İHD Bingöl Şubesi,17–31 Mayıs Kayıpları Anma Haftası nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Bingöl Şubesi, 1980–2010 yılları arasında çeşitli nedenlerle kaybolan ve aydınlatılamayan faili meçhul cinayetlerle ilgili bir basın açıklaması düzenledi.
İHD Yönetim Kurulu adına basın metnini okuyan Şube Saymanı Şevket Kalındamar, İHD nin 1995 yılından beri her yılın 17–31 Mayıs tarihleri arasını “Kayıpları Anma Haftası” olarak ilan edişinden bu yana, her yıl bu tarihlerde bir araya gelerek tüm yetkilileri yılmadan göreve çağırdıklarını söyledi. Kalındamar, sadece belirli gün ve haftalara sığdırmadan 22 yıldır yürüttüğümüz insan hakları mücadelesinde kayıplarla birlikte kaybolanın insanlığımız olduğunu bilerek mücadele ettiklerini ve kayıpların akıbetlerini sorduklarını ifade etti.
1990'lı yıllardan sonra faili meçhuller ve kayıpların oranında ciddi bir artış yaşandığına dikkat çeken Kalındamar, kayıpların yaşandığı yıllar ve kişiler hakkında şu açıklamada bulundu;
İşte kayıplardan ikisi ve sonuç;
“14 yıl önce, 24 Mayıs 1994 günü, Kulp İlçesi Çağlayan Köyü Deveboynu mezrasına operasyon düzenleyen askerler Mehmet Selim Orhan, Hasan Orhan ve Cezair Orhan'ı gözaltına alırlar. Ailelerin karşı çıkması üzerine, gelen güvenlik güçleri arasında bulunan üst düzey rütbeli bir asker, Orhan'ları bir adres göstermek üzere yanlarında götürdüklerini ve daha sonra serbest bırakacaklarını söyler. Ancak kendilerinden bir daha haber alınamaz. Ve zorla kayıplar listesine üç kişi daha eklenir. Aile, iç hukuktan hiçbir sonuç alamayınca dosyayı İHD Diyarbakır Şubesi aracılığıyla AİHM' taşır. 18 Haziran 2002 tarihinde yaşam hakkının ihlal edilmesi, etkili iç hukuk yollarının yokluğu, işkence yasağı gibi AİHS' de koruma altına alınan hakların ihlal edildiği gerekçesiyle Türkiye tazminat ödemeye mahkûm olur. İHD olarak 22 yıldır yürüttüğümüz insan hakları ve özgürlük mücadelesinde tanıklığını yaptığımız binlerce olayda olduğu gibi, bu vakada da yakınlarının en azından ziyaret edilecek bir mezarları olsun diye ailenin, kayıp şahısların cenazelerine ulaşma arayışlarının devam ettiğini, “…acaba başlarına ne geldi, şimdi neredeler, bir mezarları var mıdır?” gibi sorularla adeta 24 saat işkence yaşadıklarını biliyoruz. Arayışları bitmeyen aile, İHD aracılığıyla son yıllarda bulunan toplu mezarlarda yakınlarının cesetlerini aramaya devam ettiler ve
12.06.1994 tarihinde kurşunlanmış ve yanmış, kimliği bilinmeyen 8 cesedin Kulp İlçesi Bağcılar köyü, Düzpelit mezrası Kevrokok mevkinde defnedildiği bilgisine Savcılık dosyalarından ulaşınca olay yerindeki kemikler üzerinde DNA incelemesinin yapılmasını talep ettiler. Sonuç olarak gömülü 8 ceset üzerinde yapılan DNA incelemesinde, cesetlerden ikisinin kayıp Hasan Orhan ile Mehmet Selim Örhan' ait olduğu anlaşılmıştır.
Yaşanılan travmayı anlatmak, ifade edebilmek mümkün değildir, kayıplar karşısında suskun kalanların utançlarını anlıyoruz, bu utançtan kurtulmak, kararlı, etkin bir araştırma ve soruşturma mekanizmasının acilen oluşturulup suçluların açığa çıkartılıp, yargılanmalarına bağlıdır”