Bağlama çalma yeteneklerinin aile geleneğinden geldiğini belirten Korkankorkmaz kardeşler; geleneksel ağıt ve değiş ağırlıkta olmak üzere, halk müziği alanında yaptıkları çalışmalarla takdir topluyorlar. Son nesil gençlerin Halk müziği ve ozanlığa olan ilgisizliğini vurgulayan müzisyen kardeşler; halk ozanlığı geleneğini ilerletmeyi hedef edindiklerini söylediler. Genç yaşına rağmen birçok besteye imza attığını belirten Taner Korkankorkmaz; akademik eğitim istediğini söyleyerek; “Genellikle halk müziği ağırlıklı çalışıyorum. 9 bestem var. Babam ve amcam ait besteler de var. Yani ailemize ait yaklaşık 20 eser var. Biz bu coğrafyada yetişmişiz, buralıyız. Neden buraya özgü eserler üretmeyelim ki. Ben başaracağımıza inanıyorum” dedi.
“Müzik, doğuştan gelen bir tutkudur”
Bağlama çalma konusunda hiçbir şekilde akedemik eğitim almadıklarını ve bu geleneğinin aileden geldiğini vurgulayan Korkankorkmaz kardeşler, “Müzikle çocuk yaşta tanıştık. Yaklaşık 8 yıldır müzikle uğraşıyoruz. Aile geleneğinden gelen bir bağlama tutkumuz vardı. Ailemde bağlama çalan amcam ve babam vardı. Müzik bizim için her şeyin ifadesidir. Kendimizi müzikle daha iyi ifade edebiliyoruz. Aslında müzik bizde genetiktir. Doğuştan gelen bir tutkudur ve bunu ilerleteceğiz” şeklinde ifadeler kullandılar. Bingöl coğrafyasından esinlenerek beste üretimi yapılması gerektiğini belirten Taner Korkankorkmaz; “Bizler bu coğrafya büyüdük ve bu coğrafyada şekillendik. Esin kaynağımız yinede bu coğrafyadır. Kendi kaynaklarlarımızı burada oluşturuyoruz. Bingöl başlı başına bir üretim alanıdır. Her sanatçıya ilham olabilecek eşsiz yapısı var. Benim idealim akademik eğitimimi tamamladıktan sonra, bu coğrafyadan beslenerek albüm yapmaktır. Burada yetişip de buradan kopmak yerine buraya özgü müzik anlayışıyla hareket etmek, burada kalmak ve Bingöl müziğini yapmak istiyorum” ifadelerini kullandı.
“Kaliteli ozanlarımız var”
Bingöl'den çok kaliteli halk ozanlarının çıktığını söyleyen Korkankorkmaz; “İlimizden çok kaliteli halk ozanları çıkmıştır. Rençber Aziz bu alanda örnek alınan kişidir. En önemlisi burada bu akımı canlandırmak ve geleceğe yönelik adım atmaktır. Bingöl'de sanatsal alanda faaliyetler çoğalabilir ve çok şey yapılabilir. Biz üretici olmak istiyoruz. Hani birinin bestesini kullanmak yerine, yeni bir şeyler üretmek istiyoruz. Ama bu konuda Bingöl'de dinleyici anlayışının da oturması gerekir. Halkımız oturarak müzik dinlemesini bilmeli. Çok kaliteli slov ve duygusal müzik yapmamıza rağmen halkın beklentisi hareketli parçaların çalınmasına yöneliktir. Eğer halk oturarak dinlemesini bilse, müziği algılayabilse daha kaliteli eserler oluşturulabilir” şeklinde konuştu.