Hayvancılığın merkezi olan Bingöl Yaylaları şimdilerde kimsesizleri oynuyor. Ne yaylalarda, ne de köylerde eski hareketlilik yaşanmıyor, maddi olanaksızlıklar içinde çırpınan hayvan sahipleri ise çareyi, hayvanlarını satmakta buluyor. Hayvancılığı bitirme noktasına getiren etkenlere her geçen gün bir yenisi eklenirken yeterli teşvik verilememesi geleceğe yönelik endişeleri de arttırıyor. Bingöl'de son 5 yıl içinde hayvancılığın bitme noktasına geldiğini söyleyen Bingöl Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Doğan Koç, devletin hayvancılık konusunda besicilere yönelik yeni teşvikler verilmesi gerektiğini, aksi halde 10 yıl sonra ithal etlere mahkûm kalınacağını vurguladı.
“Damızlık hayvan satışı engellensin”
Besicilerin maddi imkânsızlıklar nedeniyle hayvancılığı bıraktığını ve elinde bulunan damızlık hayvanlarını satmaya başladığını ifade eden Koç, özelikle damızlık hayvan satışının engellenmesi gerektiğini dile getirdi.
Koç: “Yıllar önce Türkiye'nin et ihtiyacını karşılayan Karlıova bölgesi karşılarken, bugün Karlıova bölgesinde hayvancılık bitme noktasına gelmiştir. Hayvancılığın bitme noktasına gelmesi nedeniyle kırmızı et son 25 yılın altın devrini yaşıyor. Bu da hayvan yokluğundan kaynaklanıyor. Dünya genelinde en yüksek et fiyatı Türkiye'dedir. Ben, etin kilosunu toptan 16 TL'ye alıyorum. Piyasada 18 TL'ye satılıyor. Bingöl'ün ekonomisi, Bingöl'ün fabrikası hayvancılıktır. Besiciler bugün devletten beklediği desteği de alamıyor. Yem fiyatlarındaki ciddi artışlar, kış mevsiminin uzun sürmesi, ihtiyaç duyulan sıcak paranın temin edilememesi ve benzeri olumsuzluklar nedeniyle çaresiz kalan besiciler, ellerindeki damızlık hayvanları satmaya başladı. Devlet damızlık hayvanların satışını kesinlikle engellemeli. Aksi halde bu bölgede hayvancılık biter” dedi.
“İthal et yemek zorunda kalacağız”
Hayvancılığın merkezi olan Bingöl'ün artık çaresizliğin merkezi haline dönüştüğünü öne süren Doğan Koç: “Geçmiş yıllara göre bu bölgede şartlar zorlaştığından, besiciler hayvancılığı terk ediyor. Hayvancılığın desteklenmesi amacıyla yeni düzenlenmeler şarttır. Aksi halde 10 yıl sonra ithal ete mahkûm oluruz. 5 yıl önce bu bölgede yaklaşık 2 milyon hayvan varken, bugün bu sayı 570 Bin'e gerilemiş durumda. Benim et lokantam var. Et bulamadığımdan dolayı çevre illere gidip oradan kırmızı et getiriyorum. Yıllar önce Türkiye'nin et ihtiyacı bu bölgede karşılanıyordu. Ama bugün bunlar değişti. Hayvancılığın merkezinde kırmızı et bulamıyorsanız bu ciddi bir sorundur. Devlet önlem almazsa, ithal ete mahkûm oluruz” diye konuştu.
Bingol Kent Haber /bingol Medya