Gözümüz aydın, karer'de son ormanlar da katledildi!TEMA, Karer Bölgesi Doluçay bölgesi Keloş Mezrası bölgesinde odun müteahhitleri ve işbirlikçileri ile kesim yapıldığını belirterek, Bingöl ormanlarını yok sayan zihniyeti kınadıklarını bildirdi. Karaarslan: “Elazığ Orman Bölge Müdürlüğü ve onun Bingöl'de odun kesilmesinin dışında görevleri olmayan şeflikleri, sadece kesim izni vermekle ülkeye hizmet ettiklerini sanıyorlar” dediTEMA Temsilcisi Cuma Karaarslan, ormanların korunması ve diğer alanların ormanlaşması dünya gündeminde iken Karer'de köylüye inat kesimin sürmesinin Orman İşletme Şefliği'nin yeniden sorgulanması gerektiğini belirtti. “Kesim ilanı cepte taşınmış” Karer bölgesinde Doluçay Köyü Keloş Mezrası mevkiinde yedi sekiz gündür 8-10 hızar ile kesim yapan şahısların, köylülerin tüm itirazlarına rağmen kesime devam ettiğini kaydeden Karaarslan: “Gerekli resmi işlemleri tamamlayan muhtar ve kesim ekibi köylülerin itirazı olmasın diye ilan süresince ilanı cebinde taşımış ve kesim günü tüm donanımı ile ormana dalmış. Orman şeflikleri bu alanda kesim kararlarını yeniden ele alıp, köylülerin ortak koruma alanı olan bölgelerde değil kesimi, lafını bile yeniden gözden geçirmelidirler. İlan ve benzeri resmi evrakları bizzat köylerde ilan etme ve hatta toplantılar ile köylüye erişmesi gerektiğini bilmeliler. Bu durumda orman kesilmeme tarafı olması gereken Orman teşkilatı ne yazık ki müteahhitlerin düzeneğine yaramaktan ve ülkeye zarar vermekten ileri gitmiyor. İstanbul'dan arayarak olaya müdahale etmek isteyen Karer Festivali Yürütme Kurulu Başkanı Ekrem Güreş ve TEMA'yı ziyaret eden Doluçaylı sakinler, kendilerinin ilanda dahil bu sürecin hiçbir yerinde haberdar edilmediklerini, kesim yapılan alanın köylülerin koruması altında sınırlı ve koruma bölgesi olduğunu belirterek bu ortak alan sadece köyümüzün değil aynı zamanda hava ve su katkısı ile Bingöl'ün Türkiye'nin Dünyanın malıdır. Bizler sadece onu koruyarak yaşamlarımızı sürdürebiliriz. Kesim bir kez yapılır ama bakım, traşlama, geliştirme ömür boyu geçim sağlar diyerek yetkililerden orman kesimlerini durdurmalarını istediler” dedi. “Orman Bölge Müdürlüğü bize ‘odun' gözü ile bakıyor” TEMA Temsilcisi Cuma Karaarslan, Bingöl'de yaşananın başka bir ilde veya ülkede yaşanmadığını belirterek, başka örneği olmayan bu durumun Elazığ Bölge Müdürlüğü'nün odun bakışından kaynaklandığını söyledi. ‘Dünya bir damla su ve yaprak ilişkisi için tüm gücü ile seferber olurken, bizde kesim yapılmasını anlamak mümkün değil' diyen Karaarslan: “Küresel iklim değişimi ve yaklaşan sona rağmen bu orman müdürlüğünü idare edenler sanki Türkiyeli değil. Sanki biri onların elinden bize ve geleceğe kast ediyor” dedi. Bu durumun insani ve kanuni boyuta rağmen hor kullanıldığını, orman kanunlarının bu ilde uygulanmadığına değinen Karaarslan, “Son dal, son yaprak ta yok olduğunda tüm yaşamsal fonksiyonlarımız yitireceğiz diyerek, ‘Orman, Doğa' bizim imtihanımızdır. Odun dışında 16 bin fonksiyonel değer ve işlevi olan orman varlıklarımızın en geçersiz yanını odun oluşturmaktadır. Odun ancak çürüme başlangıcında, ormanın iyileştirme ve gençleştirme sürecinde olur. Bu bilgiyi istismar ederek yasaları buna çeken yetkililer, kâğıt üstü izinlerle genç yaşlı tüm ormanlarımızı yok etmektedirler. Uzun yıllar elinde kâğıtlarla kamyonlarla ormana dalan tacirler ve kesimcilerin tüm maharetleri Orman Bölge Müdürlüğü ve bizim ildeki şefliklerden izin almalarıdır. Artık izin yasası değişmeli ve kesim mantığı yerine budama ve gençleştirme yerleşmeli, genç yaşlı topyekûn kesim sadece bu kente ve bu bölge müdürlüğüne aittir. Ormanına odun gözü ile bakılan tek il Bingöl ve odun gibi bakan tek Bölge Müdürlüğü Bizim Elazığ Bölge Müdürlüğümüzdür” diye konuştu. “Aklı olan kesimden vazgeçti, bizde kesim tam gaz” Kurumsal kimliğiyle devletten aldığı ödenek ve maaş ile bu ülkenin orman varlıklarının korunması ve geliştirilmesini amaç edinen Orman Teşkilatı'nın yasalar el verse bile artık kesimlik ormanların olmadığını ve korumak gerektiğinin bilinci ile yeniden tavır geliştirmesi gerektiğini vurgulayan Karaarslan, şöyle devam etti. “Türkiye ormanları yok oldu. Eski ölçümlere bağlı kalarak bugünü kurtarıyoruz.Türkiye hızla çölleşiyor, bu bölgedeki ormanın korunması sigorta görevi olacaktır. Köylünün haberi olmadan, karaların içine sokulmadan bu kararlar alınamaz. Orda o orman olmazsa göç başlar. Ülkemizde göçten kaynaklanan verimsizlik söz konusu iken geri dönüşler için çaba gösteren kurumlarımız var. Bu geri dönüş ormanı yok olan dağı taşı çıplak yerlere mi olacak? O ormanlar köylünün, hayvanın, suyun, kısaca yaşamın teminatıdır. Karer'de de Bingöl'de de Türkiye'nin herhangi bir yerinde de “ağaç ve yaş kesenin başını keserim” diyen anlayışın yerleşmesi için çaba ve emek sarfetmeliyiz.” Bingöl Kent Haber YORUM YAZIN
|
|