Bingöl İl Sağlık Müdürlüğü, tüm dünyada ‘25-31 Ocak Dünya Cüzzam Haftası' nedeniyle açıklama yaptı.
Her yıl Ocak ayının son haftası "Dünya Cüzzam (Lepra) Haftası" olarak ilan edildiği hatırlatılan açıklamada, bu haftanın amacı, toplumun cüzzam ve cüzzamlıya karşı oluşan yanlış inançlardan, bilgisizlikten kaynaklanan korkularını önleyerek, cüzzam hastalığının erken teşhis edilmesinin sağlanması, dünya standartlarına uygun bir şekilde tedavisi ve izlenmesiyle hastaların topluma kazandırılması olduğu ifade edildi.
Hastalığın tek taşıyıcısının insan olduğu ve bu nedenle bildirimi zorunlu olan bir hastalık olduğu kaydedilen açıklamada: “Vücudun herhangi bir yerinde deriden açık renkte, oval veya yuvarlak, kabarık olmayan, hiçbir şikayet yaratmayan kepeksiz, bazen hafif duyu kusuru gösteren leke, çocuklarda ve gençlerde burunda sürekli tıkanma ve sık sık tekrarlayan burun kanamaları, deri üzerinde bir veya daha fazla kabarık plak şeklinde, kılsız, terlemeyen, kepekli, mutlaka duyu kusuru olan lezyonlar, belirli yerlerde özelikle ön kol iç yüzeyde duyu eksilmesi 4. ve 5. parmakların elde içe kıvrılması, avuç içi kaslarda erime başlaması, kol ve bacak sinirlerinde kalınlaşma ve ağrılı olmaları, kaşların uçlardan dökülmesi, vücutta pek çok yerlerde basilli nodüller, yüzde ödem, alın derisi ve kulakların morumsu kabarık ve sert nodüllerle dolması, diz ve dirseklerde yara izleri, alt göz kapaklarının kapanmaması gibi belirtilerden bir veya bir kaçı cüzzam hastalığını düşündürmelidir” denildi.
Günümüzde cüzzamın korkulacak bir hastalık olmaktan çıktığı belirtilen açıklamada: “Tanı koyulduğunda tedavisi kesin olarak yapılabilmektedir. Birçok hastalıkta olduğu gibi erken tanı önemlidir. Erken tanı yapıldığı durumlarda hiçbir kalıcı sakatlık oluşmadan tedavi mümkündür. Hastaların ilk teşhis ve tedavileri deri hastalıkları uzmanı bulunan devlet hastanelerinde yapılır. Aynı verem tedavisinde olduğu gibi en az üç ilaçtan oluşan bir kombine tedavi ile en çok 2 yıl içinde hastalar tamamıyla tedavi edilmektedir. Teşhisi gecikmiş ve hiç veya düzenli tedavi görmemiş durumlarda 10-15 yıl sonra sakatlıklar gelişir. Cüzzam hastalarının tedavisi devlet eliyle hiçbir ücret alınmadan yapılmaktadır. Ülkemizde cüzzam hastalığı sosyal hastalıklar arasında sayılmaktadır. Cüzzam hastaları daha çok kırsal kesimdeki yoksul hastalardır. Sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanamamış bir kesimde yoğunlaşmaktadırlar” ifadelerine yer verildi.