Bingöl Merkez Sancak Belde Belediyesi tarafından projelendirilen ve Fırat Kalkınma Ajansı (FKA) tarafından desteklenip 29 yıllığına yatırımcısına kiralanan Sancak12 Tekstil Fabrikası, törenle açıldı.
Fabrika binasının açılışı törenine; Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz, Vali Kadir Ekinci, Milletvekili Feyzi Berdibek, Bingöl Belediye Başkanı Erdal Arıkan, FKA Genel Sekreteri Abdulvahap Yoğunlu, AK Parti İl Başkanı Haşim Sağlar, İl Genel Meclis Başkanı Hasan Basatemur, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kadir Çintay, kurum amirleri, parti temsilcileri ve belde halkı katıldı.
2 Bin 250 metrekare kapalı alana sahip fabrikada 175 kişinin istihdam edildiği, bu sayının önümüzdeki aylarda 250'ye çıkarılmasının hedeflendiği belirtilirken, çalışanların Sancak merkez ve çevre köylerden olduğu vurgulandı.
“Gençlerimiz için son derece anlamlı yatırımlar”
Programda bir konuşma yapan TBMM Plan ve Bütçe Komisyon Başkanı Cevdet Yılmaz, istikrarın önemine dikkat çekti.
Huzur ve güven ortamıyla beraber yatırımların geldiğini belirten Yılmaz; “Çok önemli bir tesisin faaliyete geçmesine şahitlik ediyoruz. İsmet bey, Bingöl'ün farklı yerlerinde insanlarımıza iş imkânı sağlamış durumda. Sadece bu tesis tam kapasiteye çıktığında 250 insanımız çalışmış olacak. Bunların da çoğu genç kızlar. Evlerine düzenli, sağlıklı bir şekilde gelir sağlamış oluyorlar. Gençlerimiz için son derece anlamlı yatırımlar bunlar. O açıdan İsmet beye ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bu işletmeler çalışanların, iş adamları emanetçi. Bu yöre için bu belde için çok anlamlı ama sadece burada yapmıyoruz. Adaklı, Solhan, Karlıova, Genç'e kadar Bingöl'ün merkezinde ve her yerde bu tesislerimizi yapıyoruz. Binlerce insanımız şuan da istihdam ediliyor. Bunlar sonuçtur. Bunun sebebi ne diye sormamız lazım. Ne için geçmişte böyle tesisler, böyle fabrikalar bu bölgelerde yapılmıyordu da şimdi yapılmaya başlandı? Bunun bir sebebi var mutlaka. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde istikrarlı hükümetlere sahip olmamız bu noktaya getirdi. Koalisyonların, çekişmelerin olduğu bir Türkiye olsaydı ne batıya ne de doğuya bunun bir faydası olmazdı. İstikrarlı hükümetler yol yaptı, üniversiteler yaptı, hastaneler inşa etti, köylere hizmetler götürdü, insanımızın yetişmesine vesile oldu. Huzur ve güven ortamını sağladı güçlü hükümetlerimiz. Geldiğimiz noktada da işte bizim bölgemizde yatırım ortamı oluştu. Yatırımda tıpkı insan gibi ortam arıyor, tıpkı ağaç gibi, bitki gibi, çiçek gibi. Uygun ortam olmazsa yatırım olmaz. İşte hükümetimiz bunu sağladı. Sadece batıda değil doğuda da bunu sağladı. Başından beri Cumhurbaşkanımız hep şunu söyledi, biz bölgesel milliyetçilik yapmayacağız dedi. Batıda ne varsa doğuda da olacak dedi, kuzeyde ne varsa güneyde de olacak dedi. İşte Bingöl örneğinde de görüyoruz son derece uygun bir yatırım ortamımız var. Bütün bunlar huzur ve güven ortamında gerçekleşiyor. Huzurumuz olmasaydı, güvenimiz olmasaydı böyle yatırımlar gerçekleşmezdi. Az önce tesisi gezerken değerli çalışanlarla sohbet etme imkânı bulduk. Bir kızımız dedi ki, ‘ben İstanbul'dan geldim'. ‘Nerden öğrendin' dedim? ‘İstanbul'da öğrendim. Şimdi geldim memleketimde çalışıyorum' dedi. Geçmişte Sancak'tan İstanbul'a göç vardı, şimdi İstanbul'dan Sancak'a göç var. Bundan daha güzel bir şey olamaz. Buna, tersine göç diyoruz” diye konuştu.
