Değerli görüşlerBu yıl ikincisi düzenlenen 2. Bingöl Sempozyumu'na katılan akademisyenler Bingöl'ün kalkınması ve ilerlemesindeki en büyük engelleri açıklarken, en büyük engelin eğitim olarak göründüğü görüşünde hemfikir oldu.Bingöl Kültür Sarayı'nda düzenlenen sempozyumda Bingöl ile ilgili yaptıkları araştırmaları ve Bingöl'ün kalkınması için hazırladıkları sunumları Bingöllülerle paylaşan akademisyenler, Bingöl'ün sorunlarını farklı pencerelerden ele alarak; çözüm önerileri sundu. İlgisizlik hayal kırıklığına uğrattı Yaklaşık bir ay önce tanıtımına başlanmasına rağmen; Bingöllülerin ilgi göstermeği sempozyum, Bingöl'e sunumlar yapmak için gelen akademisyenleri de hayal kırıklığına uğrattı. Özellikle Bingöllü üniversite öğrencilerinin yoğun katılımı beklenirken; az sayıda katılımcının olması, bilgiye ne kadar aç bir şehir olmamıza rağmen bilgiye gitmesini bilmiyoruz yorumlarına neden oldu. 2. Bingöl Sempozyumu'nun açılış konuşmasını Bingöl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Gıyasettin Baydaş yaptı. Baydaş'tan hemen sonra kürsüye çıkan Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. İbrahim Çapak, sempozyumda kendilerini bir araya getiren temel unsurun Bingöl Şehri olduğunu söyledi. Bingöl ile ilgili bugüne kadar yeterli çalışmaların yapılmadığını söyleyen Çapak, sempozyumun özellikle; 1. Bingöl için son derece önemli olan Bingöl Üniversitesi'nin bir an önce akademik ve diğer alanlarda eksiklerinin tamamlanıp, Bingöl'e eğitim, kültürel, tarihi, ekonomik ve benzeri konularda katkı sağlamasına, 2. Bingöl ekonomisinin geliştirilmesi için bir takım çalışmaların yapılmasına özellikle de Bingöl için son derece önem arz eden maden kaynaklarının bir an önce tespit edilmesi ve bunlarla ilgili bazı projelerin yapılıp hayata geçilmesine, 3. Bingöl'ün Eğitim ve Kültürel alanda geliştirilmesi için bir takım projelerin yapılmasına, 4. Bingöl'ün tarihin ortaya konması için önemli olan tarihi mekânlarının tespiti için arkeolojik kazıların yapılması ve mümkünse tarihi eserlerin restore edilmesi için bir takım çalışmaların yapılmasına vesile olmasını dilediğini söyledi. Sempozyumda sunum yapan akademisyenler ve sunumları: Doç. Dr. Bülent GÜLÇUBUK, Ankara Üniversitesi Neyin sürdürülebilirliği? Hangi sürdürülebilirlik? Ekolojik mi, sosyolojik mi, ekonomik mi, fiziksel mi, kültürel mi ? Kim için sürdürülebilirlik? Kimin ile sürdürülebilirlik? Nasıl bir sürdürülebilirlik? Katılımcı, adil, insan kaynaklarını geliştiren, doğayı gözeten Kurumsal sürdürülebilirlik? Mali sürdürülebilirlik? Politik sürdürülebilirlik? Sürdürülebilirliğin ölçüleri ne olacak ve kim ölçecek neye göre ölçecek? Neler yapılabilir. Genç girişimcileri harekete geçirmek Meslek liselerini güçlendirmek – ara işgücüne ağırlık vermek Et entegre tesisleri : kavurma-sucuk, ana ürün Doğal güzellikleri sahiplenme ve değerlendirilebilirlik Büyük şehirlerdeki örgüt dağınıklılığını ortadan kaldırmak ve ortak amaç-çıkar etrafında bütünleşmek BÜYÜME POTANSİYELİ VE YATIRIM ALANLARI BAKIMINDAN BİNGÖL İLİNE İLİŞKİN BİR DEĞERLENDİRME Yrd. Doç. Dr. Mahmut