İstanbul'da kuaförlük yaparken 25 yıl sonra baba evi Yayladere İlçesi'ne bağlı Doğucak Köyü, Velikan Mezrası'na gelen 40 yaşındaki İlhan Barun, İstanbul'daki evi ve işyerini ipotek göstererek bankadan çektiği 100 bin ve borç aldığı 25 bin olmak üzere toplam 125 bin TL sermaye ile hayvancılık yapmaya başladı.
Yaklaşık 6 ay önce babaevine dönen İlhan Barun, Eşi Neslihan ile oğlunu Elazığ'ın Karakoçan İlçesi'nde kiraladığı evde bırakarak, baba evini onarmaya başladı. Velikan Mezrası'na giden yolu da açan İlhan Barun, 4 ay önce keçi yavrularını satın almaya başladı. 254 oğlak satın alan İlhan Barun, Bülent Bildirici adlı bir çobanla anlaşarak beraber hayvancılık yapmaya başladı.
Arada bir eşi ve oğlunun yanına da gelen Barun, Özlüce Baraj gölü kıyısında hayatını düzene koymaya çalıştığı sırada oğlaklarının ölmeye başladığını söyledi. Her gün onlarca oğlakın gözleri önünde telef olduğunu ifade eden Barun, "Oğlaklardan 5-10 tanesi öksürüyordu, hastalanmışlardı. Karakoçan İlçesi'nden özel bir veteriner getirdim. Oğlakları tedavi etmek için veteriner 254 oğlağa aşı yaptı. 24 saat sonra oğlaklardan 20 tanesi aniden öldü. Ardından ölümler başladı, 20, 30, 40 derken tam 160 oğlak peş peşe can çekişerek telef oldu. Bunun üzerine Bingöl'ün Yayladere İlçe Tarım Müdürlüğü'nden yardım istedim" dedi.
Yayladere İlçe Tarım Müdürlüğü veterineri İbrahim Büdüş'ın çabası sonuç vermedi. Veteriner Büdüş, ölen oğlaklardan aldığı patolojik nümuneleri Elazığ Fırat Üniversitesi Araştırma Hastanesi'ne gönderdiklerini belirterek, "Dün geceden beri toplu keçi ölümleri gerçekleşmiş burada. Karakoçan'dan özel olarak getirilen veteriner tarafından daha önce 'Keçi ciğer hastalığı' teşhisi konmuş. Aşı yapılmış ve 24 saat sonra oğlaklarda (Keçi yavrusu) toplu ölümler başlamış. Keçi ciğer hastalığı dediğimiz bir hastalık var. Buna karşılık 'Capridoll' diye bir aşı yapılmış. Ölümlerin yüzde yüz bu aşıdan kaynaklandığını diyemeyiz. Fakat hastalıklı hayvanlara bu aşının yapılmaması gerekiyor. Yani normalde hasta hayvana aşı yapılmaz. Yani bu insanlar içinde aynı kural geçerlidir. Öncelikle hastalık tedavi edilir. Şüpheler arasında bu ihtimal var. Bir başka ihtimal ise hayvanların zehirlenmiş olabileceği. Bu hayvanların bu kadar telef olması zehirlenme ihtimalini artırıyor. Tabii bütün bunlar tahmin. Ancak yüzde yüz sonucu Elazığ Fırat Üniversitesi'nden gelecek olan patolojik tahliller sonucunda ortaya çıkacaktır. Toplu hayvan ölümleri devam ediyor. Büyük ihtimalle geriye kalan hayvanlar da ölecek" diye konuştu.
Aşıdan sonra oğlaklara antibiyotik tedavisinin bir başka veteriner hekim tarafından uygulandığını anlatan Büdüş, "O da 'antropin' zehirlenmelere karşı son çare olarak yapılır. Ama artık fayda edeceğini beklemiyoruz. Bundan sonra telef olan hayvanları kepçe çukur kazıyor. Kireçleyip gömülecekler ve bölgeyi, ahır ve evin çevresi dezenfekte edilerek ilaçlanacak" ifadelerini kullandı.
Hayvanların sahibi İlhan Barun, İstanbul'daki evini ve işyerini kaybedecek olmanın üzüntüsünü yaşadığını belirterek, patolojik tahliller sonucu veteriner hekim hakkında davacı olabileceğini söyledi. Bingöl'ün Yayladere İlçesi'nde adliye olmadığı için Elazığ'ın Karakoçan İlçesi Cumhuriyet Savcılığı tarafından oğlak ölümleri ile ilgili soruşturma başlatıldı.