Yök başkanı üniversitelere hedef gösterdiProf. Dr. Özcan, Aksaray Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi toplantı salonunda gerçekleştirilen Aksaray Üniversitesi 2009 - 2010 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde, yeni bir üniversitenin kurulmasının zor bir iş olduğunu, büyük özveri gerektirdiğini, Aksaray Üniversitesinin de böyle bir süreçten geçtiğini bildirdi...Aksaray Üniversitesinin Prof. Dr. Necdet Sağlam'ın Rektörlüğünde yoktan var edildiğini belirten Prof. Dr. Özcan, bu süreçte emeği geçenlere teşekkür etti. İdareye geldiklerinde en acil sorunun üniversite kapılarında bekleyen lise gencine üniversitelerde yer bulmak olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özcan, ''Bunun çok ciddi bir sorun olduğunu düşünüyorduk. Üniversite eğitimini sunamamak son derece ciddi bir sorundur. Ama ülkemizde maalesef ciddi bir üniversite giriş sorunuyla karşı karşıyayız'' dedi. -ÜNİVERSİTE KAPISINDAKİ YIĞILMALAR Türkiye'de liselerden mezun olan öğrenci sayısının 560-570 bin olduğunu belirten YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan, şöyle devam etti: ''Bugün bizim üniversitelerde açtığımız kapasite de bu kadar. Bu sene inşallah 550 bin rakamını aşıp, 600 bin rakamına kadar gideceğiz. Biz liseden mezun olan tüm öğrencilerimizi absorbe edebilecek durumdayız. Problem bir sene önce sınava girmiş kazanamamış, üniversiteye girmiş yer değiştirmek için tekrar şansını denemek isteyen veya bitirmiş olup ikinci diploma almak için tekrar üniversiteye girmek isteyen öğrencilerden doğuyor. Bunların da sayısı 860 bin maalesef. Yani arkamızdaki küfede 860 bin öğrenciyi taşıyarak geldik bugüne kadar. İlk yapılacak iş, bu sayının azaltılmasıdır.'' Bu durumun kolay bir iş olmadığını, bu konuda yapılmış en büyük hatanın pek çok öğrenciyi üniversite kapısına taşımak olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özcan, şöyle konuştu: ''Eğer biz ülke olarak mesleki ve teknik eğitime yeteri derecede önem verip öğrencilerin yüzde 65-70 gibi büyük bir kısmını o tarafa kanalize edebilseydik, belki hiç sorun kalmayacaktı. Ben size garanti ederim; üniversitelerde boş yerlerimiz bile olacaktı. Bu işi beceremedik ve öğrencileri üniversite kapılarına yığdık ve hala yığmaya devam ediyoruz.'' Öğrencileri yerleştirmenin sorunlardan sadece bir tanesi olduğunu, öğretim üyesi temini sorunu da olduğunu bildiren Prof. Dr. Özcan, öğretim üyesinin çok zor bir süreçten geçerek yetiştiğini, bir hocanın yetişmesinin 10 yıllık bir zaman gerektirdiğini söyledi. Öğretim üyelerinin emeklilik yaşlarını da 67'den 72'ye çıkardıklarını, yeni üniversitelerde çalışmak şartıyla hocaların 72 yaşına kadar hizmet etmeye devam edebileceğini ifade eden Prof. Dr. Özcan, bu durumdaki hocaları gördükçe büyük mutluluk duyduğunu kaydetti. -MESLEK YÜKSEK OKULLARININ MÜFREDATI YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan, yaptıkları önemli değişikliklerden bir tanesinin de mesleki ve teknik eğitimin yeniden yapılandırılması olduğunu, burada meslek yüksek okulları ve teknoloji fakülteleri olmak üzere 2 ana eksen üzerinde çalışmaları yürüttüklerini vurgulayarak, şöyle devam etti: ''Bu konudaki çalışmalar, tasarı halinde. Meslek yüksek okullarında 2 yılı sabit tutarak sömestr sayısını 6'ya çıkardık. Öğrenci 6 sömestrin 3'ünü okulda teorik derslerde, diğer 3'ünü de sanayide çalışarak geçirecek. Bu sanayide çalışma işini garantiye almak ve çok daha ciddiye alınması için öğrencilere çalıştıkları süre içinde asgari ücretin bir bölümünü vermeyi, onları sigorta ettirmeyi düşünüyoruz. Belki bundan daha da önemli olan meslek yüksek okullarındaki her bir program için 3 kişilik danışma kurulu oluşturmayı düşünüyoruz. Bu kurullar okul müfredatının gerçek hayattaki mesleklerle ilişkisini kurmakta işe yarayacak. Bu insanlar 1-2 defa okulda toplanarak müfredatları gözden geçirecek ve müfredatın kendilerinden istenen nitelikte elemanları yetiştirip yetiştiremediğine karar verecek ve yetiştirmiyorsa değişiklik isteyecekler. Bu başka ülkelerde başarıyla uygulanan bir yöntem, bunu ülkemizde de uygulamaya çalışacağız.'' Bu okullara girişlerin sınavsız olması nedeniyle prestijlerinin neredeyse sıfıra yakın olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özcan, şunları söyledi: ''Bu okulları derhal bu durumdan çıkarmalıyız. