Piyasalardan milli mesajTürkiye'ye yönelik ekonomik darbe planını devreye sokan ABD'nin bu hamlesiyle Dolar'ın yükselişe geçişi, piyasalara olumsuz yansısa da bu badirenin de atlatılacağına inanılıyor. Zor bir sürecin yaşandığı savunan esnaf temsilcileri ve esnaflar konuyu milli mesele olarak yorumluyor ve dik duracağız mesajı veriyor.ABD ile Türkiye arasındaki sözde rahip Brunson krizi, Türkiye'de döviz kurlarının ekonomik parametrelerin dışında yükselmesi ile sonuçlandı. Her geçen gün yeni bir artışın yaşandığı döviz kurları karşısında özellikle döviz bazlı ithal ürünlerle satış yapan işletmeler önemli borçlarla karşılaşırken, birçok işletmede ise satışlar durma noktasına geldi. Ülke piyasalarına olumsuz yansıyan bu yükseliş işletmelerde zor sürekleri ve ağır borç yükleri bıraksa da bu durumun yakın zamanda düzeleceğine dair bir inanç da taşınıyor. Piyasalardan Milli Duruş Vurgusu ABD'nin dolar kozunu kullanarak Türkiye'ye yönelik ekonomik darbe planını devreye sokmasının ardından sert tepki veren Cumhurbaşkanı Erdoğan "onların dolarları varsa bizim de halkımız, hakkımız, Allah'ımız var" derken, vatandaş sorunu üretim eksikliğinde görüyor. Bu durumun Türkiye için belki de iyi bir ders olacağı görüşünü savunan serbest piyasa, yapılanların sadece döviz kuru artışı olmaktan çıkıp milli bir meseleye dönüştüğünü vurguluyor. ‘Aç da kalsak sorun değil. Yeter ki, ülkemiz bu badireyi atlatabilsin' diyen esnaflar ve esnaf temsilcileri, milli bir duruşun ortaya konmasının önemine de dikkat çektiler. İşte esnaf ve esnaf temsilcilerinin gündeme dair görüş ve çağrıları… “Ekonomi politikaları gözden geçirilmeli” Piyasalara yansıyan olumsuzluğun giderilmesi için ekonomi politikalarının gözden geçirilmesi ve üretim odaklı bir kültüre geçiş sağlanması gerektiğini ifade Bingöl Esnaf ve Sanatkârlar Odalar Birliği (ESOB) Başkanı Ali Bayram, dolar bozarak değil, dolara bağımlılığın azaltılıp daha güçlü bir ekonomi politikasının hayata geçirilmesiyle bu tür olumsuz saldırılarla baş edilebileceğini söyledi. Bayram; “Ticari anlamda önemli bir kırılma yaşanıyor. Elbette esnafın küçüğü de, büyüğü de bundan etkileniyor. Her zaman şunun altını özellikle çizdik, küçük esnaf batarsa en fazla kendisi zarar görür. Ama büyük esnaf batarsa, beraberinde yüzlerce küçük veya orta ölçekli esnafı batırır. Şuanda ana sorun da büyük işletmelerin gördüğü zarardır. Ekonomi politikalarımızda maalesef bir takım hatalar da yapıldı. Üretime yönelemedik. Üretim olmadığı taktirde bu tür sorunlarla her fırsatta karşılaşacağız. Tasarruf tedbirleri deniliyor. Oysa buna Hükümetin kendisinden başlaması lazım. Dolar bozdurarak bu sorunu çözebilir miyiz? Pek sanmıyorum ama milli birlik açısından kıymetli buluyorum. Türkiye dik duruyor, durmalıdır da. Bunun bir zararı olur mu? Elbette piyasalara, ülkeye bir zararı olacaktır ama uzun vadeli değil. Kısa vadede olumsuz bir etkisi olsa da, doğru ekonomi politikalarıyla da desteklenerek birkaç yıl içerisinde daha güçlü