Kiğı halkı keneye karşı bilgilendirildiKiğı Kaymakamlığı kenelerle mücadelece kapsamında çiftçilere paraziter ilaçların kullanımı ve önemini vurgulayıp halkı kene mücadelesi hususunda bilgilendirdi.Kiğı Kaymakamlığı'ndan yapılan açıklamada; Kenelerle mücadelenin stratejik bir plan dâhilinde yapılabilmesi için biyolojilerinin iyi bilinmesinin zorunlu olduğu belirtildi. Açıklamada tabiatta tam anlamıyla radikal çözüme ulaşabilecek bir mücadelenin yapılabilmesi söz konusu olmadığı de yer aldı. Halkın kene konusunda bilinçlenmesi gerektiği vurgusu yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Akarisitlerle kene mücadelesi ancak konak üzerinde ve dar alanda başarılı olur. Belli bir süreden sonra da kullanılan akarisidlere karşı direnç gelişimi söz konusu olabilir. Aslında kenelerle ilaçlı mücadele hayvan barınaklarında başlar. Bunun dışında kenelerin yaşam alanlarının değiştirilmesi, herbisidal ilaç kullanma, arazi taban örtüsünü yakma, araziyi belli aralıklarla sürme, orman taban örtüsünü kaldırarak yakma, konak hayvanların ortamdan uzak tutulmasın gibi önlemler mücadelede etkilidir. Bunu dışında biyolojik kontrol olarak; kenelerin üremesini önleme anlamında kısırlaştırma çalışmaları ve kenelerin doğal düşmanlarının ortama salınması gibi önlemler de bazı ülkelerde uygulanmaktadır. Kene mücadelesinde ve kenelerle bulaşan hastalıkların önlenmesinde bilinçli olmak çok önemlidir. İnsanlar keneler hakkında doğru bilgilerle doyurulursa kenelerin insanlara tutunma şansı azalacaktır. Hala pek çok yörede insanlar “Bu keneler eskiden beri vardı ve insanlara tutunurlardı, hiçbirşey olmazdı” mantığıyla hareket edilmemeli, insanlara bu konuda bilinçlendirilmeli, yeteri kadar eğitim verilmelidir. Kenelerin yoğun olarak bulunabileceği ortamlara girmek zorunda olan insanların gerekli önlemleri almaları çok önemlidir. Keneler genellikle otlu ve ormanlık alanlarda insanlara tutunur. Böyle yerlere gidecek olan insanların uygun elbise giyinmeleri, elbise ve vücutlarına repellent sürmeleri mutlaka gereklidir. İnsanların çok sık piknik yaptığı mesire yerlerinin çimleri kısa aralıklarla biçilmeli ve ilaçlanmalıdır. İlaçlanan bu bölgelere konak hayvanların girişi engellenmelidir. İnsanların yanlış bir kanısı da konak hayvandan kendilerine kene bulaşabileceği endişesidir. Halbuki kene bir konağa tutunduğunda dişi ise tam doymadan konağını terk etmez. Yani mevcut konağının kanını beğenmeyip bir başka konağı tercih etme gibi bir alışkanlığı yoktur. Konak üzerinde bulunan erkek kene ise çiftleşmeden sonra ölecektir yani tehlike bu yönde olamaz. Ancak konak hayvanların bulunduğu arazilerde tam doyup konağını terk eden dişi kenenin yumurtalarından çıkan larvalar o bölge için tehlike arzeder. Yaygın ve yanlış bir inanış olarak; sanki bütün kenelerin mutlaka bir hastalık ve özellikle Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı virusunu taşıdıkları ve yaydıklarıdır. Halbuki kene eğer bir hastalık etkeni taşımıyorsa herhangi bir ektoparazitten ne farkı olabilir? Kene insana tutunduğunda belki o kişi erken farkına varmayabilir. Böyle durumlarda telaşlanmamak gerekir. Unutulmamalıdır ki kene virusu taşıyorsa zaten ilk tutunmada virusu vücuda vermiştir. Keneyi vücuttan uzaklaştırmaya uğraşmayla zaman geçirmeyip KKKA hastalığının teşhis ve tedavisinin yapılabileceği bir hastaneye başvurmak en doğrusudur.” YORUM YAZIN
|
|