Yılmaz:‘chp düşünürken biz yaptıkDevlet Bakanı Cevdet Yılmaz, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) Doğu ve Güneydoğu Anadolu Ekonomik Kalkınma ve Stratejik Hedefler Raporu'nu değerlendirirken, ''Onlar yeni bir yaklaşım geliştirmeye çalışırken, biz eylem planları oluşturmuş ve hayata geçirmiş durumdayız'' dedi.
Bakan Yılmaz, CHP'nin söz konusu raporunu incelediğini ve hükümetin uyguladığı bölgesel politikaların ana muhalefet partisi tarafından da büyük oranda benimsendiğini gördüğünü söyledi.
CHP'nin ''eski katı, devletçi anlayışını pek de savunamıyor gibi'' göründüğünü, bu rapor hazırlanırken dünyadaki gelişmelere de bakıldığının anlaşıldığını ifade eden Yılmaz, raporda GAP, DAP, KOP, Kalkınma Ajansları, KÖYDES gibi programların parti tarafından yapıldığının görüldüğünü dile getirdi.
Bunun bir yandan sevindirici olduğunu, ancak diğer yandan da ''çok geri kaldıklarının'' da görüldüğünü belirten Yılmaz, ''Onlar yeni bir yaklaşım geliştirmeye çalışırken biz eylem planları oluşturmuş ve hayata geçirmiş durumdayız. CHP'nin bu fikirlerini eylem planlarına dönüştürmesi her halde bir 3-4 sene daha alacak fakat yine de son gelişmeleri takip etmeye çalışmaları sevindirici'' diye konuştu.
''Aman bizi kalkındırmayın''
Raporda, ''2023'e kadar Türkiye ortalama yüzde 7, GAP Bölgesi de yüzde 9,5 büyüyecek'' denildiğini ama bu büyüme hangi kaynaklarla sağlanacak diye bakıldığında gelecek bu 12 yıl içinde devletin GAP'a ilave 75-76 milyar dolar yatırım yapacağının ama bölgeden 160 milyar dolar da ilave vergi toplayacağının varsayıldığına dikkat çeken Yılmaz, böyle bir tabloda bölge insanının ''aman bizi kalkındırmayın'' diyebileceğini söyledi.
Söz konusu raporda bir taraftan da ''bir sürü teşvik ve vergi kolaylıkları getireceğiz'' denildiğini anlatan Yılmaz, bu durumu ''çelişki'' olarak niteledi.
CHP'nin bu çalışmasında ilave kaynak gösterilmediğini belirten Yılmaz, şunları kaydetti:
''Yüzde 9,5 büyüyecek bir bölgede nüfusun geçmiş trendlerle eşit gideceğini varsayıyorlar. Zayıf ve tutarsız varsayımları var. Ayrıca özensizlik de gördüm ben bu raporda... Tabloda bir rakam görüyorsunuz aşağıda başka bir rakam görüyorsunuz. Fakat her şeye rağmen CHP'nin böyle yeni tartışmaları izlemeye çalışması güzel ama inşallah önümüzdeki 3-5 yıl içinde tam anlamıyla politikalarını olgunlaştırırlar.
Bu raporda huzur-güven ortamına hiç vurgu yapılmıyor. Halbuki temel unsur bu. Huzurun güvenin olmadığı bir ortamda istediğiniz kadar altyapıya, üst yapıya yatırım yapın hiç bir şey olmaz. Keşke CHP bizim milli birlik ve kardeşlik projemize destek olsa, bu soruna çok boyutlu şekilde yaklaşmak gerektiğini fark edip yürütülen olumlu yaklaşımlara, politikalara destek olsa. Bunu yaptığı zaman hem kendisi için hem ülke için faydalı olur diye düşünüyorum.''
Yılmaz, rapora ''somut ne var'' diye bakıldığında ''şeker fabrikaları özelleştirilmesin'' denildiğini, Et-Balık Kurumu'ndan hiç bahsedilmediğini, madencilik ve hayvancılık alanında ifade edilenlerin ise şu anda uygulanan politikalar olduğunu söyledi.
''İstihdamda yakalanan başarı çok çarpıcı''
Hükümetleri döneminde bölgesel gelişme alanında yürütülen faaliyetler ve elde edilen sonuçlara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, bölgesel gelişme için ayrılan kaynağın arttığını ve yeni enstrümanların devreye sokulduğunu hatırlattı.
Bu enstrümanlardan birinin kalkınma ajansları olduğunu belirten Yılmaz, neredeyse hemen hepsi işler hale getirilen bu ajansların önümüzdeki dönemde ülke kalkınmasına etkilerinin görüleceğini dile getirdi.