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu teknik elemanları derhal yetiştirmeliyiz. İstediğimiz nitelikte ve sayıda olmak koşuluyla ekonomimize ve ülkemize katkıda bulunmalarını sağlamalıyız. Bunu yaparsak Türkiye'nin çarkının döneceğine ve ülkenin kalkınacağına inanıyoruz.'' Birkaç defa açılmak istenen, ancak başarılı olunamayan teknoloji fakültelerini açmak istediklerini belirten Prof. Dr. Özcan, şöyle dedi: ''Bu fakülteler, bir çeşit mühendis yetiştiriyor. Ama bunlar diğerlerinden farklı olarak, işçilerle beraber çalışacak, işin bizzat yapılışında katkıda bulunacak mühendislerdir. Bunlara yurdumuzda çok ihtiyaç vardır. Gerçekten iş adamlarının dile getirdiği eleştirilerin pek çoğu teknik elemanların bulunamadığıdır. Haklılar.'' Üniversiteler arasındaki işbirliğini artırmak, öğretim üyesi zenginliğini yaymak ve paylaştırmak için Farabi Değişim Programı hazırladıklarını bildiren Prof. Dr. Özcan, bunun esaslarının internet sayfalarında yayımlandığını, ilk müracaatları aldıklarını bildirdi. -ÖĞRETİM ÜYELERİ İÇİN PERFORMANSA DAYALI ÖDÜL SİSTEMİ Öğretim üyelerinin 10 yıl önceye göre özlük hakları bakımından, benzer meslekleri yapanlarla eşitliğinin bozulduğunu, 1500-2000 lira gibi geriye düştüklerini belirten Prof. Dr. Özcan, şunları kaydetti: ''Ekonomik krizin dünyayı üzdüğü bu günlerde öğretim üyelerinin özlük hakları için Hükümetten herhangi bir yardım istemek, çok akıllı bir şey olmazdı. Biz de bunu yapmadık. Zaman zaman Başbakandan böyle bir şey rica ediyorum. Ama çok da ısrarlı olamıyorum. Çünkü kriz gerçekten bizi de etkiledi. Böyle bir isteği kuvvetle desteklemek için çok iyi bir nedenim yok ama 'başka bir çözüm yolu bulalım' dedik. Öğretim üyelerinde performansa dayalı bir ödüllendirme sistemi getirmek istedik. Bundan sonra yazan çizen, üretimi diğerlerine göre daha fazla olan öğretim üyelerine en aşağı maaş kadar bir parayı her yıl vermeyi düşünüyoruz. Bir öğretim üyesinin yapmak durumunda olduğu tüm işleri sıralayacağız. Daha sonra bunlara puan vereceğiz ve puanların para çarpanı olacak. Mesela, bir öğretim üyesinin 1 yıl içinde aktivitelerinden topladığı puan 200 oldu. 10 lira bir puana verseniz 2 bin lira parayı takip eden yıl içinde her ay öğretim üyesine vermeye çalışacağız. Herkes başarısı ölçüsünde para alacak. Bu maaşı kadar hatta bazı zamanlarda maaşını geçen bir miktar kadar para da olabilir.'' -''ÜNİVERSİTELER EKONOMİYE KATKIDA BULUNMALI'' Rektörlerin her konuşmasında üniversitenin eğitim, öğretim, araştırma ve topluma hizmet gibi 3 ana fonksiyonu olduğunu söylediğini belirten Prof. Dr. Özcan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Aslında bir tanesi var ki OECD ve dünya bankasının raporlarında bakarsanız orada sık sık rastlanır. O da bulundukları ekonomiye yardım etmektir. Ekonomiye katkıda bulunmak, bilginizi becerinizi tecrübenizi ülkenin hizmetine vermek demektir. Bizim üniversitelerden beklentimiz, bu ülkenin ekonomisine katkıda bulunacak faaliyetlerde bulunmalarıdır. Onun için indeksli dergilerde çıkan makale sayısı bizim için çok fazla bir şey ifade etmiyor. Önemli bir faaliyet ama onunla kalınmamalı. Biz artık üniversitelerimizden ülkenin ekonomisine katkıda bulunmalarını bekliyoruz. O tür çalışmaların içinde olmalarını arzu ediyoruz. Bir başka fikir bazında uğraştığımız konu da üniversitelerin kendi kendilerine yeterli duruma gelmelerini ve gelir yaratmalarını istiyoruz. Üniversitelere bunu yaratacak hiçbir kapı açmıyoruz. Böyle olsa Aksaray Üniversitesi kendi kendine gelir yaratabilir. Her belediyenin kendine bağlı birçok şirketinin olduğunu görürsünüz. Bu şirketler çalışarak belediyeye gelir getirir. Niçin aynı fikir üniversitede de uygulamayalım diye düşünüyoruz YÖK'te. Ufak bir kanun değişikliğiyle mevcut kanunlar buna elvermiyor ama oraya biz 'ticari amaçlı faaliyet gösterecek' gibi bir ibare koyarsak, üniversiteler de şirketlere sahip olabilir ve o şirketler sayesinde öz gelirlerini artırabilir.'' Törende Aksaray Üniversitesine katkı sağlayan hayırseverlere teşekkür belgesi ve plaket verildi. ÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan, açılışın ardından, kampüs içindeki yapımı devam eden fakülteleri gezdi. Törene, AK Parti Aksaray Milletvekili İlknur İnceöz, MHP Aksaray Milletvekili Osman Ertuğrul, Aksaray Vali Vekili Abdülkadir Demir, Aksaray Belediye Başkanı Nevzat Palta ile öğretim üyeleri katıldı. AA YORUM YAZIN
|
|