KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
21 Aralık 2024 Cumartesi
°C
Bünyamin Bayram
binbay12@hotmail.com

Allah, 'Benden Korkun' diyor. Bu bir tehdit mi?

13 OCAK 2023 CUMA 18:21
16
5434
12
AA aa

Allah, birçok ayette "benden korkun" diyor: “O şeytan, sizi mutlaka dostlarından korkutuyor. Binaenaleyh onlardan korkmayınız, benden korkunuz, eğer mü'min kimseler iseniz.” Ali İmran /175;

“…Yalnızca benden korkun. Bakara/40;
“…bugün kâfirler, sizin dininizden (onu yok etmekten) ümit kesmişlerdir. Artık onlardan korkmayın, benden korkun.” Maide/3

Görünürde, Allah'ın “benden korkun” sözü, aklımıza güçlü insanların veya otoriter liderlerin diğer insanları korkutarak ve tehdit ederek egemenliğini kurmaya çalışmasını hatıra getirmektedir.

Affı ve merhameti sonsuz olan; evrendeki tüm canlıları ve güzellikleri yaratan; tüm canlılara nimetler ikram edip sunan, doksandokuz Esma-ül Hüsna (en güzel isimler) sahibi, Kur'an'da tüm surelerin başında “Bismillahirrahmanirrahim” diyerek, Rahman ve Rahim olduğunu ilan eden Yüce Allah'ın, sevilmesi gerekir! Sevgiyle korku bir arada olabilir mi? Allah'ın, “benden korkun” şeklindeki ayetler O'nun Rahmetiyle, yüceliği ve sevgisiyle bağdaşır mı?

Bu sözü, insan olarak biz bile söylesek, diğer insanlarca yadırganırız. Günlerce Yüce Allah'ın bu tehdidini düşündüm. Bir süre zihnime ve gönlüme takılan bu durumu anlamaya ve aşmaya çalıştım.

Allah'ın Kur'an'ı Kerim'de insanları Cehennemle korkutmasını ve Cennetle müjdelenmesini anlamak kolay… Çünkü akıl ve vicdan hesap gününün olması gerektiğini söyler.

Ama, Allah'ın “benden korkun” demesini anlamladırmak hiç de kolay değildi

Çünkü cehennem ayetlerinde, çoğunlukla Allah'a şirk koşanlar, zalimler, nefsine uyup kötülük yapanlar, haram-helal demeden yaşayanlar cehennemle korkutulmaktaydı.

Cennettekiler cehennemde olanlara, ‘Sizi şu yakıcı ateşe sokan nedir?'

Şöyle cevap verirler: “Biz namaz kılanlardan değildik, yoksulu doyurmazdık, batıla dalanlarla beraber biz de dalardık ve din (hesap) gününü yalan sayardık, artık onlara şefaatçilerin şefaati fayda vermez” Müdessir/40-48 ayetinde, cehenneme atılma gerekçesi haklı ve mantıklı bir şekilde dile getirilmiştir.

Veya “İman edip, salihatı yapanları; içlerinde ırmaklar akan cennetler ile müjdele. Onlara ne zaman yiyecek bir şey sunulsa: ‘Bu daha önce rızıklandığımız şeydir.' derler. Oysa bu onlara benzer olarak verilmiştir. Onlar için arındırılmış eşler vardır. Ve onlar, orada kalıcıdırlar.” Bakara/25. Ayette olduğu gibi “Salih Amel” yani “güzel ve faydalı iş yapanlar” cennetle müjdeleniyordu.

Kur'an'da, Allah'ın “benden korkun” ayetlerine ve bu korkuyu açıklayan diğer ayetlere baktım ve anlamaya çalıştım. Çok şükür, “o korku ve o dehdit altında” bir Rahmet yattığını gördüm.

O Rahmân Rabbimiz, “Benden korkun” şeklinde kendisiyle korkutmakla bize;

“Ey insanlar, nefsimizin kötü arzularına uyup haksızlığa ve yanlışlara girmeyin, mazlumların ve yoksulların yanında olun, iyilik yapın... Ben iyi ve düzgün insanları severim, Ben adaletliyim, bu dünyada tüm yaptıklarınızdan sizi hesaba çekeceğim, size olan sevgi ve rahmetimden dolayı, sizin hesap gününde burada ceza almanızı ve azap görmenizi istemiyorum, buna razı değilim, benden korkun çünkü ben zalimleri cehenneme atarım, yani cehennemden korkun" söylüyordu adeta... Toplumda, zalimlere veya yetim hakkı yiyenlere, “Allah'tan kork” denmesi bu sırdandı…

Bir fenalık, yapılan bir kötülük veya haksızlık, kul hakkı vb. birçok şer şeyler şeytani; iyilik, güzellik ve insana, doğaya kısaca yaratılana saygı ve sevgi ise rahmanidir. Bu nedenle yapılan her türlü kötülük karşısında “Allahtan kork" ifadesi kullanılmaktadır.