SODES adlı sosyal destek programı ile dezavantajlı grupların sosyal hayata katılımından istihdam edilebilirliği artırmaya, kültür, sanat, spor gibi alanları desteklemeye kadar çok geniş bir yelpazede yerelden üretilen projelere destek sağlandığını anımsattı.
İŞKUR'un da çok daha verimli hale getirildiğini anlatan Yılmaz, kurumun nispeten az gelişmiş bölgelerde mesleki eğitim programları yürüttüğünü, sadece GAP bölgesinde son 2 yılda 25 bin kadar kişiye mesleki eğitim verildiğini bildirdi.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın kırsal alanda tarım dışı faaliyetlere destek verdiğini, yine KOSGEB'in KOBİ'lere geçmişle mukayese edilemeyecek büyüklükte destekler sunduğunu belirten Yılmaz, ''Böyle bir dizi enstrümanla bölgesel gelişmeyi çok daha bütüncül bir şekilde yürütebiliyoruz. Bu destekleri teşvik politikalarıyla, altyapıya yaptığımız yatırımlarla birleştirin, eğitime sağlığa yaptığımız yatırımlarla, özellikle doğu ve güneydoğu açısından yeni komşuluk politikalarımızla birlikte düşünün bütün bunlar bir araya geldiğinde son derece olumlu bir etkide bulunuyorlar'' dedi.
Bu etkinin somut olarak büyüme ve istihdam rakamlarıyla görülebileceğini belirten Yılmaz, geçen yıl sağlanan yüzde 8,9'luk büyümenin ve işsizlik oranında kaydedilen 2,1 puanlık azalışın önemine dikkat çekti.
Yılmaz, 2010 yılında 1 milyon 317 bin insanın iş bulduğunu, büyümenin hayata yansımasının en güzel göstergesinin bu durum olduğunu ifade etti. Her yıl işgücü piyasasına 850-900 bin insanın dahil olduğunu, bunları yarısının piyasaya girdiğini anlatan Yılmaz, bir taraftan da tarımdan sanayiye, kırdan kente göçün devam ettiğini vurguladı.
Cevdet Yılmaz, ''Bunları da hesaba katarsanız bizim işsizliği sabit tutmak için bile yılda en az 500-550 bin istihdam üretmemiz gerekiyor. 2010'da ürettiğimiz ise bunun çok çok üstünde. İşsizlik yüzde 14'ten yüzde 11,9'a indi. İşgücüne katılım, tarımdan sanayiye, kırdan kente göç devam ettiği halde işsizlik rakamını 1 yılda 2,1 puan düşürmek çok büyük, çok çarpıcı bir başarı'' diye konuştu.
Bu başarının bölgesel yansımasının ise sadece GAP bölgesinde geçen yıl 218 bin insanın iş bulması olduğunu ifade eden Yılmaz, bunun GAP projesinin boşuna olmadığını gösterdiğini dile getirdi. Yılmaz, GAP bölgesi nüfusunun ülke nüfusu içindeki payının yüzde 10 civarında olduğunu, yaratılan ilave istihdamdan bölgenin aldığı payın ise yüzde 16-17'ler civarında olduğuna işaret etti.
Türkiye'nin makro düzeyde hem küresel krizi iyi yönettiğini hem de bölgesel politikalarda son derece başarılı olduğunu ifade eden Yılmaz, ''Yani hem Türkiye'nin ekmeğini büyütmüş hem de daha iyi paylaştırmış olduk. Dolayısıyla ülkenin 2010 performansı makro büyüme açısından da bölgeler arası dengesizlikleri giderme açısından da son derece olumlu bir performans oldu'' dedi.
''Bölgesel ticaret bizim için vazgeçilmez''
Bakan Yılmaz, bölgesel gelişmeye ilişkin olarak önümüzdeki dönemde de çalışmalarının hızla devam edeceğini, komşu ülkelerle ticaretin de gelecek dönemde daha çok vurgulanacağını bildirdi.
Bölgesel gelişme modelinin büyük oranda tamamlandığını ve hayata geçirildiğini yineleyen Yılmaz, ''Bundan sonraki dönemde en kritik unsurlardan birincisi huzur ve güven ortamı. Bu olmazsa olmaz. İkincisi de Türkiye'nin etrafındaki bölgeyle ilişkilerini güçlendirmek. Bunu zaten yapıyoruz ama bu son siyasi çalkantılar belki burada sıkıntı oluşturabilir. Onu da en kısa sürede atlatırız. Komşu ülkelerle, Kafkaslar ile Balkanlar ile Ortadoğu ile ticaret bizim için vazgeçilmez önemde'' dedi. YORUM YAZIN
|
|