HIZIROĞLU Bingöl ilinde öne çıkan sektörlerin neler olduğunun ve bu sektörlerin büyüme potansiyellerinin olup olmadığının tespit edilmesidir. Bu çerçevede bu çalışma, 1-) Bingöl ilinde öne çıkan sektörler dikkate alındığında iç ve dış yatırımcılar için şehrin ve şehir içinde öne çıkan bu alanların bir cazibe alanı oluşturma potansiyelinin olup olmadığını 2-) Bingöl ilinde ticaret ve sanayi ile uğrasan kişilerin Bingöl'ün yatırım alanlarına ve büyüme potansiyeline ilişkin görüşlerini tespit etmeyi amaçlamaktadır. Yeterli Derecede Sermayeniz Olsaydı Hangi Alana Yatırım Yapardınız? Ankete katılanların yatırım yapılacak alanla ilgili ortak bir fikri olmadığı tespit edilmiştir. Verilen cevapların büyük bölümünde yeterli derecede sermayem olsaydı fabrika yapardım gibi net bir hedeften yoksun ve Bingöl'ün kaynak donanımından habersiz gibi görülen cevaplar dikkati çekmektedir. Görüşülen 32 kişiden DPT ‘nin tespit etmiş olduğu öne çıkan sektörlere yatırım yapmak istediğini söyleyen sadece 11 kişidir. Bu kişilerden 2 kişi gıda ürünleri alanında (ekmekçilik ve makarna), sadece 1 kişi arıcılık ve bal üretimi, 5 kişi tarım ve hayvancılık, 3 kişi inşaat ve çimento üretimi alanlarında yatırım yapmak istediklerini belirtmiştir. 2 Kişi bu soruya cevap vermemiş, 3 kişi de Bingöl iline yatırım yapılmaması gerektiğini ifade etmiştir. Verilen cevaplar arasında turizm, kış sporları, yayla turizmi, eğitim, otomobil, hortum üretimi, aktarlık, bilişim sektörü, gibi kisilerin kendi tercihlerini yansitan alanlarda yatırım yapmak istediklerini ifade etmişlerdir. 1 kişi hazine bonosuna yatırım yapmak istediğini belirtmiştir. Bu soruya verilen cevaplar dikkate alındığında aslında Bingöl ilinde ticaret ve sanayi ile uğraşan kişilerin sanayileşmeye ilişkin bilinçlerinin olmadığı tespit edilmiştir. Sonuç Yetişmiş insan gücü Oda başkanlarının daha etkin çalışması Güven kültürünün inşa edilmesi Şehrin kanaat önderlerinin ortak bir vizyonu paylaşmaları Mesleki eğitim programlarının düzenlenmesi Bingöllü işadamlarının Bingöl'e yatırım yapmaları teşvik edilmesi Devletin Bingöl gibi illeri özel statülü iller kapsamına alması Bal, arıcılık ve küçük bas hayvancılık hem il içinde hem Türkiye genelinde öne çıkan alanlar… Bingöl'deki potansiyel yatırımcılar sanayileşme konusunda yeterli derecede bilinçli değil. Yrd. Doç. Dr. Ahmet Diken Selçuk Üniversitesi, SBMYO Günümüzde, istihdam sorunu ülkelerin sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeylerine bağlı olarak farklı nitelikleri gösterse de, hala tüm ülkelerin gündeminde bir numaralı sorun olarak varlığını sürdürmektedir. “Belirli bir gün ya da hafta zarfında, belirli bir yaş kümesinin üzerinde bulunan aşağıdaki kategorilere giren kişiler işsiz kabul edilirler : 1. İş akdi sona erdiğinden, ya da geçici olarak tatil edildiğinden dolayı istihdama elverişli konuma giren, herhangi bir işe sahip olmayan ve ücretli bir iş arayanlar, 2. Daha önce hiçbir zaman istihdam edilmemiş olan ya da önceki statü durumu itibariyle bağımlı olmayan, veya emekli edilmiş ancak belirli bir dönem