Patron vatandaştırKurum amirlerini ‘vatandaşa bugün git yarın gel' denilmemesi konusunda uyaran Vali Balkanlıoğlu “Görevinizi eksiksiz yapıp onların hayırdualarını almaya çalışın” dedi. ‘Maaşımızı vatandaş ödüyor' diyen Balkanlıoğlu: “Vatandaş, bizim patronumuzdur” diye konuştu.İl İdaresinin 5442 Sayılı maddesi gereği İdarede birliğin sağlanması, işlerin gözden geçirilerek düzeltilmesi ve teşkilatın ahenkli çalışması için gereken tedbirlerin görüşülmesi amacıyla dün saat 14.30'da Vali İrfan Balkanlıoğlu Başkanlığında, belediye başkanı, il jandarma komutanı ve kurum amirlerinin katılımıyla bir toplantı yapıldı. Vali Balkanlıoğlu, toplantıya katılanlara yönelik yaptığı konuşmada, vatandaşın memnuniyeti için her kurumun üzerine düşen görevi yerine getirmesini istedi. “Bingöl'ün tepe yöneticileriyiz” Şimdiye kadar bu tür toplantıların evrak üzerinde yapıldığını söyleyen Balkanlıoğlu: “Biz Bingöl'ün tepe yöneticileriyiz. Kamu adına yetkilerimiz var. Devlet bize Bingöl'ü emanet etmiş. Bingöl'de bizden başka sorumlu var mı? Yok. En tepe noktada biz varız. Buradaki vatandaşlar ve kamu hizmeti bizlere emanettir. Dolayısıyla klasik kamu yönetimi anlayışı da, yerini artık vatandaş odaklı, karşılıklı yönetim ilkeleriyle donatılmış, yerini yönetim anlayışına terk etmiştir. Bu toplantıların amacı, eksik, aksak yönler neler, hizmette kaliteyi artırma, vatandaş odaklı müşteri memnuniyetini sağlamaktır. Bizden kamu hizmetini talep eden insanlarımız var. Herkesin kendi göreviyle ilgili yapması gereken, yürütmesi gereken bir sürü kamu hizmeti var. Herkesin müşteri kitlesi kendisine göredir” dedi. “Görevin ‘büyüğü-küçüğü', ‘önemlisi-önemsizi' yoktur” Vatandaşın can ve mal güvenliğinin güvenlik güçlerine emanet olduğunu ifade eden Balkanlıoğlu: “ Bütün arazilerimizin, yollarımızın güven içinde olması lazım. Herkesin evinde, çarşıda, her yerde huzur içinde uyuması, gezmesi ve kendini güven içinde hissetmesi lazım. Belediyenin kendine göre sorumlulukları var. Altyapı, temizlik, kanalizasyon, içme suyu gibi birçok görevler var. Bu şehrin, her yönüyle güzelleşmesi lazım. Her şey vatandaşın huzuru ve rahatı içindir. Her kurumun, her birimin ayrı ayrı görevleri vardır. Vücut organları birbirleriyle nasıl uyumlu çalışıyorsa, kurumlarında o şekilde uyumlu çalışması gerekir. Baş ne kadar önemliyse, parmakta o kadar önemlidir. Görevinizin küçüğü, büyüğü, önemlisi, önemsizi yoktur. Herkesin, birbiriyle koordinasyon içerisinde, uyumlu bir şekilde çalışması lazım. Yaptığımız hizmetlere göre vatandaşa hizmet ediyoruz. Dairelerin hizmet alanında bir birlerine ihtiyacı varsa, bunu bir uyum içersinde yerine getirmemiz lazım. ‘Efendim ben talep ettim, yok talep etmediler' gibi çeşitli mazeretler sıralamak yerine ‘bu iş benim işim, bu işi benim yapmam lazım' diyerek diğer kurumlarla da birlikte işimizi en iyi şekilde yapmamız lazım” şeklinde konuştu “Vatandaşa ne verdik ne istiyoruz” Bu