Darbe anayasası tümden geçersiz kılınması gerekiyorBingöl küçük Millet Meclisi'nin bu ayki FORUM toplantısına moderatör olarak katılan İktisatçı, Gazeteci, Yazar, Karikatürist ve aynı zamanda İHD Genel Başkan Yardımcısı Ragıp Zarakolu, 1982 Anayasasının gayri meşru yöntemlerle oluşmuş bir anayasa olduğunu ifade ederek, “Bu anayasanın tümden geçersiz kılınması gerektiğini düşünüyorum” dedi.Bu toplantılarda farklı kimliklerde olan kişiler kendilerini özgür bir şekilde ifade ettiğini söyleyen İktisatçı, Gazeteci, Yazar, Karikatürist ve aynı zamanda İHD Genel Başkan Yardımcısı Ragıp Zarakolu, “Şuan yaşadığımız sistemde bir meşrutiyet bunalımın dediğimiz bir darbe sonucu dayatılmış bir anayasanın siyasal sistemi kilitlemiş olmasıdır. 12 Eylül Anayasası gayri meşru yöntemlerle oluşmuş bir anayasadır. Bu anayasanın tümden geçersiz kılınması gerektiğini düşünüyorum. Darbe anayasanın kabul edildikten sonra sistemin iyice tıkınmasına sebep olmuştur. 1991 tarihinden buyana bu anayasayı değiştirmemiz gerekirdir. Bu konuda birçok kişinin sorumluluğu var. O dönemde halkın ezici çoğunluğu bir demokratikleşme programına oy vermişti. Bu hayata geçirilmedi ve Türkiye çok önemli bir fırsatı kaçırdı. Şimdi ise yapılan girişimlerde daha kapsamlı bir projeye dönüşmeliydi. Ama yine burada yinede önemli noktalar gözüküyor, yetersiz olsa da. Özellikle 15. maddenin kaldırılması ve darbenin yargılanması önemli bir nokta olarak görünüyor. Ötekiler açısından her zaman zihniyetin değişmesine önemli ihtiyaç olduğunu söylemek istiyorum. Bu kadrolar var olduğu sürece şu yada bu şekilde özellikle 12 Eylül yasalarının ve anayasasının sağladığı olanaklarla engel çıkarılabiliyor. Bu aynı zamanda Avrupa Birliği'ne engel olabiliyor. Bir türlü istenilen konular gerçekleştirilemiyor. Çünkü bir oligarşi ayakta tuttuğu bir iktidarı yitirmek istemiyor” diye konuştu. ENSARİ: DARBE ANAYASASIYLA TOPLUMUN SİVİLLEŞMESİ VE DEMOKRATİKLEŞMESİ MÜMKÜN OLMADIĞINDAN YENİ BİR ANAYASA ACİLEN İHTİYAÇ DUYULMAKTADIRDarbe Anayasasıyla toplumun sivilleşmesi ve demokratikleşmesi mümkün olmadığından yeni bir anayasa acilen ihtiyaç duyulduğunu belirten Memur-Sen Bingöl İl Başkanı Abdurrahman Ensari, “Tabi gönül isterdi ki; yeni, sivil, özgür ve demokratik bir anayasa keşke yapılsaydı. Arzumuz buydu ama AK Parti 2007 yılında güzel bir ortam yakalamıştı. Keşke bu süreci anayasanın topyekun değiştirmesi yönünde kullansın. Tabi şuan yönümüzde bir değişim paketi var. Bu paket tabi ki istediğimiz gibi olmasa da ve taleplerimizi tam anlamıyla göstermese de olumlu ve olumsuz yönlerini paylaşmak istiyorum. Sendikacı olduğumuz için bizi öncelikle ilgilendiren memurların toplu sözleşme hakkını önemsiyoruz ama yeterli görmüyoruz. Toplu sözleşme hakkı çok geniş açıda olmadığını söylemek istiyorum. Yine toplumlu sözleşme sonucunda uzlaşma kurulu kararı daha önce yaptırım gücü yoktu. Şuanda ki, değişim paketinde toplumlu sözleşme sonucunda uzlaşma varılmadığı takdirde uzlaşma kurulu başvurabiliniyor. Uzlaşma kurulu kararları da kesin bir olması bu önemli ama keşke grev hakkı da verilseydi” diye ifade etti. İSHAKOĞLU: TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN TARİHİ DARBELERLE DOLUDUR1982 Anayasasının bir cunta anayasası olduğunu ve bir darbenin ürünü olduğunu her ortamda toplumun büyük bir kesiminin dile getirdiğini hatırlatan Bingöl Barosu'ndan Avukat Cevat İshakoğlu, “Bilindiği gibi Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihi darbelerle doludur. Yapılan düzenlemeler çoğu zaman darbecileri korumaya yönelik, güdülerle yapılmıştır. Zaten 1982 Anayasası'nın bu kadar değişikliğe rağmen halen antidemokratik bir olarak karşımıza durmasının nedeni bazı maddelerin koruma altına alınmasıdır. Her ortamda dile getirdiğimiz