için çalışmaya elverişli olan kişiler, 3. Belirli bir döneme nazaran gelecek bir tarihte yeni bir işe başlama konusunda anlaşma yapmış olup da, halen bir işe sahip olamayan ve çalışmaya elverişli olan kişiler, 4. Geçici ve belirsiz bir süreyle ve kendilerine herhangi bir ödeme yapılmadan tenkisata tabi olan kişilerdir. SONUÇ VE ÖNERİLER Bölgeye yönelik düzenlenecek bölgesel kalkınma projesinin işyerlerinin aktif olduğu sektörleri detaylı ve farklı açılardan (örneğin kayıt dışı ekonomi, sosyal güvenlik, çalışma koşulları) incelemesi ve var olan sektörlerde eğitim/insan kaynakları geliştirme ihtiyaçlarını iyi analiz edilmesi gerekmektedir. Uygulanacak bölgesel kalkınma programı ticaret, tarım, hayvancılık ve hizmet sektörlerindeki yoğunluğun bölgenin potansiyeline göre yaratılabilecek insan kaynakları gelişimine daha açık alanlara kaydırılmasını sağlamalıdır. YEREL GİRİŞİMCİLİĞİ DESTEKLEME VE İSTİHDAMI ARTIRMA Doç. Dr. Mehmet BARCA Sakarya Üniversitesi İllerinin sosyo-ekonomik gelişmişlik düzey sıralamaları bakımından Bingöl ilinin 81 il içerisinde 76. sırada Doğu Anadolu Bölgesi içerisindeki konumuna bakıldığında ise toplam 14 il arasında 10. sırada Bingöl'de istihdam edilenlerin % 69,94'lik kısmı tarım; %1,40 sanayi işkolunda çalışmaktadır (hem DAB ortalaması olan %3,26, hem de Türkiye ortalaması olan %13,35'in oldukça altında). Bingöl, 81 il içerisinde GSYİH'dan alınan pay itibariyle sıralamada 74. ve fert başına GSYİH sıralamasında ise 76. sırada yer almıştır Sanayi Odasına kayıtlı işletme sayısı: 21; Esnaf Odalarına Kayıtlı üye sayısı ise, 12467 Girişimcilik Eğitimi Küçük Ölçekli İş Kurma Danışmanlığı İş Geliştirme Merkezi (İşletme Kuluçkası veya İŞGEM) Başlangıç Sermayesi Desteği Yeni Yatırım Alanları Konusunda Bilgilendirme Desteği Yoğunlaşmaya Yönelik Özel Teşvikler KOBİ'lerin Finansmana Erişim İmkanlarının Geliştirilmesi KOBİ'lerin Teknoloji, Finansman ve Pazarlama Yeteneklerinin Geliştirilmesi KOBİ'lerin İşbirliği ve Ortak Hareket Etmelerinin Desteklenmesi Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Zengin Marka Olmak Turizm pazarında farklılaşmak ve tanınmak için, Kriz dönemlerini kolay atlatabilmek için, Ziyaretçiler tarafından tercih edilir olmak için, Ürün hizmet fiyatlandırmasında esnek olmak için, Yatırımcıları çekmek için, Şehir sakinlerinin yaşam kalitelerini yükseltmek için, Şehrin bir iş merkezi, destinasyon veya “ev” olarak istenebilir kılmak için, Ekonomik büyümeyi, sosyal gelişmeyi teşvik etmek için. Kentin Marka Olmasını Etkileyen Faktörler Kent halkının özellikleri Kentin politik gücü Nüfus yoğunluğu Kentteki suç oranı Kentin sosyo ekonomik durumu Kentte bulunan ulusal kurumların sayısı ve niteliği Kentin coğrafi konumu ve tarihsel geçmişi Kentte çekilmiş dizi ve filmler Atmosferi İklimi Eğlence olanakları Turistik ve kültürel değerleri Fiziksel görünümü Hedef Kitleyi Analiz Hedef Belirleme Mevcut Marka İmajının Tanımlanması Hedeflenen Marka Kimliğini Oluşturma Konumlandırma Geliştirme Öncelikli Hedef Bölümlemelerine Göre Değer Konumlandırma Marka Stratejisinin Yönetilmesi