Çanakkale İş Mahkemesi'nin, Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi'nde (ÇOMÜ) taşeron şirkete bağlı olarak çalışan işçilerin taşeron şirketin değil, asıl işveren olan üniversitenin işçisi olduğuna hükmettiğini belirten Uçak, ÇOMÜ'deki taşeron ilişkisinin muvazaalı olduğuna hükmeden mahkemenin, “Taşeron şirketin işçileri, başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılır” dediğini vurguladı.
Emsal teşkil eden karara göre, çalıştıkları işyerini dava eden taşeron işçilerin asıl işveren olan işyerlerinin işçisi sayılabileceğini kaydeden Uçak: “Üniversite yönetimi başından beri mahkemenin vereceği karara saygılı olacaklarını beyan etmişti. Bu ana kadar herhangi bir gelişme olmadı. Buna benzer bazı davaların olduğu kamuoyu tarafından bilinmektedir. Örnek verecek olursak Türk Patent Enstitüsü, İstanbul üniversiteleri muvazaa ve iş mahkemesi kararları, yine Türk iş konfederasyonuna bağlı yol iş sendikasının karayollarında çalışan 7000 taşeron işçi için kazanmış olduğu davalar, Bursa ve Adana'yı da içine alan geniş yelpazeli kesinleşmiş davalar var. Ne hikmetse bu kadar kesinleşmiş mahkeme kararına karşı atılmış olumlu bir adım ya da adaleti uygulama adına bir yaklaşım göremiyoruz. KAŞİP olarak; taşeron işçilerle ilgili gelişmeleri ve konuları tespit, tahlil, teşhis ve teşhir edeceğimizi her zaman beyan ettik. İşte uygulanması gereken ve emeği hiçe saymamak adına yasayı uygulama şansı veren bir karar ile daha karşı karşıyayız. Temennimiz, yargının verdiği bütün bu kararları uygulayarak binlerce insana adalet ve mahkeme güveni verilmesidir. Eğer bu ülkede yaşıyorsak ve başımızı vurabileceğimiz en büyük tesis adalet kurumları ise bu kurumlardan çıkan kararları uygulamak da insan, siyaset ve devlet üstü bir mecburiyet halinde olmalıdır. Aksi durumda bu ülke vatandaşı olarak adalet saraylarına itimat etmezsek gayri ihtiyari de olsa gayri yasal ve illegal düşüncelere dalmamız doğal bir olgudur. Kaşip olarak bu olguyu tasvip etmeyen bir kurumuz. Ülkesinin barış, huzur ve kardeşliğine âşık bir kitle olarak “mahkeme sonuçlarını uygulayalım, uygulamayanları uyaralım” diyoruz burada bir veya birkaç mahkeme kararı yoktur, burada bir ülkenin ve o ülkeyi yönetenlerinin adalet, hak, saygı ve ahlaka yönelik bakışlarının değeri yatmaktadır” şeklinde konuştu.