Önalan açıklamasında: “Bütün bayramların dini ve milli bir inanıştan, o toplumu ilgilendiren ortak bir hatıradan, geleneklerden, duygulardan ve tabiattan doğduğu bilinmektedir. Anadolu'da bayramlar, gerçekten de milli şuur ve milli birlikteliğe önemli bir zemin hazırlar. Bunlar toplumdaki bağları güçlendirir. Anadolu topluluklarında tabiatın değişmesinden kaynaklanan ve topluma mal olmuş ilgili gelenekleri oldukça çeşitlidir. Ancak bahar bayramı geleneğinin Türklerde tarihin en eski dönemlerine kadar indiği görülmektedir. Bunların içinde hiç şüphesiz, kışın soğuğundan karından kurtuluş ve yeşeren can bulan tabiata duyulan sevginin şekillendirildiği ‘Bahar bayramları' oldukça önemlidir. Baharın gelmesi tabiatın yenilenmesi ve canlanması ile ilgili olarak her çağda Nevruz'un bayram olarak kutlanması çeşitli topluluklarından günümüze kadar devam ede gelmiştir. Nevruz geleneği, uygulamada bazı farklılıklar olmakla birlikte Orta Asya Toplulukları, İran, Anadolu ve Balkanlar'da aynı tarihler arasında, her toplumca kendine özgü bir nedene dayandırılarak bir geleneksel bayram niteliği kazanmıştır. Nesilden nesile aktarılan bir geleneğe, tarih bilincine, doğa sevgisine, yaşama sevincine ve ruh güzelliğine dönüşür. Bu coşkuya bir çiçekle sizde katılın. Yeni gün nevruz kutlamaları benzeri mevsimlik bayramların en önemlisidir. Farklı yörelerimizde uygulanış tarihlerinden ileri gelen kaymalar olabilmektedir. Yeni gün yapılan dini-folklorik uygulamaların kökeninde aklanma ve arınma vardır. Bunlardan birisi de bizim üzerinde durmaya çalıştığımız ‘bereket' motifidir. Kültürümüzün bir parçası olan ‘Nevruz Bahar Şenlikleri' insanlar arasındaki karşılıklı sevgi, saygı ve kardeşliğin perçinlendiği günlerdir” ifadelerine yer verdi.