Karasu: resmi sadakaya bel bağlanmışYoksulluk kültürünün; çalışmamayı, kurumlara ve kişilere bağımlılığı doğurduğunu söyleyen BİN-DER Başkanı Karasu: “Birçok insan ‘resmi sadaka' anlayışına bel bağlamış durumda ki, bu anlayış insanlarımızın belini kırmaktadır” dedi.“Resmi sadaka bel kırmış” Yaptıkları bir araştırma kapsamında bütün köylerde tarama faaliyetlerinde bulunduklarını aktaran Karasu, ekonomik kaynakları, üretim kültürünü ve alternatif üretim biçimlerini araştırdıklarını ifade etti. Karasu: “Manzara şu: İnsanlarımız sıkıntılı ve kendi dünyalarında yaşamaya çalışıyor, fakirlik genel bir olgu ve oldukça yaygın. Bu manzara bir fakirlik kültürü yaratmış. Özelde de üretim kültüründeki fakirlik, alternatif üretim seçeneklerini bilmeme gibi nedenler yoksulluk kültürünü tetiklemiştir. Yoksulluk kültürü çalışmamayı, kurumlara ve kişilere bağımlılığı doğurmuştur. Birçok insan ‘resmi sadaka' anlayışına bel bağlamış durumda ki, bu anlayış insanlarımızın belini kırmaktadır. Alternatif üretim biçimlerine odaklanmak daha doğru bir seçenektir” dedi. “Çiftçiler bilgiden yoksun” Üretim kültüründeki fakirliğin hayat standardını olumsuz biçimde etkilediğini dile getiren Karasu, gelir kalemleri azaldıkça fakirliğin arttığını vurguladı. Karasu: “Gelir kalemleri çeşitli, üretim kültüründe alternatif yaratan köylülerimizin yaşam koşulları biraz daha iyi. Yabani armut yetiştiremeyen, ceviz üretemeyen, ev ihtiyacını giderecek kadar sebze yetiştiremeyen, meyve yetiştiriciliği bilgisinden mahrum ve benzeri köylerimiz çoğunlukta. Bu bir ayıptır aynı zamanda! Köyde yaşayan insanların sadece hayvancılık yapmaları yadırganır bir durumdur. Böyle bir kültürün gelişmemiş olması ciddi bir eksikliktir” diye konuştu. “Alternatifler geliştirilmeli” ‘Önemli problemlerden birisi de insanlarımız gelir kalemlerini artıracak bilgi ve donanıma sahip değil' diyen Karasu, tüm kurum ve kuruluşlarla bir anlayış değişikliği oluşturmak gerektiğini söyledi. Karasu, şöyle devam etti. “İlgili kurumların bu ihtiyacı giderici çalışmaları yapmadığını düşünüyoruz. Saygın, dürüst, üretken, çalışkan, liyakati ön planda tutan, üretimin gücüne inanan modelleri oluşturmalıyız. Herkesin kendi dünyasından çıkmasını, fildişi kulesinden kırsal dünyaya açılmasını temel bir ihtiyaç olarak görüyoruz. İşin diğer kesimini de kırsal kesimde yaşayan insanlarımız oluşturmaktadır. Köyde yaşayan insanlar alternatiflerini geliştirmeli, üretim kültürlerini zenginleştirmelidir. Aksi halde standartları düşük bir yaşama mahkûm olmaktan kurtulmak imkânsızdır. Kırsal kalkınma modellerini geliştirerek yaşam standardımızı iyileştirmeliyiz” BingolOnline/Bingöl Kent Haber YORUM YAZIN
|
|