AK Parti Ekonomik İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik reform planı ile kapsamlı eylem planının son aşamaya geldiğini açıkladı.
2018 büyümesinin dış talep, iç talep ve yatırımlar kanalından gerçekleşeceğini söyleyen Yılmaz, Türkiye'nin iç ve dış şoklara direncinin yüksek olduğunu belirtti. Yılmaz, “normalleşme” olarak adlandırılan sürecin olumlu yönleri olduğunu da işaret ederek ihracat artışı yanında finansın da gelişmekte olan ülkelere ilgisinin dönmesinin mümkün olduğunu vurguladı. Yatırım ortamının iyileştirilmesinin hükümetin daimi gündemi olduğunu söyleyen Yılmaz, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ'ın, Türkiye'yi Dünya Bankası'nın Doing Business (iş yapma kolaylığı) endeksinde yukarı taşımayı da hedefleyen bir reform programı hazırladığını duyurdu.
Şehirlerin Ekonomik Beklentileri Forumu
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 81 ilde yürütülen ‘Şehirlerin Ekonomik Beklentileri Forumu hakkında açıklamalarda bulunarak, hükümetin ekonomiye verdiği önemin göstergesi olduğunu söyledi.
Yılmaz; “Üç ayrı kaynaktan sahadan bilgi derliyoruz. Birincisi teşkilatlarımız. AK Parti'nin 10 milyonun üzerinde üyesi var. Teşkilat ve belediye başkanlarını çağırıyoruz. İkincisi parti dışı kesimler: Sivil toplum, üniversite, iş dünyası, meslek kuruluşları. Üçüncüsü de vatandaş. Anket yoluyla sokaktaki vatandaşın aynı sorularda nabzını ölçüyoruz. Bu bilgileri sentezliyoruz, vekil arkadaşlarla üzerinde konuşuyoruz ve son halini veriyoruz. Üç temel konuya yoğunlaşıyoruz. Birincisi geçmiş 15 yıllık dönemde yaptığımız ve vatandaşta en fazla memnuniyet uyandıran hususlar neler.. İkincisi yürüyen projelerde hangisine öncelik veriliyor. Üçüncüsü de gelecekte görmeyi istediği projeler, hizmetler neler. Metodolojik çalışıyoruz, “Fikir Tepsisi” dediğimiz yöntem uygulanıyor” dedi.
‘Ekonomik belediyecilik' modeli
Belediyecilikte yeni bir model üzerinde çalıştığını kaydeden Yılmaz; “Ayrıca, arzu ettikleri hizmetleri engelleyen unsurlar nelerdir diye soruyoruz. Bundan da enteresan sonuçlar çıkarıyoruz. Genel gözlemim; çok büyük ilgi var, insanlar görüşlerini ifade etmek istiyorlar. Bürokrasiden ciddi şikâyet var. Yine, yerel yönetimlerin ekonomiyle ilgili çalışmalarına yönelik beklentiler ve şikâyetler var doğrusu. Yerel yönetimler sadece altyapı veya sosyal belediyecilik yapmamalı, “ekonomik belediyecilik” de yapmalı. Doğrusu bu çalışmalarla birlikte “ekonomik belediyecilik” diye bir kavram üzerinde duruyorum. Belediyelerimiz yatırımların önünü açan, onlara destek olan, yörenin yerel kalkınmanın liderliğini yapan kurumlar olmalı. Böyle bir beklenti olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim” diye konuştu.
“Köyümüze yol-su istiyoruz demiyorlar”
Yılmaz; “Sevindirici olan hususlardan biri şu: Sorunlarımızın kalitesinin-niteliğinin arttığını görüyoruz. Daha genel sorunlar gündeme getiriliyor. ‘Köyümüze yol-su istiyoruz' demiyorlar, bunlar büyük ölçüde çözülmüş zaten. Toplantıların 2019 perspektifinde vaatlerimizi, yörelere ilişkin politikalarımızı şekillendirmede de ciddi katkısı olacağına inanıyorum” dedi.