Il müftüleri semineri'nde önemli kararlar alındıDiyanet İşleri Başkanlığı'nca mutat olarak düzenlenen İl Müftüleri Semineri bu yıl Rize'de gerçekleşti. Seminerle ilgili sonuç bildirgesi hazırlayan Diyanet, birçok önemli karar aldı.“Yeni Yasa Taslağının Getirdiği Yapısal Değişim ve Diyanet İşleri Başkanlığının Geleceği”, “IV. Din Şûrası Kararlarının Uygulamaya Yönelik Yönlerinin Değerlendirilmesi”, “Sosyal İçerikli Din Hizmetleri”, Bayan Din Görevlilerinin Algı ve Hizmet Açısından Sorunları”, “Yeni Atama Yönetmeliği Çerçevesinde Personel Hareketliliği Uygulamaları ve Performans Ölçümü” “Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Yurtdışı ile İlişkileri”, “Kardeş Şehir Projeleri”, “Camilerde Kur'ân Öğretimi Projesi” ve “Hafızlık Eğitim Programı” gibi konular müzakere edildi. Diyanet'ten üst düzey yöneticiler ile il müftüleri ve bayan il müftü yardımcılarının katılımıyla gerçekleştirilen seminer sonunda birçok önemli karar alındı. Diyanetin İslam kardeşliğini tahsis için çalıştığı belirtilen açıklamada; “Milletimizi birleştiren ve birbirine kaynaştıran üst değerlerden birisi de İslam kardeşliğidir. Kurulduğu günden beri halkımız arasındaki birlik beraberlik, kardeşlik, sevgi ve saygı gibi bağları pekiştirme görevini yerine getiren Diyanet İşleri Başkanlığı, bu görevi bugün de sürdürmektedir. Başkanlığımız, toplumları derinden etkileyen küresel ve ulusal ölçekte bir takım gelişmelerin yaşandığı günümüzde, toplumsal huzurun korunması, sevgi ve kardeşlik bağlarının daha da güçlendirilmesi, karşılıklı anlayış ve saygının olabildiğince geliştirilmesinde üzerine düşen vazifeyi büyük bir titizlikle yerine getirme azmi ve kararlılığına sahiptir.”denildi. Farklılıklarımızın ayrıştırıcı olmadığı belirtilen açıklamada; “Toplumların sahip olduğu sosyo-kültürel farklılıklar, ötekileştirmeyi ve ayrışmayı besleyen unsurlar olmaktan çok kaynaşmayı ve ortak değerler üreterek bu değerleri paylaşmayı sağlayan bir çeşitlilik ve zenginlik olarak değerlendirilmelidir. “Birlik içinde çokluk, çokluk içinde birlik” düsturu, çeşitlilik ve bütünlük kavramları arasında herhangi bir çelişki bulunmadığını gayet veciz bir şekilde ifade etmektedir. Bu meyanda milletçe idrak ettiğimiz Muharrem ayı ve bu ayda yer alan Aşûre günü ve bu vesileyle daha derinden hatırladığımız Ehl-i Beyt ve Kerbelâ gibi kavramlar ortak sevgi ve hüznümüzü yineleyen kavramlardır.”denildi. Camilerin öneminden bahsedilen açıklamada; “ Camilerin, gelecek nesillere intikal edecek birer kültürel ve tarihi eser niteliği taşıyacağı bilinciyle yapımları aşamasında bu amacı gerçekleştirecek bir duyarlılıkla hareket edilmelidir. Bu çerçevede camilerin kadın, çocuk ve gençlere yönelik programların da düzenleneceği mekânlar olarak değerlendirilmesi, cami hizmetlerinin çeşitlendirilmesi ve cami müştemilatında özellikle öğrencilerin yararlanabileceği kütüphane ve okuma salonları gibi mekânların oluşturulması bir zorunluluktur. Yüce Kitabımız Kur'ân-ı Kerim'i çeşitli nedenlerle okumayı öğrenme imkânı bulamayan vatandaşlarımızın bu yöndeki taleplerini karşılamak amacıyla “Camilerde Kur'ân Öğretimi Projesi” çerçevesinde bu konuya özel bir program hazırlanmıştır. Bu program, alanında uzman görevlilerin rehberliğinde yürütülecektir. Programda Kur'ân-ı Kerîm öğretiminin yanı sıra İslam'ın inanç, ibadet ve ahlak esaslarıyla ilgili temel bilgilerin verilmesi de yer almaktadır. ”denildi. Merkezi ezan sisteminin nedenlerinden bahsedilen açıklamada; “Ezanı usulüne göre güzel okuyan yeter sayıda görevlinin bulunmaması sebebiyle merkezi ezan uygulamasına gidildiği bilinmektedir. Bununla birlikte konuyla ilgili sürdürülmekte olan hizmet içi eğitim faaliyetleri sonucunda ezanı güzel okuyan görevli sayısı arttıkça daha çok camiden ezan okunmasının temini cihetine gidilecektir. Ayrıca vaizlerimizin sayısında zamanla görülecek artış dikkate alınarak yüz yüze vaaz uygulaması arttırılacaktır.”denildi. Mehmet Ali YILDIRIM Bingöl Online Haber Servisi YORUM YAZIN
|
|