KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
20 Ocak 2025 Pazartesi
°C

Memleket afet müzesi oldu

Çok sayıda can ve mal kaybına neden olan sel felaketini değerlendiren TEMA Temsilcisi Karaarslan, sel öncesi ile sonrasını anlattı ve şu önemli noktaya dikkat çekti: “Dereler selden önce de vardı. Ama yerleşim alanları sonradan oluşturuldu.”

Memleket afet müzesi oldu
12 EYLÜL 2009 CUMARTESİ 11:49
0
1354
0
AA aa
Türkiye'yi etkisi altına alan ve çok sayıda can ve mal kaybına neden olan yağışların neden olduğu sel felaketi ile ilgili bir açıklama yapan Bingöl TEMA Temsilcisi Cuma Karaarslan, seçim aflarının ve geçim derdinin hem seli, hem de ahlak erozyonunu etkilediğini söyledi.

Yaşanan sel felaketinin erozyon ve kaybolan toprakların yanı sıra sel sonrası yaşanan talanın bir ahlak erozyonu içinde de olunduğunu gösterdiğini kaydeden Karaarslan: “Selden önce ne idiysek, selden sonra da yapımızı ortaya koyduk. Selden önce arazi, dere, orman, kamu alanlarını işgal ettik, talan ettik, selden sonra mal talanına başladık. Kısaca bizim olmayan, yasaya ve yaşam alanlarına,  arazi sınıf ve yeteneklerine uymayarak bir dağ, deniz, dere işgali ve talanına giden insanoğlu kendi talanına ses çıkarmayıp, selden sonra çamurdan mal talanına gelen çocuk ve kadınları talancı göstererek adeta kendini kurtardı. Elbette selden sonra mal talanına giden bu insanlar talancı idi ve zaten bu durum ahlaki erozyon içinde olduğumuzun bir kanıtı. Ya selden önceki talancıları niye kimse konuşmuyor. Selden önce ormanı talan eden, kıyıları, işgal eden, ormana odun gözü ile bakan, çevreyi ve doğal varlıkları bir geçim kaynağı gören zihniyet hem talan ediyor hem de yasaları hiçe sayıyor. Peki, yasaları uygulamak durumunda olan yerel yönetimler, su ve taşkın alanları gözlemcileri ne yapıyor? Neye göre imar, neye göre plan yapıyorlar? Ben bu planların tamamının seçim ve geçim derdine kurban edildiğini söylüyorum” dedi

“Dere yerleşim yerini basmadı, yerleşim yeri dereleri bastı”

İnsanların dereleri bastığını belirten TEMA Temsilcisi Cuma Karaarslan: “O sele neden olan dereler hep vardı ve selde birkaç yılda bir tekerrür eden kaotik bir iklim olayıdır. Dereler Dünya oluşturduğundan beri vardı, yerleşim yerleri sonradan oluştu. Bize göre dereleri basan insanlardır. Yerleşim yerleridir. Kimse uyarmasa da arazi kullanımı bilinci tarihten gelen ve felaketlerin bir nimet sayılması ile şekillenen bilgi ve hafıza yenilenmesidir. Nereye ev yapılır, nereye ticari alan, nereye tarım yapılır, neresi korunur bu sınıflandırma için mucit olmaya gerek yok. Sadece Dünyanın bize ait olmadığını ve bizimle beraber ekolojik bir bütünün parçası olduğumuzu hatırlarsak, suya, sele, ormana, tarıma, depreme göre yapılaşma ve korunma mümkündür.  Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğü günler öncesinden şiddetli yağış uyarısı yaptı. Yetkililer, ‘Sel olabilir, dikkatli olun' dedi ama kimse nasıl dikkatli olunacağını söylemedi. Sel felaketi megakent İstanbul'un ne kadar plansız ve çarpık yapılaştığını, büyük kentlerin felaketlere ne kadar hazırlıksız olduğunu bir kez daha gösterdi” diye konuştu.

‘Sırada Neresi Var?'

Selin yaşanan talan ve tahribat ile her yerde yaşanabileceğini belirten Cuma Karaarslan, selin, sadece bu felaketin yaşandığı bölgelerin değil, tüm Türkiye'nin sorunu olduğunu söyledi.

