Solhan Kaymakamlığı ile Solhan Belediye Başkanlığı tarafından 2017 yılında ‘Solhan Şahlanıyor' adı altında düzenlenen seminerler, tekrar start verdi.
Hafta için başlayan seminerlerin ilkine Kişisel Gelişim Uzmanı Münir Arıkan katıldı. Kültür merkezinde gerçekleştirilen oturumlarda önemli açıklamalara değinen Arıkan, İnsanların sözlere değil davranışlara odaklandığını belirtti.
Arıkan; “Din görevlileri de, öğretmenler de, eğitimciler de, devlet erkânı da konuşur. Ama insanlar sözlerimize değil davranışlarımıza odaklanır. Davranıştır, baki kalan. Hayatı dört dörtlük yaşamamız için prensibimiz var. Bunlardan bir tanesi fıtrat. Allah ruhlar âleminde fıtratımızı yarattığında bize elestu bi rabbikum dedi biz bela dedik. Yani bu fıtrata uygun sorumluluğu kabul ettik. O zaman Allah bunu bize emanet etti. Toplumsal yapıda bazı problemler olsa bile demek ki fıtrat yüzde yüz tam, sağlam, güzel, mükemmel. Her insanda muhteşem olma, mükemmel olma fıtratı var. Bunlardan bir tanesi adalettir. Adalet, tamamen bizimle alakalı bir şey. Allah adil-i mutlaktır. Kendimizle alakalı rable olan muamelatımızda, iletişimimizde bir problem yaratmazsak Allah bizdeki halini değiştirmez. Ama şuan âlemi İslam'ın son 300 yılına baktığımızda bütün 57 İslam ülkesinde, muamelat değişmiş. Kan ağlamayan bir ülke var mı? Yok. Perişanlık olmayan, kavga olmayan, küslük olmayan bir İslam ülkesi var mı? Yok. Nerde baksan güzel bir belediye var ehli küfürde. Nerde baksan güzel bir kurum var ehli küfürde. Nerde bakıyorsunuz güzel bir ürün var ehli küfürde. Demek ki biz Allah ile olan muamelatımızda değişikliğe gittik kafalar Osmanlının son 300 yılında değişti ‘bu kitap bizi kurtarır mı, bu dünyamızı cennete çevirir mi, bu din bize ebedi saadeti sağlar mı' derken kafalar karışınca belamızı bulduk. Hayatımızda adaletin bir tecellisi olur. Eğer adaletsizlik yaparsanız Allah'ın ilk cezası huzurunuzu almak olur. Huzurumuz kalmadı fani dünyada. Neden? Çünkü adalet yok. Kürsünün hakkını veremiyoruz, sıranın hakkını veremiyoruz, makamın mevkiinin hakkını veremiyoruz. Allah da ilk önce huzurumuzu alıyor” ifadelerini kullandı.
“Türkiye'nin en büyük sorunu insanların niye yaratıldığını bulmamasıdır”
Avrupa'da artan islamifobik hareketlere değinen Arıkan, açıklamasını şu şekilde tamamladı: “Şuan Avrupa'da ne oluyor görüyorsunuz. Haberlerde okuyorsunuz; camileri yakıyorlar, Müslüman'ın başörtüsünü çekiyorlar, imamı dövüyorlar, cemaate zulüm ediyorlar. Avrupa'da bu niye arttı? Adalet yok. Eğer Allah'ın muhteşem yarattığı ve sana ihanet eden fıtratı adaletle yönetirsen liyakat sahibi bir insan olursun. İşte o zaman Allah huzuru verir, başarıyı verir. O zaman malı mülkü, evladı, eşin muhabbetini, vatan sevgisini, millet sevgisini, her şeyi bütün muhabbeti verir Allah. İnsanlar izini takip ederler, sözünü dinlerler. İnsanların rehberi, önderi, gerçek imamı olursun. Türkiye'nin en büyük sorunu; insanların niye yaratıldığını bulmamasıdır. Çocuklar niçin yaratıldığını bulmadığı için liyakat oradan kopuyor. Liyakat sahibi değiller. Çünkü Osmanlıda yapıldığı gibi üç yaşında teşhis edilmemiş. Osmanlı Sırplardan yani kâfirlerden 3 yaşında buraya getirip 4 yaşında yetiştirmeye başlayıp 7 yaşında Müslüman yapıp bu muhteşem coğrafyada Sırplardan başbakan yetiştirmiş. Şimdi biz kendi vatanımızda, kendi çocuğumuzdan bir şey yetiştiremezsek Allah bunun hesabını bizden sormaz mı? Herkes kendi fıtratına göre, kendi yeteneğine göre, potansiyeline, kapasitesine göre amel yapmazsa zulümdür. Dostlarım bu dört dörtlük sırra vakıf olmak ancak bir toplumun ihya ve inşasıyla gerçek olur. Liyakat sahibi olduk, emaneti aldık bunu adaletle hükmedip fıtratı tecelli ettireceğiz. Çünkü her birimizin bu toplumu inşa ve ihya etmeye vazifeli olduğu hayat sınavındayız.”