doğru ve etkin tanıtılabileceğinin yanı sıra bunların yatırıma dönüşebileceğini tüm gerçekliğiyle ortaya koymamız gerekiyor. Bu alanda etkili ve yetkili makamlar, sivil dokunuşları da dikkate alarak bu mastır planını, yatırım planlamalarını ortaya koymalıdır. Bunları yaptıktan sonra, kültürel alanda doğru adımları atabilir, yatırımcıya yol gösterici olabiliriz. Bu şehri sevmek sadece iki dudak arasındaki bir cümleyle olmuyor. Körü körüne sevmek de fayda vermiyor. Bu şehri seviyorsak, “doğru analizlerle” yola koyulmalı ve kaynakları doğru kullanarak gelişime katkı sunmalıyız! Faydalı çalışmaların devamını dileyerek, gelişen bir Bingöl umutlarımızın tazeliğini koruması temennimi paylaşıyorum. Hoş ve esen kalın…. YORUM YAZIN
|
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ 08 Kasım 2024 Algılar ve olgular!14 Eylül 2024 Bingöl'e uzay üssü ve gözlemevi yapılsın!04 Eylül 2024 Bingöl için 'ben varım' diyecek babayiğitler aranıyor!01 Ağustos 2024 İhmal edilen neslin şehri yıkımı nasıl durdurulacak?
|