Mağaraların ilgisizlikten dolayı yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını belirten köy muhtarı Vahap Görgülü, bir dönem Timurlenk'in bile burayı almak için savaş açtığını ve ancak günümüz yetkililerinin buranın öneminin bir türlü fark edemediklerini söyledi.
Daha önce gazetemizde yer alan ve “ Zommo Mağaraları” olarak bilinen taş devrine ait mağaraların koruma altına alınmasını isteyen muhtar Görgülü, merkeze 40 kilometre uzaklıkta yer alan köylerinin yakınında bulunan mağaraların incelemesi gerektiğini söyledi.
Köyün yakınında bulunan mağaraların yöre halkı tarafından “ Zağ Mağaları” olarak anıldığını ifade eden Görgülü, “ Buranın tarihi çok eski çağlara dayanıyor. Bu mağaralar Osmanlı döneminde yöre halkı tarafından kullanılmış. 28 Temmuz 1402 yılında Osmanlı Devletine karşı savaş açan Timurlenk bu bölgeden ordusu ile Ankara Savaşına giderken bu mağaralarda yaşayan yöre halkı ile kısa süreli bir muharebe yapmış. Önceden mağaralar hakkında bilgi aldığı tahmin edilen Timur Han bu mağaraları sığınak ve kale olarak kullanmayı planlamış. Ankara Savaşı öncesi bu bölgede sağlam yer edinmek isteyen Timur Han mağaraları ele geçirmek için burada yaşayan insanlara savaş ilan etti. Ordusunda Filleri kullanan Timur Han bu devasa hayvanların çok dağlık olan bölgede etkili olduğunu göremeyince zaman kaybetmemek için geri çekilmek zorunda kaldı. Hatta mağaralar etrafında çukurlar kazdıran Timurlenk Zağ kalesini almayı başaramamış” dedi.
O dönemin yöre halkı tarafından bu mağaraların çok iyi korunduğunu söyleyen muhtar Görgülü, “Bu mağaralar son dönemlere kadar hiç tahrip edilmemişti. Fakat son zamanlarda define avcıları tarafından çok tahrip edildi. Atalarımız tarafından buranın 260 odadan oluştuğu söyleniyordu. Şimdi sadece 50–60 civarında sağlam bölümler kalmış. Bu mağaralar içinde çok büyük mezar odaları vardı. Hepsini tahrip ettiler. Define avcılarının önüne geçemiyoruz. Daha önce İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüne mağaraların araştırılması ve korunması için defalarca dilekçeler yazdım. Hiç bir sonuç çıkmadı. Bugüne kadar sadece dışarıdan birkaç kişi gelip baktı. Güvenlik gerekçesi ile aynı gün geri döndüler. Mağaralara sadece uzaktan baktılar. Güvenliğin olmadığını söyleyerek geri gittiler.12 yıldır bu köyün muhtarlığını yapıyorum. Elimden geldiği kadar bu mağaraları korumaya çalıştım. Fakat hazine aramak için gelenler çok zarar vermeye başladılar. Yetkililerden buranın koruma altına alınmasını istiyoruz” şeklinde yardım talebinde bulundu.
Mağaralarda havalandırma sistemleri, mutfak, kiler, soğuk hava depoları, mahsen, gözetleme pencereleri, yazlık ve kışlık odalar, özel erzak depoları, tahrip olmuş sarnıçlar ve mağaraya çıkmak için kullanılan oyuk merdivenler bulunuyor. Mağaraların 200 metre yakınından geçen çayın, taşımacılık için kullandıkları tahmin edilen dönemin insanları yılın belirli aylarında bu çayda balıkçılık ile uğraştıkları tahmin edilmektedir. Düşmanlarından korunmak seçtikleri kaya, bölgenin en hâkim tepelerinden biri olması başka insanlarında yakın bölgelerde yaşadığını kanıtlamaktadır.