Türkiye'nin, başta sel olmak üzere, "afet risk haritaları ve eylem planları " hazırlanması gerektiğini vurgulayan Karaarslan, “Memleket afet müzesi oldu. Ama her afet sadece dosyadan ibaret oldu. Her gün bir yerden, aptallık-bilinçsizlik-bir hiç uğruna haberleri geliyor.Anlaşılan o ki, neye el atsanız erozyona uğramış. Anlatıncaya-anlaşılıncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz; dedi

Karaarslan “Sel bu kez Silivri, Selimpaşa, Çatalca ve İstanbul'u vurdu. Metrekareye düşen 180 kg yağış, ne varsa önüne kattı, insanlar öldü, yeşil örtüden yoksun toprak, suya denize karıştı, tarım alanları zarar gördü, hayvanlar telef oldu, evler, işyerleri sular altında kaldı, tırlar, arabalar sürüklendi, köprüler yıkıldı, balıkadamlar cenazeleri ararlarken, zodyak botlar, iş makineleri, helikopterler mahsur kalanları kurtarmak için gün boyunca çalıştı durdu.  Meteoroloji yağış devam ettikçe akıllara takılan ve cevaplanmaktan korkulan soru ‘Sırada Neresi Var ?' şeklinde oldu” ifadelerini kullandı.

“Sel doğal bir olaydır, yapılaşma doğala uyumsuz ve yanlıştır”

Yanlış arazi kullanımı ve tahrip edilen ormanların sonucu bu olayların artacağını belirten Karaarslan:  “İnsanlarımızı yutan, ekonomimize darbe vuran sel, sadece bu felaketin yaşandığı bölgelerin değil tüm Türkiye'nin sorunudur, birkaç saat içinde yağacak yağmur yarın ya da bir sonraki gün bir başka yerde daha büyük zararlara da yol açabilir, çünkü ülkemizin ‘Sel Risk Haritası ve Sel Eylem Planı yoktur' Selden zarar görebilecek alanların önceden bilinmesi halinde yerel yönetimlerin bu bölgelerdeki yapılaşmayı kontrol altına alabileceğini ve insanları afet yaşanmadan bölgeden tahliye edebileceğini belirten TEMA Temsilcisi Cuma Karaarslan “Ülkemizin ve ilimizin  Sel Risk Haritası ve Sel Eylem Planı acilen hazırlanmalıdır. Köyden kente göçün kentler üzerinde oluşturduğu baskının da tetiklemesi ile dere yatakları, ormanlar, ovalar, çayır ve mera alanları, tarım alanları, kıyılar, hatta kurutularak sulak alanlar yapılaşmaya açılmaktadır. Yaşanan ilk olağanüstü talana karşı doğa kendisine ait olanı geri almaktadır” dedi.

“Toprak, yaşamın anasıdır”

‘Toprak olmazsa yaşam olmaz diyen' Karaarslan: “Toprak yaşamın anasıdır. Kaybedildiğinde geri kazanımı mümkün olmayan bu değer gittiğinde yaşamlarımızda yok olacaktır. Yanlış ve çarpık kentleşme, arazi plansızlığı, yol ve geçiş bölgelerinde hesapsız ve suyu görmeyen anlayışlar, seçim ve geçim derinde kurban edilen varlıklarımız kaybolan geleceğimiz gözümüze baka geliyorum diyen felaketlerle sarsmaktadır” dedi

“Tüm bu yaşananların olmaması için”

Karaarslan, tüm yaşananların olmaması için alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı.

* Dere yatakları, 100–500 ve 1000 yıllık debilere göre yeniden çalışılmalı Ormansızlaşma ve bitki örtüsünün tahribine son verilmeli.

* Sel ve heyelan tehlikesi bulunan alanlar ağaçlandırılmalı, bitki örtüsü korunmalı ve arttırılmalı

* Başta İmar olmak üzere, Yeraltı Suları ve Kıyı Koruma yasaları yeniden düzenlenmeli,

Soruna yaşanmadan önce önlem alabilmek için, Sel başta olmak üzere Afet Eylem Planları hazırlanmalı

* Sorunun yaşandığı bölgelere ait sel ve erozyon haritaları çıkarılmalı

* Tespiti yapılan bölgelerin imar planları felaketlere göre yeniden düzenlenmeli

İmar aflarına son vermeli.

* Dere yatakları imara açılmamalı, kaçak yapılaşmaya göz yumulmamalı.

* Yol güzergâhları dere yatakları içinde yer almamalı.

* Yol yapımlarında kıyılara ve eğimli arazilere müdahalede dikkatli olunmalı, önlem alınmalı, yol geçişleri 500 yıllık sel ve feyezan debilerine göre planlanmalı.

* Yerleşim yerleri, yol güzergâh seçimleri ve arazi kullanım planlamasında bilimsel çalışmalar göz önüne alınmalı, dere, yağış havzaları, zemin etütleri yapılmalı.