işte koordinasyon yükünün valide toplandığını kaydeden Balkanlıoğlu: “ Ancak kurumlarda birbirleriyle iyi niyet ilişkileri çerçevesinde, sürekli kamu hizmeti üretiminde dayanışma halinde olmalılar. Bu hizmetleri yaparken vatandaşlarla çok fazla muhatap olan daireler olduğu gibi oldukça az muhatap olan daireler de var. Bu yetkililerin, kendilerini, hizmet isteyen vatandaşın yerine koyup onu muhatap alması lazım. Ben valilik makamını işgal ediyorum, vatandaşlar benden çeşitli isteklerde bulunuyorlar. Ama ben Bingöl'den çıktığım zaman bende yerine göre hizmet talep ediyorum. Her zaman hizmet talep eden vatandaşın yerine kendimizi koymamız lazım. Biz vatandaşa yeterince eğitimi, kültürü verememişiz. O vatandaşın eğitim seviyesini, kültürünü düşünerek söyleyeceği kaba sözleri görmezden gelmemiz lazım, anlayışla karşılamamız lazım. Bizimde ailemiz var, sülalemiz var, onlarda böyle kamu hizmetini talep ediyorlar. Vatandaşa azami oranda olumlu yaklaşmak, bir şeyi ‘hayır yok, ‘olmaz', ‘git kardeşim sonra gel' yâda ‘beklesin' demeden önce iyi düşünün değerli arkadaşlar. Vatandaşın istedikleri hukuken mümkün de olmayabilir. Bunun için vatandaşa yol göstermek, çözüm mercilerine havale etmek, göndermek, sonuna kadar yardımcı olmak, vatandaşın işi görülmese dahi makamdan mutlu ayrılmasını sağlayın” nasihatinde bulundu. “Vatandaşın patrondur, hayırduasını alın” Tüm bu görev ve sorumluluklar arsında en önemlisinin, vatandaşın hayırduasını almak olduğunu vurgulayan Balkanlıoğlu, şunları kaydetti. “ Vatandaşın işi güzel yapıldığı zaman, kibarca karşılandığı zaman, o kurumdan mutlu ayrılıyor ve bize gelip o yetkiliye veya personele teşekkür ediyor. Biz, sonuçta devletin kıt imkânlarıyla geçinip gidiyoruz. Gönüllü olarak kamu görevini seçmişiz. Başka işlerde de çalışabilirdik. Madem böyle bir yere gelmişiz, bir sorumluluğu üstlenmişiz demektir. Devletten maaş alıyoruz, bu aldığımız maaşlar vatandaşın ödediği vergilerden geliyor. Dolayısıyla bizden hizmet bekleyen vatandaş, bizim patronumuz konumundadır, bizim maaşımızı veriyor. Hizmet kalitesini bu yönde yükseltmek lazım. Vatandaş bizim patronumuzdur. Çoluk çocuğumuzun rızkını, vatandaşın ödediği vergilerle temin ediyoruz. Sızlanmak, şikâyetçi olmak yerine birazda böyle düşünmek lazım. Sonuçta vatandaş varsa, biz varız, vatandaş yoksa bizde yokuz” şeklinde kurum yetkililerine önemli hatırlatmalarda bulundu. “Ağır hasarlı konutları yıktık, temizledik” Bingöl valiliği görevine atandığı günden beri bir şeyler yapma çabası içinde olduğunu söyleyen Balkanlıoğlu: “Ben aşağı yukarı buraya 6 ay önce atandım. ‘Bingöl'de ne yapabiliriz, neler üretebiliriz' diye bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Kangren olmuş bazı problemlere müdahale ettik. Mesela 2003 depreminden itibaren ağır hasarlı olduğu halde yıkılmayan yüzlerce bina vardı. Kamu binaları tinercilerin yuvası haline gelmişti, vatandaşın bundan dolayı sızlanmaları vardı. Ağır hasarlı diye rapor tutulan birçok konutta da vatandaşlar oturmaya devam ediyorlardı. Evi ağır hasar görmüş diye müracaatta bulunmuş, hak sahibi olduğu halde ağır hasarlı konutta da oturmaya devam etmişler. 