Akşam yazarı Ali Ulusoy, 'Yargı camiasında hükümete göre 'yandaş' veya 'düşman' olarak konumlanmış iki aşırı ucu da temsil eden dernekler bulunduğuna göre, makul çoğunluğun da kendisini temsil edecek bir derneği olmalı. Adı 'Objektif-Yargı', 'Merkez-Yargı' veya 'Güdümsüz-Yargı' olabilir' teklifinde bulundu.
Ulusoy'a göre, 'Yargıç ve savcılar ile yargı camiasının somut sorunlarına odaklı bu dernek, körü körüne siyasi tavır almaktan kaçınmalı. Hiçbir cemaatin, tarikatın, locanın, mezhebin, ideolojinin güdümüne girmemeli. Asker düşmanlığı da yapmamalı, hükümet düşmanlığı da. Siyasi iktidar önünde 'objektif' konumda olmalı. Laikliği benimsemeli, ama laikliği 'din düşmanlığı' gibi algılamamalı. Halkın dinsel inançlarına saygılı olmalı.
Ulusoy'a teklifinin gerekçesini de şöyle açıklıyor Akşam gazetesinde bugün yer alan yazısında: 'Gerçekte olan, aslında yargı camiasının çok küçük bir kısmını oluşturan 'yandaş' ve 'karşıt' kesimin tüm camiayı esir alması. Kamuoyunda her iki kesimi temsil eden dernekler (Yarsav ve Demokrat-Yargı) dışında camiadan başkalarının sesinin çıkmaması da bu 'esir alma' olgusunu derinleştiriyor.
Yargı camiasının çok büyük çoğunluğu kendisini 'yeminli bir hükümet düşmanı' veya 'katıksız bir hükümet yandaşı' gibi konumlandırmıyor aslında'
'Yargı camiasından aklı başında birileri çıkıp çoğunluğu kucaklayan böyle bir dernek kurarsa camiaya büyük bir hizmette bulunmuş olur. Benim de sonuna kadar desteğimi alır.' alır diyen Akşam Yazarı Ulusoy. 'Bunun pratik bir faydası da, anayasa teklifi bu şekilde çıkarsa, HSYK'nın çoğunluğunu oluşturacak yargıç ve savcılarca seçilecek üyelerin baskın seçimle cemaatler, mezhepler veya belli 'klikler'ce belirlenmesinin önüne geçilerek, seçimde makul çoğunluğun söz sahibi olabilmesi' diyerek teklifin ardındaki niyetini ifade ediyor,.
Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz
(Haber 7)