Sonuçların Ölçümü Bingöl İçin Hedeflenen; Bingöl halkının ekonomik ve sosyal hayatının geliştirilmesi, Kültürel mirasın ve doğal hayatın korunması ve yaygınlaştırılması, Yöre ekonomisinin canlandırılması, ülke ekonomisine katkı sağlanması, Alt yapı çalışmalarının gerçekleştirilmesi, Kısa vadede kentin; “hatırlanacak kelimelerinin” belirlenmesi ve moda marka olması Yerel kökenli uluslararası ürün markaları yaratmak Orta vadede ulusal bir marka olması, Bingöl İli İKY Potansiyeli Geliştirilmesi Yrd.Doç. Dr. Tuncay YILMAZ İK Programları; Eğitim Çağı Anaokulu İlköğretim (OKS: 74) Lise Üniversite Meslek Edindirme Yaşam Kalitesi Sağlıkta Dönüşüm Programı ve Bingöl'e Yansıması Dr. Turan BUZGAN Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı BDH ve SSK Hastanesi birleştirildi. BDH fiili yatak sayısı 378'e yükseldi. BDH: Yoğun bakım, patoloji laboratuvarı, tomografi yenilikleri: Çevre illere sevkler azaldı Göğüs Hastanesi bitmek üzere Solhan, Karlıova, Adaklı Devlet Hastanesi inşaatları ADSM açılışı Yeni sağlık ocakları (5) 1. Basamakta merkez laboratuvarı uygulaması Kar paletli ambulanslar ve 112 ambulans sisteminde yenilikler Personeli olmayan sağlık ocakları ve sağlık evlerinin açılması İstihdam artışı-çok sayıda kişinin işe girmesi, sağlık meslek liselerinin tekrar prim yapması Hizmet kalitesinde artış YAPILMASI GEREKENLER BDH'ya yeni veya ek bina Sağlık Müdürlüğü Hizmet Binası Göğüs Hastanesi Binasının açılması Genç DH bina inşaatına başlanması Sağlık idaresinde istikrarın sağlanması Devam eden yatırımların tamamlanması Aile Hekimliği uygulamasına başlanması Sağlığı etkileyen olumsuz çevre şartlarının düzeltilmesi ve KKKA KARLIOVA İLÇESİ'NİN GELİŞMESİNİ GÜÇLEŞTİREN COĞRAFİ FAKTÖRLER Doç. Dr. Ramazan SEVER Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi İklim, yeryüzü şekilleri ve deprem Eğitim, sağlık ve beslenme yetersizliği ile son yıllarda artan sosyal olaylar. Tüm bu olumsuzlukların sonucu, yöre halkının önemli bir kısmı, başta büyük sanayi merkezleri olmak üzere, ülkenin çeşitli bölgelerine doğru göç etmektedir. Göç olayını yavaşlatmak ve yörenin sosyal ve ekonomik açıdan en azından belli bir seviyeye getirilebilmesi için, bir takım önlemlerin acilen alınması gerekmektedir. Kuşkusuz, bunların başında sahadaki mevcut kaynaklarının en rasyonel şekilde kullanılması ve sahanın kırsal kalkınma planının hazırlanarak bir an önce uygulamaya konulması gelmektedir. Karlıova İlçesi Doğu Anadolu Bölgesi'nin olduğu kadar Türkiye'nin de en geri kalmış ilçelerinden biridir. DPT'nin 1996 ve 2003 yılında yaptığı bölgelerin sosyo-ekonomik gelişmişlik endeksi sonuçlarına göre DAB en sonda gelir. Sonuç Karlıova İlçesi ekonomik ve sosyo-kültürel sorunlarına çözüm bekleyen bir ilçedir. Yörede başta hayvancılık faaliyetleri olmak üzere, bir çok ekonomik ve sosyal sorun yaşanmaktadır. Bu sorunların kısa bir sürede çözüme kavuşturulacağını ileri sürmek güçtür. Ancak en azından ilçe için yapılacak kalkınma planları bir an önce hazırlanarak uygulamaya konmalıdır. Karlıova'nın en önemli ekonomik faaliyeti olan