Popüler kültür, kimlik bunalımına yol açıyorMarmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Yıldırım, internet ve sosyal medya ile zirveye ulaşan popüler kültürün etkilerine değinerek, Gerçek şahsiyet, popüler kültür üzerine kurulamaz. Popüler kültür, kimlik bunalımına yol açıyor dedi.![]() Bingöl Üniversitesi'nde ‘Sosyal Medya ve Gençler' konulu konferans düzenlendi. Enstitüler Konferans Salonunda düzenlenen konferansın konuşmacısı aynı zamanda köşe yazarı ve televizyon programı yapımcısı da olan Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ergün Yıldırım'dı. Konferansa Bingöl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Çiftci, Genel Sekreteri Doç. Dr. Abdullah Taşkesen, Gazeteci-Yazar Nevzat Çiçek, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Sözlerine sosyal medyanın ve gençliğin büyük bir dünya olduğunu belirterek başlayan Prof. Dr. Yıldırım, “Sosyal medya ve gençlik gibi, bu iki büyük dünyanın beraberliğinden nasıl bir varlık ortaya çıkıyor? O kadar etkileyici, o kadar hızlı, o kadar değişken iki dünya var ki burada. Gençlik dediğimiz 18-28 yaş arası hızlı olan, dinamik olan, arayış içerisinde olan bir kesim. Kimlik krizleri ve arayışları içerisinde olan toplumsal bir grup. Toplumsal hareketlerin içerisinde olan kesimdir bu kesim. Türkiye'ye baktığımız zaman 18-28 yaş arası olan ezici bir çoğunluktan bahsediyoruz. Dünyada en büyük genç nüfusa sahip olan ülkeyiz. Bu gençlik dinamizmiyle, enerjisiyle, idealleriyle büyük bir sosyal enerjidir. Bu gençlik sosyal medyayla etkileşim içerisinde nereye akıp gidiyor? Sosyal medyayla nasıl bir ilişki kuruyor? Bu büyük enerjisini sosyal medyanın cazip dünyasında nasıl değerlendiriyor? Gençlik sosyal medyayı kendisine ve topluma faydalı bir hale mi getiriyor, yoksa sosyal medyayla bu enerjisini tamamıyla harcayıp boşa giden bir zamana mı çeviriyor? Sonuç olarak baktığımız zaman çok iyi ve güzel işler için kullanan kesim de var; kötüye kullanan radikal ve prokovatif bazı gruplar da var” diye konuştu. Sosyal medyanın insanların her alanda söz söylediği bir demokrasiye geçiş olduğunu dile getiren Prof. Dr. Yıldırım, “Bu bir realitedir. Vatandaşın her alanda söz söylediği bir demokrasiye geçiş oldu sosyal medya. İnternet ve sosyal medya mobil bir yaşama çevirdi dünyayı. Dünyanın farklı farklı noktalarında birbirleri ile iletişime geçen gençlerin, birbirlerinin kültürlerinden etkilendiği bir dünya oldu. Televizyon dahi ikinci planda kaldı. Mobil eğitim, mobil ticaret; hepsi internet ve sosyal medyanın getirdikleridir. Sosyal medya olmazsa, küresel teknolojiler olmazsa bunlar sağlanamazdı” şeklinde konuştu. “SOSYAL MEDYANIN GETİRDİĞİ OLUMSUZLUKLAR” Sosyal medyanın olumsuz yanlarına da değinen Prof. Dr. Yıldırım, “Tabi sosyal medyanın getirdiği olumsuzluklar da yok değil. Ahlaka ve insan haklarına aykırı küfürler, hakaretler ve iftiralar; gençliğin sosyal medya üzerinden düştüğü en kötü durumlardır. Terör örgütleri, mafya ve çete grupları da sosyal medyayı çok ciddi bir şekilde kötüye kullanıyorlar. Çocuk istismarı yapanlar, uyuşturucu ticareti yapanlar dahi sosyal medya üzerinden gençleri bataklıkların içerisine çekip, sosyal medyayı kirli işleri için kullanıyorlar. Bunlara karşı son derece dikkatli olmamız gerekiyor” diye gençlere uyarılarda da bulundu. “SİZE ÖZEL OLAN, MAHREMİNİZ OLMALI” Gençlerin sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımların içeriğine de değinen Prof. Dr. Yıldırım, sosyal medya üzerinden her şeyin paylaşılmasının doğru olmadığını belirterek; “Gençlerin yüzde doksanı internet kullanıcısı. Bu oranın çoğu aynı zamanda sosyal medya kullanıcısı da. Paylaşımlara baktığınız zaman bazen en mahrem şeyler dahi paylaşılabiliyor. Bunlar son derece yanlış şeyler” dedi.
YORUM YAZIN ![]()
|
|