Açıklamasında, zor şartlar altında görev yapan gazetecilerin, vatandaş ile devlet arasında köprü görevi gördüğünü kaydeden Şanlı, gazetecilerin, bu görevin yanında kurumları hizmet noktasında harekete geçirme, fikirleriyle insanları yönlendirme, çalışmaların şartlara uygun yapılması konusunda gözlemci olma ve bu yöndeki haberleriyle, yazılarıyla uyarılarda bulunma misyonları da olduğunu ifade etti.
Şanlı: “Basının doğasında eleştiri vardır. Eleştirinin olmadığı yerde hizmetler noksan yapılır. Bu eleştiriler, birilerini bilinçli olarak karalama şeklinde asla olmamalı. Hizmetlerin noksanlığının giderilmesi, verilen sözlerin yerine getirilmesi, ilin kalkınması konusunda yöneticilerin teşvik edilmesi yönünde olmalıdır. Bingöl'de görev yapan gazeteci arkadaşlarımızın bu minvalde görev yaptıklarına inanıyorum. Bugün Çapakçur Köprüsü'nün yapılma kararının alınmasında Bingöl basınının emeği vardır. İstediğimiz düzeyde olmasa da altyapının, üstyapının yenilenmesinde Bingöl basınının emeği vardır. Şehir çöplüğünün kaldırılmasında, Bingöl Organize Sanayi Bölgesi'nin düzenlenmesinde Bingöl basınının emeği vardır. Bingöl'ün sorunlarıyla ilgili gazetelerde yer alan binlerce haberin etkisi vardır” dedi.
“BASININ KULLANDIĞI DİL ÖNEMLİDİR”
Hizmetlerin teşvik edilmesinin yanı sıra ülkenin huzur içinde olmasında, gazetecilerin yaptıkları haberlerin olumlu, olumsuz etkisinin olduğunu kaydeden Şanlı, şunları kaydetti: “2 yıldır sürdürülen çözüm sürecinde basının kullandığı dil önemlidir. Bu dil, yıkıcı değil yapıcı olmalıdır. Ülke basınına baktığımızda, üzülerek belirtmek isterim ki bir kısım gazetelerin artık gazetecilik yapmaktan çıkıp, taraf oldukları kuruluşların yayın organları gibi yayın yapmaya başladıklarını görüyoruz. Bu dil, tüm ülkeye zarar veriyor. Kritik bir süreçten geçtiğimiz bu dönemde, basının birilerinden çok barışa, huzura hizmet etmelerini istiyoruz. Bu anlamda Bingöl basınının, ülke basınından çok farklı hareket ettiğini söylemek mümkün. Biz çözüm süreci başladığı günden itibaren, kanın akmaması gerektiğini, insanların dillerini, kültürlerini özgürce yaşaması gerektiğini belirttik, belirtmeye devam ediyoruz.
Gazeteci arkadaşlarımızın da haber yaparken, kutuplaştırıcı değil, birleştirici dil kullanmaları yararlı olacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle tüm meslektaşlarımın gazeteciler gününü kutluyor, görevlerinde başarılar diliyorum.”