24 Haziran Milletvekilliği Genel seçimlerinde partisinin Bingöl 1'inci sıra adayı olan Cevdet Yılmaz, birçok yerel kanalda ortak yayınlanan, Anadolu Soruyor programına konuk oldu.
16 yıllık AK Parti iktidarı ile birlikte Bingöl'e yapılan birçok yatırımın hayal olmaktan çıkıp gerçeğe dönüştüğünü söyleyen Yılmaz, Havalimanı, Üniversite, karayolları, tekstil kent, organize sanayi gibi birçok projenin hayata geçirildiğini söyledi.
Sütaş'ın Bingöl'de başladığı entegre tesisin ilk bölümlerinin kasım ayında biteceğini açıklayan Yılmaz, Sütaş projesinin beş yıldır ilmik ilmik dokunarak bugünlere gelindiğini söyledi.
KAYMAK GİBİ YOLLARIMIZ VAR
Yılmaz; “Bu sene 200 bin yolcu beklediğimiz bir havalimanımız var artık. Bu hayaldi bizim için bu Bingöl için büyük bir proje, Bingöl ve Elazığ arasında yollarımız otoban gibi, BSK yollar tabiri caizse kaymak gibi, halk tabiriyle söylersek kaymak gibi yollarımız var. Üniversite bir hayaldi. Bugün Bingöl'de 16 bin öğrencisi olan Bingöl Üniversitemiz var. Birçok fakültesi olan, ciddi bir alanı kaplayan üniversitemiz var. Kayak tesislerinde, Organize Sanayi Bölgesine, Tekstil Kentinden, Termal Projelerine, şehir altyapılarından, içme suyuyla çok farklı hale geldi. Bütün bunlar AK Parti döneminde oldu” dedi.
“UZAY ÜSSÜ KURSANIZ BU KADAR ETKİLEMEZ”
Sütaş'ın Bingöl'de çalışmalarına başladığı entegre tesisin, Bingöl merkezli bölgesel bir yatırım olduğunu söyleyen Yılmaz; “Çok emek var bu projede. Hep birlikte gayret ettik, Sayın Cumhurbaşkanımızın çok ciddi himayesi ve desteği oldu. Başbakanımızın ve ilgili Bakanlarımızın ve bugüne kadar geldik çok şükür. Süper teşvik dediğimiz teşviklerden de istifade etti. Doğrudan 733 milyon TL sadece Sütaş yatırım yapacak. Birde bunun tetikleyeceği yatırımlar var. Bu yatırımlar orta ölçekli ve küçük ölçekli yatırımlar ve çevre illerde de yatırımlar olacak, 1 katrilyonluk yatırım olacak diyebiliriz. Doğrudan bin kişiye istihdam sağlayacak. Tam kapasiteye çıktığında 10 bini aşkın aileye girdi sağlayacak. Nasıl sağlayacak? Yem bitkisi ve süt alımı yaparak buda bölgesel bir şey. Sütaş Bingöl merkezli bölgesel bir proje, 300 kilometreye kadar süt alacak Sütaş, bu Erzurum'u da, Elazığ'ı da, Diyarbakır'ı da etkileyecek, dolayısıyla bütün bölgede refahın artmasına katkıda bulunacak. Yeni bir iş disiplini getirecek özel sektöre, farklı bir iş yapma kültürü, girişimcilik kültürü getirecek. Bunun etrafında tedarikçiler, KOBİ'ler, küçük işletmeler, orta ölçekli işletmelerle özellikle bölgemizin can damarı olan hayvancılığa müthiş bir katkısı olacak. Bir ile uzay üssü kursanız bu kadar etkilemez. Sütaş yatırımı fiziki olarak başladı bir hayal olmaktan çıktı. İlk tesislerini Kasım'da bitirecek. Asıl yatırımların tamamlanması iki yıl kadar bir süreç alacak” şeklinde konuştu.
“DOLARDA Kİ ARTIŞIN İKİ BOYUTU VAR”
Yerel televizyonların ortak yayınında dolarda ki artış ile ilgili soruları da cevaplayan Cevdet Yılmaz, konun iki boyutunun olduğunu belirterek, birinci boyutun küresel olduğunu ikincisinin ise Türkiye'nin son yıllarda bölgede ki bağımsız duruşundan kaynaklandığını söyledi. Yılmaz, doların yükselişinde ki nedenler sorusuna, ‘‘Bunu iki boyutlu incelemek gerekiyor. Birincisi küresel boyutu var işin, küresel boyut dediğimiz şu; küresel kriz sonrasında gelişmiş ülkeler faizleri nerdeyse sıfırladı Ama şimdi yavaş yavaş faiz oranlarını arttırıyorlar. Normalleşme dedikleri bir süreç var. Yeniden parayı merkeze toplamaya çalışıyorlar. Gelişmekte olan ülkelerden parayı kendi ülkelerine cezp etmeye çalışıyorlar. Vergi düşürüyorlar, faiz arttırıyorlar. Gelişmekte olan ülkeleri riskli göstererek parayı çekmeye çalışıyorlar. Bu sadece Türkiye'nin sorunu değil, gelişmekte olan bütün ülkelerin sorunu bu anlamıyla. İkinci boyutu Türkiye ile ilgili özel bir boyut var. 15 Temmuz sonrası, Orta doğu'da ki gelişmeleri dikkate aldığınızda Türkiye giderek daha bağımsız bir pozisyona geldi uluslar arası ilişkilerde. Bağımsızlık sadece lafla olmuyor. Politikalarla, kararlarla, duruşunuzla bağımsızlığınızı ortaya koymanız çok önemli, birileri bu bağımsız duruşumuzdan çok hoşlanmıyor ve ellerinde bir takım farklı mekanizmalar, terör örgütleri, farklı siyasi enstrümanlar kullananlar ekonomik enstrümanları da kullanarak ülkemize saldırılar yapabiliyorlar, spekülatif bir takım ataklar yapabiliyorlar. Bunun tetiklediği bir takım psikolojik hadiseler yaşanabiliyor. Ama Türkiye çok şükür güçlü bir ülke, artık eski Türkiye değil bünyesi güçlü, reel ekonomimiz çok çok güçlü, önemli olan temellerinizin nasıl olduğudur. Temellerimiz çok sağlam” şeklinde cevap verdi.