Prof. Dr. Naci Görür'ün, Kahramanmaraş depremi sonrasında gündeme getirdiği Yedisu Fayı'nın, 7'nin üzerinde deprem üreteceği söylemleri 10 yıl öncesine dayanıyor.
14 Nisan 2014 tarihinde düzenlenen 67. Türkiye Jeoloji Kurultayında, Yedisu Fayı ile ilgili sunum yapılarak, fayın 7.1 büyüklüğünde deprem üretme potansiyelinde olduğu vurgulandı.
H. Esra Yılmaz, H. Serdar Akyüz, Cengiz Zabcı'nın “Yedisu Fayı'nın (Kuzey Anadolu Fayı) Sismik Risk Analizi” başlıklı çalışmalarında, Yedisu Fayı ile ilgili bilgilere yer verildi.
-75 KİLOMETRE UZUNLUĞUNDA-
Yedisu Fayı ile ilgili şu bilgilere yer verildi: “Yedisu Fayı Kuzey Anadolu Fayı'nın (KAF) doğu kesiminde, Erzincan Havzasının doğusu ile Bingöl iline bağlı Yedisu ilçesi arasında yer alır. 20.yy'da iki bölge dışında KAF'nın hemen hemen tümü büyük depremler üreterek kırılmıştır. Kırılmayan iki kesimden biri Marmara, diğeri ise Yedisu sismik boşluğu olarak bilinir. Yedisu sismik boşluğu K70B konumlu ve yaklaşık 75 km uzunluktadır. Erzincan havzasının doğusundaki Üzümlü ilçesi güneyi ile Yedisu ilçesi (Bingöl) arasında oldukça engebeli bir morfolojiyi kesen Yedisu Fayı, çizgisel şevler, ötelenmiş dereler vb. morfolojik unsurlar ile kendisini belli eder.
-EN SON DEPREM 1784 YILINDA MEYDANA GELDİ-
Gerek tarihsel kaynaklar gerekse paleosismik çalışmalar Yedisu Fayı'nın son olarak 1784 yılında kırıldığını ve son depremin üzerinden günümüze kadar 230 yıl (2014 yılına göre) geçtiğini göstermektedir. KAF'nın deprem tekrarlama periyoduna bakıldığında Yedisu Fayı'nın deprem tehlikesi taşıdığı açıktır.
-7.1 DEPREM ÜRETEBİLİR-
Kırılması beklenen fayın parametreleri ampirik formüllerle hesaplandığında Mw7.1±0.1 büyüklüğünde bir depremin oluşacağı öngörülmektedir. Yedisu fayı ve civarındaki yerleşim yerlerinin nasıl etkileneceğini anlamak için olasılıksal sismik tehlike analizi oluşturulmuştur. Analizin gerçekleştirilmesi için büyüklük, mesafe, alan, zemin parametreleri, fayın türü ve tekrarlanma aralığı gibi kuvvetli yer hareketinin parametreleri belirlenmiştir. Uygun görülen ampirik azalım formülüne göre en büyük yatay yer ivmesi elde edilmiştir. Uydu görüntüleri ve jeoloji haritaları çakıştırılarak jeolojik birimlerin sınırları güncellenmiş ve zemin parametrelerine göre zayıf olarak tanımlanan bölgeler belirlenmiştir. Bu alanlarda deprem şiddetinin dağılımını incelemek için en büyük yatay yer ivmesi kullanılarak ampirik formüller eşliğinde Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) temelli bir model üretilmiştir. Model sonuçları, bölgede gerçekleştirilecek sismik afet hazırlık çalışmaları için önemli veri oluşturmaktadır.”