Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre bugün dünya nüfusunun yaklaşık dörtte biri sigara içerken, her yıl sigaraya bağlı hastalıklardan 5 milyondan fazla insan ölüyor. Bu sayının 2020 yılında 10 milyonu geçmesi tahmin ediliyor.
Son 20 yılda sigara içme oranında yüzde 80'lik bir artışın olduğu ülkemizde, nüfusun üçte biri sigara içici durumda bulunuyor.
Erkek nüfusun yarısının sigara içtiği ülkemizde bu oran kadınlarda yüzde 20'ler seviyesinde bulunurken, 18 yaş üzeri nüfusun sigara içme oranı ise yüzde 35'ler seviyesinde seyrediyor. Her yıl sigaraya bağlı hastalıklardan ülkemizde yaklaşık 100 bin kişinin öldüğü tahmin ediliyor.
Tahminlere göre Türkiye'de yıllık sigara tüketim pazarı 15 milyar TL'yi geçiyor. Sigara tüketimi ile birlikte, sigaraya bağlı hastalıklarla mücadele için ve sigara ateşinden kaynaklı çıkan orman yangınlarında ülkemiz, milyarca liraya varan zararlarla karşı kaşıya kalıyor. Türkiye, dünya sigara tüketiminde geri kalmış ülkelerle aynı kategoride yer alıyor ve dünyada en çok sigara tüketen ülkeler arasında ilk on ülke içinde bulunuyor.
Bütün bu olumsuzluklar karşısında üniversitemiz, bir nebze caydırıcı olması amacıyla sigara içmenin yasak olduğu alanları kırımızı çizgi ile belirledi.
Üniversite yönetimi tarafından alınan kararın gerekçesi şöyle ifade edildi: “Özellikle eğitim birimlerinin giriş kısımlarında içilen sigara, sigara içmeyenleri rahatsız etmektedir. Sigara içmeyenlerin dumansız hava alanlarını kısıtlamaktadır. Sigara içmeyenler, birimlere girişlerinde pasif içici konumuna geçmektedirler ve bu durum onları rahatsız etmektedir. Onların bu duruma maruz kalmamaları için konu ile ilgili önerilerini dikkate alarak, eğitim birimlerinin girişlerinde sigara içme alanlarını kırmızı çizgilerle belirledik. Üniversitemiz tarafında hayata geçirilen bu uygulamanın diğer kamu kurum ve kuruluşlarına da örnek teşkil edeceğini umuyoruz.”