gibi yeni, sivil, askeri vesayetten uzak, her türlü vesayetten uzak, demokratik ve katılımcı bir anayasa olmasını temenni ederdik. Ama bu temennimiz gerçekleşmedi diye kısmi olan ve ileriye bir adamı olarak görebileceğimiz bu değişikliklerin karşısında durmamız gerekmez. Anayasa değişiklik paketinin tabi ki, eksiklikleri ve hiç değinmediği konular var” ifadelerine yer verdi. BURAKGAZİ: BİR STATÜKO ANLAYIŞI TÜRKİYE'NİN ÖNÜNÜ KESİYORElazığ Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Bingöl Temsilcisi Ali Burakgazi, Türkiye'nin kendisinden sonra kurulan devletlerden yardım alır bir konumda olduğunu söyleyerek, “İsrail 1948 yılında kurulan bir devlet ama bugün Türkiye tanklarını İsrail'den modelize ediyor. Türkiye 1945 yılında Kore'yi kurtarmaya gitti ama bugün Türkiye, Kore'den geri durumda. Şimdi bir statüko anlayışı Türkiye'nin önünü kesiyor. Bu noktada Türkiye'nin yapısal bir sorunu var. Bu süreç içerisinde bu statükonun yaptığı darbelerle fert başına düşen milli gelirlerde düşüyor. Bu yapı Türkiye'nin ilerlemesine engeldir. Bunun aşılması lazım. Bu tehditlerle Türkiye ilerleyemez” dedi. ÇALBAY: 1982 DARBE ANAYASASI TÜRKİYE'YE YAKIŞMIYORAK Partinin meclise sunmuş olduğu anayasa paketinin halkın iradesini yansıttığını söyleyen AK Parti İl Başkanı Cevdet Çalbay, AK Parti'nin bu şekilde hareket etmesiyle halkına ne kadar önem verdiği anlaşıldığını belirterek, “1982 darbe anayasası Türkiye'ye yakışmıyor. Bu anayasa paketine karşı gelenler 80 yıldan buyana bu vatanın canına okuyanlar, bu insanların kanını emenler darbeciler ve Ergenekonculardır. Ne yazık ki; muhalefet partileri de bunlarla hareket etmektedirler. Halkımız bunları görüyor ve izliyor. Bu anayasa paketinin yanındayız ve arkasındayız” diye konuştu. AKSOY: MUHALEFET PARTİLERİN ANAYASA PAKETİNİ TEKNİK BİR İNCELEME YAPMADAN RET ETMESİ TARAFSIZ VE OBJEKTİF BİR ŞEKİLDE İŞE EĞİLMEDİĞİNİ GÖSTERMEKTEDİRİnsanların demokratik ve özgür bir ortamda yaşabilmeleri için iktidar partisinin bir motor gücü görmesi gerektiğine dikkat çeken İnsan Hakları Derneği Başkanı (İHD) Nihat Aksoy, “Bu meydanlarda, açıklamalarında ve yazılarında ısrarla biz istiyoruz demeleri gerekiyordu. İki muhalefet partimizin Adalet Bakanı ve anayasa paketi konusu ile ilgili görüşmeler yürüten milletvekili ve bakanların görüşmelerine her ne kadar onları kendi genel merkezlerine kabul etseler de tasarı üzerinden teknik bir inceleme yapmadan olduğu gibi toptan ret etme mantığıyla hareket etmeleri onların gerçekten objektif ve tarafsız bir şekilde işe eğilmediği gösterilmektedir” dedi. BAŞKAN ATALAY: ELDE ETTİĞİMİZ KAZANIMLAR AK PARTİ HÜKÜMETİ DÖNEMİNDE YAPILMIŞTIRTürkiye'nin elde ettiği kazanımların AK Parti hükümeti döneminde yapıldığını söyleyen Belediye Başkanı Serdar Atalay, “Bugün AK Parti hükümetinin getirmiş olduğu bir paket var. Tabi bunun akıbetini meclisten kabul edilip veya edilmediği zaman göreceğiz. Bu maddeler mecliste kabul edilecek veya referanduma gidilecek. Ama şuan görünen o ki, referanduma gidileceği görünüyor. Türkiye'nin 28 yıl öncesine gidildiğinde bu süreçte nereye geldiğini ve esas değişimlerin hangi yıllarda yapılmaya başlandığını bir politik bakış açısıyla bakmıyoruz. 2000 yılına kadar Türkiye'de bir Olağan Üstü Hal vardı. Bir defa AK Parti hükümeti bu Olağan Üstü Hali kaldırdı ve bu çok önemli bir gelişmedir. Yani elde ettiğimiz kazanımlar AK Parti hükümeti döneminde yapılmıştır. Keşke önceki hükümetler bunu yapsaydılar da biz onları alkışlasaydık” şeklinde konuştu. Bu oturumda yapılan konuşmaların ardından toplantının yerel konusu olan ‘Sanayi ve Yatırımların Geliştirilmesi ve İlin Kalkınması' oturumuna geçildi. Bu oturumda da tekrar görüşleri alınmak üzere tekrar katılımcılara söz hakkı verildi. YORUM YAZIN
|
|