2010 yılı, bir önceki yıla fark atarak ciddi hak ihlallerinin yaşandığı bir yıl olduğunu ifade eden İHD Bingöl Şube Başkanı Aksoy; bölge genelinde 2010 yılı içerisinde, 23 bin 573 hak ihlali meydana geldiğini söyleyerek, “Operasyonlar ve çatışmalar sadece iki taraf arasındaki ölümlerle sınırlı kalmıyor. Şiddet yükseldikçe diğer alanlardaki hak ihlallerinde de yoğun artışlar yaşanmaktadır. Çatışmalarla birlikte, doğa da bir bütün olarak tahrip edilmeye başlanmıştır.
2010 yılı içerisinde, ağırlıklı olarak askeri operasyonlar sonucu, güvenlik güçleri tarafından yakılan ormanlık alanların sayısında büyük artış yaşanmıştır. Yaz dönemi boyuncu bölgenin birçok alanında ormanlık alanlar ateşe verilmiş, on binlerce hektar orman ve arazi yok edilmiştir. Bununla birlikte bölgenin en büyük geçim kaynaklarından olan hayvancılığı büyük oranda etkileyen mera ve otlak yasakları da her geçen gün artış göstermiştir. Birçok alanda vatandaşların kırsal alana çıkışı yasaklanırken, bu yasaklamalar vatandaşları büyük ölçüde mağdur etmiştir.
2010 yılı içerisinde gerek gözaltında olsun, gerekse gözaltı yerleri dışında olsun işkence ve kötü muamele yine devam etmiştir. Özellikle toplumsal olaylarda ve gözaltına alınma işlemleri sırasında, vatandaşların kolluk kuvvetleri tarafından darp edilmeleri, işkencenin artık sokağa taştığı yorumlarını güçlendirmektedir.
Verilerimize yansıyan rakamlara baktığımızda ilimizde bir önceki yıla göre ihlal oranında %40 artış yaşanmıştır.(2009'daki ihlal sayısı 265 idi).Verilere baktığımızda ihlallerde herhangi bir gerileme olmadığını net bir şekilde görebilmekteyiz. Hazırladığımız raporda da ayrıntılı olarak yer verdiğimiz ihlalleri, bu ülkenin ve ilimizin ayıbı olarak görüyoruz. Yaşanan hak ihlallerinin önemli bir kısmı Kürt sorununa halen çözüm politikalarının geliştirilmemesinden kaynaklanmaktadır.
Kürt sorununun çözümü, bölgede artış gösteren askeri operasyonlar ve hükümetin yürüttüğü çözümsüzlük politikalarında değil; adil, barışçıl, herkesi kucaklayan ve sorunu derinlemesine ele alan acil çözüm politikalarının geliştirilmesinden geçmektedir. Sorunların çözümü için, demokrasi, eşitlik ve özgürlük ilkelerini esas alan, toplumun tüm kesimlerini kapsayacak demokratik ve sivil bir Anayasa'nın hazırlanması şarttır. Bu duygu ve düşüncelerle, içinde bulunduğumuz 2011 yılının çatışmasız, ihlalsiz, halkların bir arada özgür bir şekilde yaşadığı güzel bir yıl olmasını diliyoruz” dedi.