hayvancılık giderek önemini kaybetmekte ve geçim sıkıntısı çeken ailelerin sayısı da her geçen gün artmaktadır. Bu da sahadaki göçü teşvik etmektedir. Her ne kadar hızlı nüfus artışı Karlıovada ki göç olayını gizlese de son yıllardaki nüfus azalması dikkati çeker. İlçenin sosyo-ekonomik yapısını kapsayan bir plan ya da proje hazırlanmamıştır. Sadece DAP ve Bingöl-Muş Kırsal Kalkınması Projesi gibi il ya da bölge bazında yapılan çalışmalarda, Karlıova'ya yönelik envanter bilgileri dışında herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Kaldı ki böylesine geniş alanları kapsayan bölge veya il bazında hazırlanan kalkınma projelerinin de yapılabilirlik raporları uygulanamamıştır. Bu nedenle ilçe hatta benzer özellikler gösteren köyler bazında hazırlanan kalkınma projelerin daha yararlı olacağı düşünülmelidir. Kuşkusuz kırsal alanların kalkındırılması ekonomik, sosyal ve kültürel boyutlu bir sorun olup, çok yönlü analiz ve planlamalar gerektirmektedir. Bu nedenle kalkınma modellerinin belirlenmesinde ve geliştirilmesinde, mekânın coğrafi özelliklerinin saptanması, amaçlanan hedeflere varılması bakımından son derece önem taşımaktadır. Bingöl'ün Sahip Olduğu Zenginlik Kaynaklarının İncelenmesi ve Bu Kaynakların Bingöl'ün Gelişmesinde Kullanılmasına İlişkin Öneriler Yrd. Doç. Dr. Zeki OMAÇ Bingöl Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Bu çalışmada, Bingöl'de tarım, hayvancılık, madencilik ele alınmıştır. Tarım ve hayvancılık imkânının değerlendirilmesi için önerilerde bulunmuştur. Tarım ve hayvancılığa bağlı ürünlerin işlendiği sanayinin kurulmasının gerekliliği vurgulanmıştır. Bingöl Üniversitesi'nin Bingöl'ün gelişmesindeki katkıları üzerinde durulmuştur. Enerji maliyetlerinin arttığı, küresel ısınma sonucu iklimlerin değiştiği dünyamız şartlarında Bingöl'ün sahip olduğu, ucuz, temiz, yenilenebilir enerji kaynaklarından su, güneş ve rüzgâr enerjisine dikkat çekilmiştir. Öneriler Tarım ve hayvancılıkta maliyetler aşağıya çekilmelidir. 1923 ile 1938 yılları arasında Atatürk'ün uyguladığı avans sistemi tarımda uygulanmalıdır. Tarım ürünlerine getirilen kotalar kaldırılmalı. Üreticiden hiçbir ücret almaksızın bütün tarım kesimi doğal afetler ve kuraklığa karşı devlet tarafından sigortalanmalıdır. Tarım ve hayvancılık kesimine kullandırılan kredilerin faizi sıfırlanmalıdır. Hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız hayvanını satmakta sıkıntı çekmemesi için Bingöl Et ve Balık Kurumu imkânları devreye konulmalıdır. Fakirlik kaderimiz değildir. Milletimiz, hazine üzerinde oturan dilenci gibidir. Türkiye olarak petrol, doğalgaz, altın, demir, kömür, bakır, mermer, bor, toryum ve uranyum gibi yeraltı zenginliklerimizden yararlanamıyoruz. Bingöl'ü ve Türkiye'yi âbad edecek madenlerimiz yeraltından çıkarılarak değerlendirilmeli, sanayisi kurularak ekonomiye kazandırılması gerekir. Dünya ile rekabet edebilmesi için enerji giderlerini düşürmek amacıyla hidrolik, güneş ve rüzgâr enerjileri ile tüketici ve sanayiciye ucuz ve gerekirse bedava elektrik enerjisi sağlanmalıdır. YORUM YAZIN
|
|