bir sisteme kavuşulabilir. Ülke olarak birlik içerisinde hareket edelim” “Türkiye'de ekonomiyle ilgili çok büyük kriz yok” Dolar başta olmak üzere piyasalardaki yükselişin Türkiye'de çok büyük bir krize neden olmadığını belirten Bingöl Kuyumcular Derneği Başkanı Mehmet Yaşar Devran, kısa zamanda düşüş olacağını söyledi. Devran; “Türkiye'de ekonomi ile ilgili çok büyük kriz yok. Dünya ekonomisindeki krizden dolayı döviz yükseldi. Bu yükselişten dolayı da altında yükseliş meydana geldi. Kısa zaman içinde hem dolarda hem de altında ciddi bir düşüş bekliyoruz” dedi. Damat adaylarından gerekmedikçe 40 gram altın istenmemesi gerektiğini vurgulayan Devran; “Bingöllü hemşerilerimize bir konuda tavsiye vermek isterim. Özellikle yeni evlenmek isteyen çiftlerimizden imkanlar dahilinde 40 gram değil de, 30 veya 20 gram altın istesinler. Altının gram 80-100'den 240'a çıktı. Damat adaylarımıza bu konuda sahip çıkılsın, evlilikler altına bağlanmasın. Bizler toplumu maneviyata sevk etmemiz lazım. Aksi halde maddiyata yönelen bir toplum, mutlu olamaz, yeni nesil anne-baba da olamaz. Bu konuda başta hemşerilerimiz olmak üzere herkesin ileriyi düşünerek adım atmasını rica ediyorum. Öte yandan altın yükselişinden dolayı piyasada düşük ayar altın satanların sayısı çoğaldı. Hemşerilerimizin tanıdık kuyumcularından alış-veriş yapmasını rica ediyorum. Bazı kişi veya kişiler bu durumu fırsatçılığa çeviriyor, bizlerin bunlara izin vermemesi lazım” diye konuştu. “Bu saldırılar siyasi değildir” Dolar ve Euro'da yaşanan artış nedeniyle ortaya çıkan olumsuz tablonun toplumun her kesimini etkilediğini belirten Şık Mavanı sahibi Şemsettin Şık, artışların yerli üretime değil, ithal ürünlerde yansımasının görüldüğünü söyledi. İthal edilen tropikal meyvelerin zamlandığını, toplumun da buna göre refleks gösterdiğini kaydeden Şık, yerli üretimin artmasının bu tür olumsuz anlarda ülkeye güç katacağını, bunun tüm alanlarda hayata geçirilmesi gereken önemli bir adım olduğunu söyledi. Dolar'ın değil, memleketin düşünülmesi gerektiğinin de altını çizen Şık; “Bu bir rahip meselesi olmanın ötesinde, Türkiye'yi dize getirme, bağımlı kılma ve emir erine dönüştürme hamleleridir. Bizler aç da kalsak, buna direnmeliyiz. Ticaretimiz bugün kötü etkilenebilir ama memleketin selameti, bizim ticaretimizden kıymetlidir. Ülkemiz için elimizden ne geliyorsa, ama büyük ama küçük, mutlak surette elimizi taşın altına koymalıyız. Ulusal para birimimizle ticaret yapmalı, üretime yönelmeliyiz. Dolar almak, bu ülkeye kurşun sıkmaktır. Bir önemli ricam da, konuları siyasi mevzular ya da görüşler üzerinden değerlendirmeyelim. Bu saldırılar siyasi değildir. Bir ülkenin diz çöktürülme istemidir. Ülkemizin ayakta kalması için canını feda etmeye hazır bir toplumun, parasını hayli hayli feda edeceğine inanan biriyim. İnşallah el birliğiyle ülkemize, milli para birimimize sahip çıkacağız. Herkesten ricam, ülke meselesi olarak değerlendirip ona göre davranalım.” YORUM YAZIN
|
|