Demek ki, Allah korkusu bir tehdit değil, bir rahmettir! Kendisinden korkutuyor, yanlışta olanları uyarıyor ve böylece cehennemden kurtulmamızı sağlıyordu. Bu Allah'ın bize Rahmet ve sevgisini gösteren bir durumdu.

Başka bir açıdan bakıldığında Allah'tan korkmak; O'nu kırmaktan, incitmekten, sevgisinden ve hidayetinden mahrum kalmaktan korkmaktır.

Çocuklarımız babalarından ve annelerinden korkar. Ama bu korku sevgiye ve güvene dayalı tatlı bir korkudur. Babalar, yavrularının beğenilen ve güzel birer insan olmalarını ister. İsrarla sakın yanlış yapma, güzel işler yap, sakın suç işleme diye uyarırlar. Eğer yanlışın, suçun olursa benden şu iyiliği bekleme derler. Ama kusurlu da olsa onlar babaların biricik yavrusudurlar, maksat ceza değil, sevdikleri çocuklarının daha iyi birer insan olmalarını istemektir…

Bu nedenledir ki çocuklar, anne ve babalarından korktuklarında, hemen onların kucağına koşarlar. İnsanlar da hata ve kusurlarından pişman olduklarında Allah'a, O'nun af ve rahmetine sığınırlar.

“De ki: Ey kendi aleyhlerine olarak günahta haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin. Allah (dilerse) bütün günahları bağışlar; doğrusu O çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.” Zümer/53 ayetindeki engin affedicilik her insanı büyülemektedir.

Ancak, burada bir husus önemli olmaktadır. Bu ve benzeri ayetlere, Allah'ın af, mağfiret ve rahmetine güvenerek günaha girme veya günahta devam etme eğilim ve psikolojisinin insanları büyük yanlışlara ittiğini bildiği için tüm günahları affedeceğini belirten ayetin hemen devamındaki ayette;

“Azap size gelip çatmadan önce, Rabbinize tam anlamıyla yönelip O'na teslim olun, sonra kimseden yardım göremezsiniz.” Zümer/54. uyararak ve sakındırarak rahmetini göstermektedir.

Bir gerçeği kabul edelim, çok günahkâr olduğumuz için mi, eksik veya yanlışı bir din algısının sonucu mu? bilemiyorum, Müslüman toplumlar olarak bizler genellikle korku üzerine kurulu bir Allah tasavvuru geliştirdik. Allah sevgisi ikinci planda kaldı. Zalimler, hak-hukuk çiğneyenler, yetim malı yiyenler, hainler ve günah içerisinde yüzenler Allah'dan korksun.

Düzgün ve ahlaklı yaşayan, erdemli, hakiki bir Müslüman Allah'tan niye korksun ki?

Samimi bir Müslümanın Allah'la ilişkisi sadece korku üzerine kurulu değildir ve olmamalı da… Hakiki bir Müslümanın Allah'la en güzel ilişki biçimi, sevgi, saygı, ahlak, hayret, şükür ve takdir gibi insani duygulara dayanmalıdır.

Şairin dediği gibi;

Bir kalbim var ki benim, sevdiğinden burkulur.

Kahredenden ziyade, sevilenden korkulur.

Ey Allah'ım, sen herşeye rağme bize affın ve merhametinle muamele et ...

Muhabbetle kalın.

