Bingöl derneklerinin ziyareti ile ilgili olarak sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı ve Bingöl Milletvekili Cevdet Yılmaz, “İstanbul'dan ziyaretimize gelen Bingöllü hemşehrilerimizin oluşturduğu STK temsilcileri ile görüştük. Nazik ziyaretleri için çok teşekkür ederiz” dedi, deprem konusuna değinmedi.
HDP VE CHP ZİYARETİ MECLİS GÜNDEMİNDE DİLE GETİRDİ
Bingöl derneklerinin ziyaretini meclis genel kuruluda gündeme getiren HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, “Dün Bingöl'den parti grubumuza misafirler geldi, Bingöl Dernekler Federasyonu. Hakikaten, ziyaretçilerimiz “Ölmek istemiyoruz ve ceset taşımak istemiyoruz!” talepleriyle gelmişlerdi. İnsanlığın sıfır noktasındayız, bu depremle birlikte bunu daha çok hissediyoruz.
Ve 6 Şubat depreminden Bingöl'ün birçok köyü de etkilendi, hasar alan evler var ve hâlâ orada tek bir inceleme, araştırma yapılmadığını dün ayrıca öğrendik. 6 Şubat depreminin Bingöl'de yarattığı tahribat için atılacak adımlar hâlâ atılmadı. “Biz her yerdeydik.” diyenlere duyulur. Tabii, bununla birlikte Bingöl ne yazık ki dünyada eşine az rastlanır bir şekilde 3 büyük deprem hattının tam da kesişme noktasında yer alıyor. Bilim insanları Bingöl'de deprem riskinin yüksek olduğunu yüksek sesle bas bas bağırıyorlar. Bu kapsamda yapıların eski ve dayanıksız, sosyoekonomik durumun ise kötü olduğu Bingöl'de kamunun acilen görevini yerine getirmesi gerekiyor. Bingöl İlinin Afet Bölgesi İlan Edilmesi Hakkında Kanun Teklifi'ni verdik, araştırma önergelerini verdik. Yarın çok geç olmadan bu konuda Bingöl halkını ölümden ve ceset toplamaktan uzak tutmalıyız” dedi.
“İNSANLARIN ÖLMESİNİ İSTEMİYORUZ”
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise, şunları söyledi: “Bingöllü vatandaşlarımız, dernekler bize de geldiler. Şimdi Yaylakonak Belediyesi 30/1/2020'de Bakanlığa yazı yazmış, demiş ki: “Sivrice depremi nedeniyle hasarlı binalarımız var.” Tam 2020'de devlete yazmış “Bunlara bakmak lazım, insanlar bunların içinde oturuyor.” demiş, devlet bakmamış ve 6 Şubat depreminde bu hasarlı binalarda 72 kişi öldü. Aynı şekilde Adıyaman Sincik, İnlice beldesinde de hasarlı evlerin içinde bütün uyarılara, çağrılara rağmen 2018'de olan depremde aradan beş yıl geçmiş, devlet hasarlı evleri kontrol etmediği için 18 kişi öldü, bu ikisi cinayettir. Ben diğerlerine bir şey demiyorum ama Yaylakonak'ta ölenler cinayet kurbanıdır, Sincik İnlice beldesinde ölenler cinayet kurbanıdır. Şimdi, Hükûmete buradan eğer beni duyuyorlarsa -hepsi adaylık derdine düşmüş- sesleniyorum Bingöl'de de aynı tablo var. Bir yıl sonra, iki yıl sonra başka bir depremde bu hasarlı evlerdeki insanların -Allah'ım esirgesin- ölmelerini istemiyoruz.
Şimdi, Bingöllüler de diyor ki: “Evlerimiz hasarlı, insanlar içinde oturuyor. Feryat ediyorlar, Meclise gelmişler, bundan niye rahatsızlık duyarsınız anlamıyorum ya. Rahatsızlık duyacağınıza bizden çok sizin hükûmeti uyarmanız gerekmez mi, insan hayatı bu kadar ucuz olabilir mi?”