5 yıldır bu konutlar bu şekildeydi, bunların tamamını yıktık ve temizledik. Bölünmüş yol çalışmamız hızla devam ediyor. Kendi imkânlarımızla, İl Özel İdaresi, Karayolları ve DSİ'nin desteği ile Solhan'a doğru bölünmüş yol çalışmamız yapılmakta. Ekibi ikiye böldük, şimdi Solhan'dan bu tarafa doğru çalışmalar başlayacak. Para temin edebilirsek, bir iki noktaya daha şantiye kurup buradan Solhan'a, Solhan'dan da buraya doğru çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Nasipse bu sene tamamını bitireceğiz. Ödeneğinde ucu gözüktü gibi” “Meyveler geçim kaynağı yapılmalı” Yapılan hizmetler ile vatandaşın huzuru, güveni, mutluluğu ve rahatlığı yönünde yapılması gerekenleri kurum amirlerine anlattıktan sonra, Bingöl'ün çok güzel arazilerinin olduğuna değinen Balkanlıoğlu: “Bingöl'de çok güzel yerler var. Bu yerler boş işgal edildiğini gördüğümde üzülüyorum. Bingöl'de erik büyüklüğünde kirazlar var. Şahane elmalar, armutlar, inanılmaz vişneler, dutlar var. Bizim konağın bahçesinde de çilek ekmişler, yemekle bitiremiyoruz. Demek ki burada her şey olabilir. Buradaki insanlar bunları geçim kaynakları yapabilir. Ama Çapakçur vadisine baktığımız zaman sadece kavak ve söğüt ağaçlarını görüyoruz. Kavak ağaçları belki 20 yılda bir gelir getirebilir, söğüt ağaçlarından ise hiçbir gelir gelmez. O araziler, o bölge meyve bahçeleri olabilir. İnsanlar ‘nerde bu devlet, nerde bu paralar' demeyip geçinip giderlerdi. Bingöl bir meyve deposu olabilir. İstanbul'da 1 kilo kiraz 5 YTL'den satılıyor. Özel idareden, Sosyal Yardımlaşma Vakfından, Kırsal Kalkınma desteğiyle vatandaşa teşvik anlamında meyve fidanlarının parasını biz vereceğiz. Çabalarımız devam edecek. Hayvancılığa da önem vereceğiz. Maksadımız buradaki vatandaşa nasıl yardımcı olabiliriz…” diye konuştu. “Makam ve mevkiler geçicidir” Konuşmasının son bölümünde makam ve mevkilerin geçici olduğunu, bu makam ve mevkilerin kimseye kalmayacağını hatırlatan Balkanlıoğlu: “Bu makam mevkiler kimseye kalmamış. Bingöl'de görev yapan valilerin sadece resimleri duvarda kalmış. Bazıları, emekliye ayrılmış, bazıları başka yerlere gitmiş, bazıları rahmetli olmuş ve bazıları da merkeze alınmıştır. Demek ki bu makam ve mevkiler kalıcı değil, geçicidir. Bütün bunların maddi, manevi hesabı bize sorulacaktır. Değerli arkadaşlar, yapacağımız hizmetler beli. İşimizi severek yaparsak, bundan huzurda duyarız. Ama angarya olarak görürsek huzurda alamayız. Herkes görevinin sorumluluğunu bilmeli, çalışmalarını dayanışma içerisinde yasal çerçeveler içersinde yapmalı. Bir tek şey ‘Allah Razı olsun' sözünü duymak istiyoruz değerli arkadaşlar” sözleriyle toplantıyı bitirdi. BingolOnline/Bingöl Kent Haber YORUM YAZIN
|
|