Haber; Deniz İLGİ
Bir Nolu Sağlık Ocağı'nda görev yapan psikolog Oktay Yoldaş, özelde Bingöl'de genelde Türkiye'de artış gösteren çocuk istismarlarına yönelik açıklama yaptı.
Çocuk istismarlarını ‘toplumsal ağır bir yara' olarak değerlendiren Yoldaş, “Üzerinde çalışması ve düşünülmesi gereken en ağır vakadır. Çocuk istismarların çoğalması artık eskisi gibi değil, insanlar internet üzerinden istenilen her şeye erişebiliyor. İnternet ortamında izlenen yayın içerikleriyle beraber bu tür sapkınlıklar çoğalıyor. Çocuk istismarları psikolojide paraf ilik rahatsızlıklar diye adlandırılır ve buda bahsettiğimiz pedofoliye giriyor. Bunun genetik olduğuyla ilgili bilimsel bir çalışma ya da veri yok. Toplumsal öğretiler sonucu yani kişinin yaşam şekli, modeli, kültürü ve özellikle sosyal hayatı paraf ilik rahatsızlığın oluşmasında etkilidir. Sosyolojik bir vaka olan bu rahatsızlık kişinin bu faillerin ailesiyle olan ilişkileri, nasıl bir çocukluk hatta nasıl bir bebeklik dönemi geçirdiği ile ilgilidir. Ama bu işin sosyo-psikolojik boyutunun kesinlikle araştırılması gerekiyor. Ailenin ve toplumun aynı anda bilinçlendirilip aile ve toplumda farkındalık yaratmak gerekiyor” dedi.
CİNSEL İÇERİKLİ ÇİZGİ FİLMLER SAPKINLIĞI ARTTIRIYOR
Cinselliği çağrıştıran çizgi filmlerin sapkınlığın oluşmasına katkı sağladığını kaydeden Yoldaş, ailenin dikkat etmesi gereken konular hakkında şunları söyledi: “Öncelikle toplumda sıkça dillendirilen istismar olaylarını çocuklarımızın yanında konuşmamalıyız. Çocuk yetiştirmek en büyük zanaattır. Çünkü siz çocuğa ne verirseniz karşılığında onu alırsınız çünkü o cağda model alacağı annesi ve babasıdır. Bizim korumamız gerek genel bir ahlak yapımız var. Ahlakla ilgili olan bu sorunumuz da anne ve babaya çok görev düşmekte. İnsan kendisine şunu sormalı çocuğumun yanında her davranışı yapabiliyor muyum ne gibi yayın içerikleri izliyorum ya da ben ne kadar doğal yaşamla iç içeyim. Bunlar toplumsal olgulardır, bu olgulara dikkat etmeliyiz, eğer biz toplumu iyileştirebilirsek bireyi de kurtarabiliriz.”
Çocuk istismarının önlenmesine yönelik bakanlıkça çalışma yürütüleceğini ifade eden Yoldaş, “Bakanlığın bir eğitim ve programı olacaktı. Okullara yönelik olarak bir çalışma yapılması düşünülüyor. Ama bana bazen öğretmenler sormakta biz ne yapabiliriz? Çocuklara neler öğretmeliyiz? Orada benim dediğim şey çocuklarımıza çığlık atmayı öğretin. Çünkü çığlık bir imdattır, çocuklar az çok hayatı biliyor, içinde kötülükler olduğunun farkında. İçeriğine pek girmeden kreşlerde özellikle hocalarımız çocukların kendi bedenini tanıması üzerine derslerde öğretileri oluyor. Özel yerlerini öğretme kimsenin dokunmayacağını anlatmaları ve bunla ilgili basit düzeyde öğretiler gerçekleşmekte” dedi.