“Çok şükür artık bu bölgede terörden bahsetmiyoruz”
Bölgede artık terörden bahsetmediklerini ifade eden Yılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü: “Üretimden bahsediyoruz, gençlerimize yeni iş imkanları oluşturmaktan bahsediyoruz. Yeni girişimcilikten bahsediyoruz, kültürel ve sanatsal faaliyetlerden bahsediyoruz. İnşallah yolumuza da böyle devam edeceğiz. Birliğimiz ve beraberliğimiz olduğu sürece, istikrarımız olduğu sürece çok daha yeni hedeflere yürüyeceğiz. Türküye bu anlamda şanslı bir ülke. Güneyimizde, Kuzeyimizde birçok alanda istikrarsızlıklar yaşanırken Türkiye büyümeye devam ediyor. Dünya pandemi ile büyük sıkıntılar yaşarken Türkiye büyümeye devam ediyor. Tabiki bizde bazı sıkıntılardan etkileniyoruz. Özellikle fiyat artışlarında arzu etmediğimiz bazı sonuçlarda gördük ama orda da ne yaptık, vatandaşımız en az etkilensin diye ücretlerde, maaşlarda gerekli her türlü düzenlemeyi yapıyoruz. En sonunda ne yaptık asgari ücreti 8 bin 500 lira yaptık. Bu tesiste çalışan birçok arkadaşımız asgari ücret alıyor, satın alma gücünü de korumuş olduk. Dolar bazında bakınca da epeyce bir ilerleme sağlamış olduk. İnşallah Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe refahımızı daha da arttıracağız. Toplumumuzla da bu refahı paylaşacağız.”
BİR FİRMA 850 KİŞİYİ İSTİHDAM EDİYOR
İsmet Tüker önderliğindeki 7 kardeşin ortaklığıyla Bingöl'de Organize Sanayi Bölgesi'nde Lin Tekstil, merkez Simani Mahallesi'nde Adakar Tekstil, Kiğı'da Kiğı Tekstil, Sancak'ta Sancak12 Tekstil adıyla yatırımları bulunan firmanın Bingöl'de sağladığı toplam istihdamın 850 olduğu, 2023 hedefinin ise Bini aşkın olacağı kaydedildi.
İSTANBUL'DAN SANCAK'A GELDİLER
İstanbul'da tekstil sektöründe çalışırken Sancak Beldesinde açılan tekstil fabrikası sayesinde tersine bir göç yaparak ailesinin yanına gelen Derya Kutlutemur “İstanbul'da 6 yıl boyunca tekstil sektöründe çalıştım. Burada böyle bir yer açıldığını duyunca ailemin yanına geldim. Burada bu sektörün açılması çok iyi oldu” ifadelerini kullandı.
Yıllarca İstanbul'da tekstil firmalarında çalıştığını ve 2 yıl önce Sancak'a geldiğini anlatan 35 yaşındaki Abdulhekim Koçin ise “Buraya geldiğimde iş yoktu. Bir süre hayvancılıkla uğraştım, çobanlık yaptım. 1,5 yıl önce burada atölyeler açıldı ve ben de çalışmaya başladım. Şimdi yeni binamıza geçmiş olduk. İyi ki böyle yatırımlar hayata geçti. Başka memleketlere gitmemize gerek kalmadan kendi topraklarımızda iş, aş sahibi olduk. Maaşımız var, sigortamız var, memnunuz. Emeği geçenlerden Allah razı olsun” dedi.
Sancak'ta ikamet eden ve 1,5 yıl önce işe başladığını dile getiren Nihal Babur (22) de şunları söyledi; “Karaçubuk Mahallesi'nde ikamet ediyorum. Burada makineci olarak çalışıyorum. Genellikle mont, yelek ve bazen de yağmurluk dikiyoruz. Yoğun bir tempomuz var. İşimizden memnunuz. Allah razı olsun herkesten”
Daha önceleri köyde üç ay çalışıp beş ayda kış şartlarından dolayı evde yattığını belirten Harun Köysürer ise "Daha önceleri köyde üç ay çalışıp beş ayda evde kış şartlarından dolayı oturuyorduk. Çalışma imkanımız azdı. Bu tekstilin açılması ile yılın on iki ayı çalışma imkanına sahip olduk" dedi.