Allah, 'Benden Korkun' diyor. Bu bir tehdit mi?Allah, birçok ayette "benden korkun" diyor: “O şeytan, sizi mutlaka dostlarından korkutuyor. Binaenaleyh onlardan korkmayınız, benden korkunuz, eğer mü'min kimseler iseniz.” Ali İmran /175; “…Yalnızca benden korkun. Bakara/40; Görünürde, Allah'ın “benden korkun” sözü, aklımıza güçlü insanların veya otoriter liderlerin diğer insanları korkutarak ve tehdit ederek egemenliğini kurmaya çalışmasını hatıra getirmektedir. Affı ve merhameti sonsuz olan; evrendeki tüm canlıları ve güzellikleri yaratan; tüm canlılara nimetler ikram edip sunan, doksandokuz Esma-ül Hüsna (en güzel isimler) sahibi, Kur'an'da tüm surelerin başında “Bismillahirrahmanirrahim” diyerek, Rahman ve Rahim olduğunu ilan eden Yüce Allah'ın, sevilmesi gerekir! Sevgiyle korku bir arada olabilir mi? Allah'ın, “benden korkun” şeklindeki ayetler O'nun Rahmetiyle, yüceliği ve sevgisiyle bağdaşır mı? Bu sözü, insan olarak biz bile söylesek, diğer insanlarca yadırganırız. Günlerce Yüce Allah'ın bu tehdidini düşündüm. Bir süre zihnime ve gönlüme takılan bu durumu anlamaya ve aşmaya çalıştım. Allah'ın Kur'an'ı Kerim'de insanları Cehennemle korkutmasını ve Cennetle müjdelenmesini anlamak kolay… Çünkü akıl ve vicdan hesap gününün olması gerektiğini söyler. Ama, Allah'ın “benden korkun” demesini anlamladırmak hiç de kolay değildi… Çünkü cehennem ayetlerinde, çoğunlukla Allah'a şirk koşanlar, zalimler, nefsine uyup kötülük yapanlar, haram-helal demeden yaşayanlar cehennemle korkutulmaktaydı. Cennettekiler cehennemde olanlara, ‘Sizi şu yakıcı ateşe sokan nedir?' Şöyle cevap verirler: “Biz namaz kılanlardan değildik, yoksulu doyurmazdık, batıla dalanlarla beraber biz de dalardık ve din (hesap) gününü yalan sayardık, artık onlara şefaatçilerin şefaati fayda vermez” Müdessir/40-48 ayetinde, cehenneme atılma gerekçesi haklı ve mantıklı bir şekilde dile getirilmiştir. Veya “İman edip, salihatı yapanları; içlerinde ırmaklar akan cennetler ile müjdele. Onlara ne zaman yiyecek bir şey sunulsa: ‘Bu daha önce rızıklandığımız şeydir.' derler. Oysa bu onlara benzer olarak verilmiştir. Onlar için arındırılmış eşler vardır. Ve onlar, orada kalıcıdırlar.” Bakara/25. Ayette olduğu gibi “Salih Amel” yani “güzel ve faydalı iş yapanlar” cennetle müjdeleniyordu. Kur'an'da, Allah'ın “benden korkun” ayetlerine ve bu korkuyu açıklayan diğer ayetlere baktım ve anlamaya çalıştım. Çok şükür, “o korku ve o dehdit altında” bir Rahmet yattığını gördüm. O Rahmân Rabbimiz, “Benden korkun” şeklinde kendisiyle korkutmakla bize; “Ey insanlar, nefsimizin kötü arzularına uyup haksızlığa ve yanlışlara girmeyin, mazlumların ve yoksulların yanında olun, iyilik yapın... Ben iyi ve düzgün insanları severim, Ben adaletliyim, bu dünyada tüm yaptıklarınızdan sizi hesaba çekeceğim, size olan sevgi ve rahmetimden dolayı, sizin hesap gününde burada ceza almanızı ve azap görmenizi istemiyorum, buna razı değilim, benden korkun çünkü ben zalimleri cehenneme atarım, yani cehennemden korkun" söylüyordu adeta... Toplumda, zalimlere veya yetim hakkı yiyenlere, “Allah'tan kork” denmesi bu sırdandı… Bir fenalık, yapılan bir kötülük veya haksızlık, kul hakkı vb. birçok şer şeyler şeytani; iyilik, güzellik ve insana, doğaya kısaca yaratılana saygı ve sevgi ise rahmanidir. Bu nedenle yapılan her türlü kötülük karşısında “Allahtan kork" ifadesi kullanılmaktadır. Demek ki, Allah korkusu bir tehdit değil, bir rahmettir! Kendisinden korkutuyor, yanlışta olanları uyarıyor ve böylece cehennemden kurtulmamızı sağlıyordu. Bu Allah'ın bize Rahmet ve sevgisini gösteren bir durumdu. Başka bir açıdan bakıldığında Allah'tan korkmak; O'nu kırmaktan, incitmekten, sevgisinden ve hidayetinden mahrum kalmaktan korkmaktır. Çocuklarımız babalarından ve annelerinden korkar. Ama bu korku sevgiye ve güvene dayalı tatlı bir korkudur. Babalar, yavrularının beğenilen ve güzel birer insan olmalarını ister. İsrarla sakın yanlış yapma, güzel işler yap, sakın suç işleme diye uyarırlar. Eğer yanlışın, suçun olursa benden şu iyiliği bekleme derler. Ama kusurlu da olsa onlar babaların biricik yavrusudurlar, maksat ceza değil, sevdikleri çocuklarının daha iyi birer insan olmalarını istemektir… Bu nedenledir ki çocuklar, anne ve babalarından korktuklarında, hemen onların kucağına koşarlar. İnsanlar da hata ve kusurlarından pişman olduklarında Allah'a, O'nun af ve rahmetine sığınırlar. “De ki: Ey kendi aleyhlerine olarak günahta haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin. Allah (dilerse) bütün günahları bağışlar; doğrusu O çok bağışlayıcı, çok merhametlidir.” Zümer/53 ayetindeki engin affedicilik her insanı büyülemektedir. Ancak, burada bir husus önemli olmaktadır. Bu ve benzeri ayetlere, Allah'ın af, mağfiret ve rahmetine güvenerek günaha girme veya günahta devam etme eğilim ve psikolojisinin insanları büyük yanlışlara ittiğini bildiği için tüm günahları affedeceğini belirten ayetin hemen devamındaki ayette; “Azap size gelip çatmadan önce, Rabbinize tam anlamıyla yönelip O'na teslim olun, sonra kimseden yardım göremezsiniz.” Zümer/54. uyararak ve sakındırarak rahmetini göstermektedir. Bir gerçeği kabul edelim, çok günahkâr olduğumuz için mi, eksik veya yanlışı bir din algısının sonucu mu? bilemiyorum, Müslüman toplumlar olarak bizler genellikle korku üzerine kurulu bir Allah tasavvuru geliştirdik. Allah sevgisi ikinci planda kaldı. Zalimler, hak-hukuk çiğneyenler, yetim malı yiyenler, hainler ve günah içerisinde yüzenler Allah'dan korksun. Düzgün ve ahlaklı yaşayan, erdemli, hakiki bir Müslüman Allah'tan niye korksun ki? Samimi bir Müslümanın Allah'la ilişkisi sadece korku üzerine kurulu değildir ve olmamalı da… Hakiki bir Müslümanın Allah'la en güzel ilişki biçimi, sevgi, saygı, ahlak, hayret, şükür ve takdir gibi insani duygulara dayanmalıdır. Şairin dediği gibi; Bir kalbim var ki benim, sevdiğinden burkulur. Kahredenden ziyade, sevilenden korkulur. Ey Allah'ım, sen herşeye rağme bize affın ve merhametinle muamele et ... Muhabbetle kalın.
YORUM YAZIN
|
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ 14 Aralık 2024 Suriye nereye gidiyor?06 Kasım 2024 İlahiyatçıları/din adamlarını dinlerken ölçüleriniz olmalı07 Ekim 2024 Kur'an'ın, Tevrat, İncil ve Avesta'dan farkı02 Eylül 2024 Üç kutsal din Sümer efsanelerinden mi alındı?
|