Mali Müşavir Keskin, yaptığı yazılı açıklamada hükümet tarafından çıkarılan yeni teşvik yasasını değerlendirdi.
“Teşvik, bir ekonomik fedakârlıktır”
Teşviklerin bir ekonomik fedakârlık olduğunu vurgulayan Keskin: “Tahsilini yapmanız gereken bir alacağınızı ret edip, “ben size hem katkıda bulunacağım, hem de bana vermeniz gereken alacağımı istemiyorum, yeter ki istihdamı sağla, üretime katkı sun, ben senin emniyet supabınım” demek, ancak bizim gibi ülkelerde olur. Teşvik yasasının ana teması: mal ve hizmet üretmek isteyenlerin aşırı maliyetler karşısında mesafeli durmalarını önlemek ve üretim safhasından pazarlama aşamasına kadar gerek vergiler olsun, gerek sosyal güvenlik primleri olsun devlet, alacağı çeşitli unsurlardan fedakârlık yaparak bir istihdam ve üretim mekanizmasını geliştirmek istiyor. Kuralları kendisi belirler, muvazaalı işleri kabul etmez. Yaklaşımı da oldukça itidali: üret-sat benim hakkıma düşeni istemiyorum. Çalışan sayısını artır, istikrarlı bir işletme ol, gelecek vaat et, sen benim velinimetimsin. Yaklaşım bu. Ne demeli böylesine sanayicisini, esnafını tüccarını koruyan bir devlete” dedi.
‘El ele usulü ile bir piyasa modelini hayata geçirmek isteyen devlet, zaten diğer taraftan kaşık ile alıp kazan ile geri vermektedir' diyen Keskin: “2012 dört aylık dönemde devletin sadece Bingöl'den aldığı paranın(Vergilerin) memur maaşlarını karşılama oranı yüzde 22'dir. Bu şu demektir. Verdiği her 5 liraya karşılık 1 lira geri alabilmiştir. Buna kamu harcamaları ile yatırımları da eklerseniz, takdir sizindir. Bugün çift yollar ile havaalanı, devlet hastaneleri ve diğer kamu yatırımları irdelendiğinde, ciddi kaynakların kullanıldığını görmekteyiz. Doğru yerde doğru yatırımların yapılmasında gösterilen hassasiyet de gözlerden kaçmamaktadır.”
“Bingöl'de 16 bin sigortalı çalışan var”
Bingöl'de 16 bin aktif sigortalı çalışmakta olduğunu belirten Keskin: “Gerek Sosyal Güvenlik Kurumunun teşvikleri olsun, gerek Türkiye İş kurumunun teşvikleri olsun, çalışma hayatında hayati öneme haiz birçok stratejik hedef gerçekleştirilerek istihdam piyasasında çok olumlu katkılar sunulmaktadır. Bundan birkaç yıl öncesine kadar 3-4 bin kişinin sigortalı olduğu ilimizde, son bir kaç yıldır 3-4 kat artması işsizlik ve işsizlik ile mücadelede çok önemli mesafelerin kat edildiğini görmekteyiz. İstihdamın artırılması; güven ve istikrarın artırılması demektir. Devlet, sadece istihdamın artırılması için strateji geliştirmiyor. Aynı zamanda çeşitli fonlarda biriken paraları da yine istihdamın sağlanması için bizzat piyasa aktörü gibi istihdamı da kendisi gerçekleştirmektedir. Devletin harcamaları dikkate alındığında objektif olarak söylemek gerekirse, çok büyük projeler halen devam etmekte; bunlar, yarınlarda bu memlekete yarar sağladığı gibi, bu günlerde de hareketli bir piyasa oluşturmakta ve piyasayı beslemektedir. Devlet, yerel dinamikleri hayata geçirebilirse, piyasa ekonomisi için diyorum çok iyi bir parabolde yola devam ediyor” şeklinde konuştu.