* Yanlış tarım uygulamalarından ve arazi kullanımlarından vazgeçilmelidir.

* Bölgesel ve ülkesel ölçekte arazi kullanımı planlaması yapılmalıdır.

Bir Daha Asla Keşke Dememek İçin; ”Arazi Kullanım Planlaması”

‘Hayatımızdan keşkeleri kaldırmak için tüketimden yaşam ahlakına kadar her şeyi gözetmeliyiz' diyen Karaarslan, şöyle devam etti.

“Keşke; tarım arazilerimizi amacı dışında kullanmasaydık….

Keşke; sanayi tesisleri ve yerleşim için uygun bölgeleri seçseydik…

Keşke; çarpık kentleşmeye ve göçlere dur deseydik…

Keşke; verimli tarım alanlarını, ormanlarımızı, meralarımızı korusaydık…

Keşke; Geliyorum Diyen Felakete Hazırlıklı Olsaydık…

Dememek için Bilenin bilmeyene, olanın olmayana borcu olduğu bilinci ile sahiplilik ve korumacılık bilincinin yerleşmesi şarttır. Bu ülke derelerden ve sel yataklarından ibaret değildir. Dere boylarında ev olmazsa sel olur ama felaket olmaz.

“TEMA Vakfı'nın amacı ülke topraklarımızı tehdit eden erozyon ve çölleşme ile mücadelenin devlet politikası haline getirilmesine katkı sağlamak ve başta topraklarımız olmak üzere sahip olduğumuz doğal varlıkları korumaktır. Bu misyon çerçevesinde gerçekleştirilen faaliyetler depreme karşı hazırlıklı olmamıza ve depremle birlikte yaşamayı öğrenmemize hizmet etmektedir.”

Bingöl Kent Haber

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
20.01.2025
00:24
Bingöl Havalimanı pisti programa alındı! Bingöllüler çevre illerden uçacak!
Bingöl Havalimanı pisti programa alındı! Bingöllüler çevre illerden uçacak!
Bingöl Havaalanının PAT sahaları onarımı işi, 2025 yılı yatırım programına alındı. 2025 yılı için 100 milyon TL ödenek ayrıldı. Pist çalışmalarıyla birlikte havalimanı kapanacak ve Bingöl yolcuları bir süre çevre illerden uçacak.
20.01.2025
00:23
‘Kehanete lüzum yok...!` diyen Görür`den Bingöl için ürküten uyarı!
'Kehanete lüzum yok...!' diyen Görür'den Bingöl için ürküten uyarı!
Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, konuk olduğu televizyon programında Bingöl Karlıova ile Erzincan arasına dikkat çekti. Görür: 'Kehanete falan lüzum yok. Yedisu Fayı'nda deprem tekerrür etme periyodu doldu. Deprem üretmeye gebe burası'
20.01.2025
00:22
Bingöl`de genç polis kalbine yenildi
Bingöl'de genç polis kalbine yenildi
Bingöl'de polis memuru Hüseyin Adsız, geçirdiği kalp krizi rahatsızlığı sonrasında hayatını kaybetti. Adsız'ın naaşı, Bingöl'deki törenin ardından götürüldüğü baba ocağı Elâzığ Baskil'de defnedildi.
17.01.2025
20:47
Bingöl ESK`ya 3 daimî işçi alınacak
Bingöl ESK'ya 3 daimî işçi alınacak
Alım yapılacak işçi pozisyonlarını açıklayan İŞKUR İl Müdürü Baycuman, başvuruların 20-24 Ocak 2025 tarihleri arasında E-Devlet, İŞKUR e-şube ve ALO-170 iletişim hattı üzerinden alınacağını belirtti.
17.01.2025
20:45
TÜRKVET sisteminde kayıtlı çiftçilere 600 bin liralık ahır yapım desteği
TÜRKVET sisteminde kayıtlı çiftçilere 600 bin liralık ahır yapım desteği
Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, TÜRKVET sisteminde aktif kaydı bulunan çiftçilere 600 bin lira ahır yapım desteği verileceğini söyledi.
17.01.2025
20:42
Bingöl`de haklarında arama kaydı bulunan 4 kişi yakalandı
Bingöl'de haklarında arama kaydı bulunan 4 kişi yakalandı
Bingöl'de haklarında yakalama kararı bulunan 4 şahıs yakalandı. Yakalanan şahıslardan 1'i, çıkarıldığı adli makamlarca tutuklanarak Elazığ Ceza İnfaz Kurumuna teslim edildi.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın