KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
17 Mart 2025 Pazartesi
°C

Yoksulluk bingöl'ün en büyük sorunudur

Bingöl’deki yoksulluk durumuna dair değerlendirmelerde bulunan Bingöl Sosyal, Kültürel Ve Ekonomik Kalkınma Derneği (BİN-DER) Başkanı Doğan Karasu, Bingöl’ün en büyük sorununun ‘yoksulluk’ olduğunu, nüfusun büyük bir kısmının devlete mahkûm olduğunu söyledi.

Yoksulluk bingöl`ün en büyük sorunudur
08 KASIM 2013 CUMA 03:39
0
1572
5
AA aa

“HALK, AÇ BIRAKILARAK DEVLETE MAHKUM EDİLMİŞTİR”

Devlet'in, Bingöllüleri üretimden uzaklaştırdığını, önemli geçim kaynağı olan hayvancılığı bitirdiğini, insanların üretim iradelerini ve kültürünü ortadan kaldırdığını, tüm bileşenleri ile kendisine bağımlı hale getirdiğini savunan Karasu: “Devlet, Bingöl'e hükmetmek için yoksulluk kültürünü yaygınlaştırmış, Bingöllüleri aç bırakarak ve kendisine mahkûm ederek kontrolde tutma yolunu seçmiştir. Üretimsizlik, devletten geçinme kültür haline gelmiş, devletten geçinme kültürü Bingöllüleri devlete esir yapmıştır. Bingöl'ün bu kadar kötü yönetilmesinin, hizmet alamamasının, Bingöllülerin yönetilenler tarafından dikkate alınmamalarının temel nedeni yoksulluğun bu düzeyde yaygın oluşudur” dedi.

“İNSANLAR SYDV'YE MAHKÛM EDİLMEMELİ”

Bingöl'de nüfusun önemli bir kısmının Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının kısıtlı yardımlarına mahkûm edildiğini ifade eden Karasu, sosyal devletin, insanlara asgari geçim standardı sağlamak zorunda olduğunu vurguladı.

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının sağladığı yardım miktarıyla bu vasfın yerine getirilemediğinin altını çizen Karasu: “Yerine getiremediği gibi insanlarda mahkumiyet duygusunun gelişmesine, tembelliğe neden olmaktadır. Nüfus oranına göre çok sayda insanın Vakfa mahkûm olması Bingöl'ün hayrına değildir. Devlet vatandaşları vakfın kaynaklarına mahkûm edeceğine yoksul vatandaşlar çok doğru bir yöntemle tespit etsin ve her yoksul vatandaşa asgari geçim maaşı versin. Üretimsizliğin bir başka sebebi ise koruculuktur. Koruculuk sistemi insanların hayvancılığa, tarıma ve üretim kültürüne yabancılaşmasına neden olmuştur. Kısıtlı gelire sahip bu kesimin üretim kimliğini kaybetmiş olması üretim kültürü açısından bir yetersizliğe, kayba işaret etmektedir. Koruculuğu tarih not ediyor, bunun siyasi, sosyal ve ideolojik boyutunun patolojik olduğunu, birçok sosyal eksiyi beraberinde taşıdığı gerçeğini bir tarafa bırakırsak, korucuların üretime yabancılaşması kendileri ve gelecekleri, Bingöl'ün geleceği için hayra yorumlanamaz” diye konuştu.

“DÜŞÜK ÜCRETLE FAZLA İSTİHDAM POLİTİKASI VAR”

İş-Kur'un uyguladığı politikaları ve istihdam anlayışının, emeği değersizleştirdiğini ve üretim dinamiklerini zedelediğini öne süren Karasu, bu durumun, kurumların verimsiz çalışmasına neden olduğunu söyledi.

İş-Kur'un temel politikasını “Düşük ücret ile fazla istihdam” sözleriyle özetleyen Karasu, şunları söyledi: “İşsizlik oranını düşürmek için uygulanan düşük ücretli istihdam politikası insanları çok düşük gelir miktarıyla yaşamaya mahkûm ediyor. İŞ-KUR işi abartıyor, şişme istihdam oluşturuyor. Devlet fason istihdam seçeneklerini hayata geçireceğine üretim altyapısı oluşturmalı, üretime dayalı işgücünü teşvik etmelidir. Binlerce çalışma çağındaki genci ihtiyacı olmadığı halde kurumların içine düşük ücretle doldurmanın kimseye yararı yoktur. Devlet verimsiz çalışmalar yapmak, insanları bir şeyler yapıyor gibi göstermeye, bunun imkânlarını oluşturmaya bayılıyor. Bunun son örneği ise SODES'tir. Şehirdeki reklam panolarındaki SODES reklamını görenler, bu SODES işini bilmeyen vatandaşlar SODES'in Bingöl'ü uçurduğunu düşünebilirler. Oysa SODES'in bir katma değer yarattığı söylenemez. SODES devlet kaynaklarını yandaş kurumlar yaratmak için uygulanan programdır. Bu programın verimli olduğuna, özel çıkarlar ve taraftarlar sağlama dışında, Kalkınma Bakanlığı da inanmıyor.” 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
cuma karaarslan (@Misafir_16737)
09 Kasım 2013 Cumartesi 13:19
sayın sen ben öncelikle takma isimle yazmak ne kadar ahlaki bilmiyorum.ben adımı yazdım açıklama yaptım,eleştirdiğim sodes projeleri,sen benim yaptığım projelerin ne olduğunu anlayamazsın,250 kobi ve 20 bimi aşkın istihdam yapıyorum,kaliteye gelince Türkiyenin 2 -3 ili hariç her ile kobi destekleri ile ülkenin en çok proje ihraç eden il ünvanına sahibiz,ben hiç sodes projesi yapmadım zaten sodeste proje falan yok,sadece matbu bir döküman, adım belli telim 05336191341 bir bilgiye ihtiyacın varsa veririz.bekliyorum.
sen ben (@Misafir_16703)
08 Kasım 2013 Cuma 13:49
özelikle cuma bey bildiğim kadarıyla siz proje uzmanısınız ve projeler yazıyorsunuz beli ücretler karşısında. şunu anladım yorumunuzdan kalitesiz ve projeler üretiyorsunuz ki proje mantığının ve aktarılan kaynakları eleştiriyorusunuz. Hazırlanan bu projelerde sürdürülebilirlik yok ise bundan sonra proje yazmayı bırakın belki sürdürülebilir projeler üreten birileri çıkar. ayrıca çok bilmiş hocamız her alana laf yetiştirmeye çalışyolar. sayın bingölonline editörü bu adama yazısını nasıl haber yapıyorsnuz analamdım. sitenin saygınlığı resmen ''0
Darahini (@Misafir_16694)
08 Kasım 2013 Cuma 11:27
Her konunun uzmanı Doğan Karasu bir günde kendi mesleğinde neden başarısız olduğunu ve hiç bir varlık göstermediğini izah etse de görsek diye bekliyorum.Kurumlarda yüksek ücret alanlar sanki verimli çalışıyor.Kimse açıkçası çalışmıyor.Her kurumda belli sayıda kişi çalışıyor.Gerisi bankamatik memuru.Ruhen tembelleşmiş,emeksiz kazanç aşığı toplum artık çalışmıyor ve de üretmiyor.Doğan Karasu'nun da mensubu olduğu eğitimin yetiştirdiği insanlar ancak bu kadar olur.
Cuma Karaarslan (@Misafir_16684)
08 Kasım 2013 Cuma 10:16
Bingöl ilinde uygulanan SODES projelerinin % 10 luk bir sürdürülebilirliği yok,Halkın beklentisi bir yana,tabelalardan öteye gitmeyen bu alana aktarılan para ekonoyie üretime aktarılmış olsaydı,şu anda 200 KOBİ üretim ve ihracata konu olan alanlarda kurumsal rol alacaktı.
Feyzi kardaş (@Misafir_16683)
08 Kasım 2013 Cuma 10:12
SODES devlet kaynaklarını yandaş kurumlar yaratmak için uygulanan programdır.(İMZA) VE YANDAŞLARA KAYNAK VE PARA AKTARMAK...diye devam eder...
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın