Devlet Bakanı Yılmaz; Hatay, Osmaniye, Kahramanmaraş illerini kapsayan Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansının (DOĞAKA) açılış töreninde yaptığı konuşmada, bugünün çok önemli bir güne tesadüf ettiğini söyledi.
Bundan on yıl önce 21 Şubat tarihinde, ülkenin Cumhuriyet tarihinin en derin ekonomik krizini yaşadığını, bir Anayasa kitapçığı fırlatıldığını, faizlerin yüzde 7 bin 500'leri bulduğunu, bankaların krize girdiğini ve battığını ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti: "2001 yılında bütçemizin görünümüne baktığımızda ise yüzde 51'ini faize ödemişiz. Yani 100 liranın 51 lirası faize gitmiş. Yüzde 49 ile personel ödemelerini yapmışız. Yatırımları gerçekleştirmişiz, yol, hastane neyse aklınıza ne gelirse onları yapmışız. O tarihten bu yana ülkemizde çok güzel gelişmeler yaşandı. İstikrarlı bir yönetimle, bir taraftan demokrasi çok daha üst seviyelere çıkartılırken kalkınma hızlandırılmış, güven tesis edilmiş ve bugünlere gelinmiştir. 3 bin 500 dolarlardan 10 bin dolarlara çıkmış kişi başı gelirimiz. Milli gelirimiz 2002 yılında 230 milyar dolardı. Bu sene mart sonunda kesinleşecek rakam ama 2010 yılında milli gelir 730 milyar dolara çıktı. Üzerine bir 500 milyar Dolar para koymuşuz. Eskiden enflasyondan canavar diye bahsedilirdi şimdi bundan bahseden kalmadı. Yüzde 5'in dahi altına düşen bir enflasyondan bahsediyoruz."
Eskiden dünyada kriz olmadığını, Türkiye'de olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Biz onu idare edemezdik, dışardan başkalarını çağırırdık. 2009 yılında dünyadan kriz kaynaklandı. Fakat biz krizi idare ettik. Hiçbir uluslararası kuruluştan tek kuruş yardım ve akıl almadan. Kendi aklımız ve kaynaklarımızla bu krizi yönettik. Alnımızın akıyla çıktık. 2010 yılında Türkiye krizden sonra, resmi rakama göre 6,8 büyüdü. Umarım bunun üzerine çıkacak, yüzde 8'lere kadar büyüme bekliyoruz. 2010 yılının ilk dokuz ayında yüzde 8,9 büyüme sağladık. İşsizlik rakamlarına baktığımızda, geçen yıldan bu yana bir milyondan fazla yeni istihdam oluşturuldu. Faiz rakamları tek haneye düşmüş. Toplam bütçemiz içinde faiz ödemelerimiz yüzde 15'lere doğru inmiş" diye konuştu.
2001 yılında "bütçenin yüzde 51'inin faize gittiğini, bugün ise rakamın yüzde 15'e gerilediğini" ifade eden Yılmaz, bunun giderek daha da gerileyeceğini tek haneleri rakamların görüleceğini kaydetti.
Kaynaklarla yeniden bir Türkiye inşa ettiklerini belirten Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Dünyada 17. büyük ekonomiyiz. 2023 yılında ilk 10 ekonomi arasına girmeyi hedefliyoruz. 2023 yılında nüfusumuz en az 82 milyon olacak. 2 trilyonu aşan bir ekonomiye sahip olacağız. Kişi başına 25 bin dolara yaklaşan bir milli gelirimiz olacak. Yol, sağlık eğitim ve tarımda farklı noktalara ulaşacağız. 2023 yılındaki hedefe sadece Ankara'nın enerjisiyle ulaşamayız. Ülkemizin her köşesindeki enerji ve potansiyeli harekete geçirmeliyiz ki dünyadaki bu yarışta ülkemizi üst sıralara taşıyalım. Hatay'ın, Osmaniye'nin, Kahramanmaraş'ın potansiyelini harekete geçireceğiz. Bunu yapabilmek için kalkınma ajanslarını kurduk. Bütün ülkede kalkınma seferberliği yapmak için kurduk. Ajanslar arasında bir rekabet olsun istiyoruz."
Türkiye genelinde 26 ajans kurduklarını ve bunların 81 ili kapsar şekilde olduğunu ifade eden Yılmaz, rekabet gücünü arttırarak dengesizlikleri giderme hedefini aynı anda gerçekleştirmeyi istediklerini söyledi.
DOĞAKA'nın, 1,5 yıllık bir sürede büyük başarılara imza attığını vurgulayan Yılmaz, 32 kişilik ekiple çalışmalarını sürdürdüğünü; 277'si iktisadi, 207'si sosyal kalkınma olmak üzere toplam 484 proje başvurusu olduğunu; bunlardan 133'ünün kabul edildiğini ve 35 milyonluk yatırımın hayata geçtiğini belirtti.