 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97875)
03 Şubat 2023 Cuma 00:35
Yazımı anlamadığın anlaşılıyor, bu konuda tefsirlere bakmanızı öneririm. Ayetler sadece literal anlamıyla yaklaşmak eksik bir bakış sağlar. Arkadaş bu korku senin anladığın korku değildir.
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97824)
31 Ocak 2023 Salı 13:36
Allah şöyle buyuruyor:
ولا تخافوهم وخافوني
Yani:
'Onlardan korkmayın!
BENDEN KORKUN!'
Allah ; Benden korkun! diyor.
Sen diyorsun Allah öğle demek istememiş, 'benden korkun' demekle 'beni sevin' demek istemiş.
Hayret!
Allah kendisini ifade edememiş de....
Arapça bildiği bile şüpheli biri Kur'an-ı Kerimdeki arapça ifadeyi anlaşılır hale getiriyor.
Tekrar hayret!
Allah'tan korkun...
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97478)
16 Ocak 2023 Pazartesi 22:42
Ya kardeşim, tüm yazılarda direk bir alıntı varsa hangi kaynaktan alındığı gösterilir, bilimsel makalelerde de bir görüş söz konusuysa dolaylı aktarımın kaynağı da gösterilir ancak günlük makalelerde dolaylı aktarımlarda kaynak verilmez, bir makalede bir satırda yazılanın dolaylı aktarım olduğunu neden kaynak göstermediğim söyleyerek, beni çok ağır suçlamanın vicdani , ilmi ve mantıklı bir izahı olabilir mi? Size, insaflı ve tatlı üslup geliştirmeniz için lahikaları bol bol okumanı öneriyorum. Selamlarımla
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97468)
16 Ocak 2023 Pazartesi 11:54
Bu terslikte bir iş var, herkes alim olmuş.buda kıyamet alameti
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97456)
15 Ocak 2023 Pazar 22:04
Sayın yazar, adil bir eleştiriyi bile hazmetmekte zorlanıp meseleyi şahsileştirerek cevap vermeye çalışmanız ('Benim kimseyle şahsi bir problemim yok, anlaşılan senin var herhalde') yaptığım tenkidin sizi fazlasıyla müteessir ettiğini gösteriyor. Elbette sizinle bir derdim yok, zat-ı alinizi sadece uzaktan tanırım. Sizin de bildiğiniz gibi 'Hakk'ın hatırı alidir, hiç bir hatıra feda edilmez'. Ben de yazınızı okurken fark ettiğim bir hakikati sizinle paylaşmak istedim. Selamlar.
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97455)
15 Ocak 2023 Pazar 21:55
Sayın yazar, eleştirimde 'Bediüzzaman Said Nursi'nin görüşlerinden yararlandığınızı' iddia etmişim. Siz buna cevaben Risale-i Nur'dan alıntı yapmadığınızı belirtmişsiniz. Malumunuz 'bir yazara ait bir düşünce, araştırmacının kendi kelimeleri ile satıra dökülüyorsa buna 'dolaylı aktarım/alıntı' denir. (bkz. https://www.isnadsistemi.org). Yazınızda 'çocukların anne ve babalarından korktuklarında hemen onların kucaklarına koşmaları' ile Allah korkusu arasında kurmaya çalıştığınız ilişki Said Nursi'den yapılmış dolaylı bir aktarımdır.(
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97450)
14 Ocak 2023 Cumartesi 20:34
Yorum yazanlardan biri, benim Risale-i Nur eserlerinden yaralanarak yazdığımı söylüyor ve neden kaynak olarak göstermediğimi söylüyerek suçluyor. Öncelikle Allah'a şükürler olsun ki Risale-i Nur eserlerini tanıdım ve okuyorum ve yazılarımda da etkisi oluyor. Ama senin Risale-i Nur u bilmediğin kesin, bilseydin bu yorumu yapmazdım. Benim bu yazımda Risale-i Nur dan hiç bir alıntı yok. Alıntı yaptığım makalelerimde belirttim. Böyle yorumu Risale-i Nur adına yapmadığına göre niçin yaptın. Benim kimseyle şahsi bir problemim yok, anlaşılan senin var herhalde
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97441)
13 Ocak 2023 Cuma 23:12
Yeni birşey dememişsin.
Yeniden aynı şeyleri demişsin.
Asılarca söylenen aynı şeyler...
Yani aklına gelen bir tasavvurdan tatmin olmak ve ne derece yetenekli olduğunu kanıtlamak için onlarca ayeti şahit göstermek...
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97434)
13 Ocak 2023 Cuma 20:01
Evet güzel ve mantıklı bir yorum. 'Rahmetim gazabımı aşmıştır', 'Rahmetim her şeyi kuşatmıştır', 'ben yere göğe sığmadım mümin kulumun kalbine sığdım', diyen Allah'tan korkmanın yorumu; onun o sevgisini / rahmetini kaybetmek korkusu olsa gerek. Recai
Misafir Kullanıcı (@Misafir_97433)
13 Ocak 2023 Cuma 19:39
Sayın yazar, görüşlerinizi temellendirirken Bediüzzaman Said Nursi'nin fikirlerinden yararlanmışsınız. Hiç olmazsa yazınızın bir yerinde Bediüzzaman'a atıfta bulunsaydınız. Bu durum ilim ahlakı açısından ciddi bir kusur olduğu kadar büyük bir kadirbilmezliktir. Yazık.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın