Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü'nün sürekli işçi alımı ile ilgili “şaibe” iddialarının ardı arkası kesilmiyor. DEVA Partisi Bingöl İl Başkanı Mikail Kovalar'ın açıklamasının ardından bir açıklama da vatandaş Doğan Karasu'dan geldi.
Karasu, kızımın asil listede çıkmasına rağmen elendiğini iddia ederek şu sözlere yer verdi:
“Çocuğum kurada asil listede çıktı. Adalet Yüksek Okulu mezunuydu. KPSS puanı 70.954'tü. Atatürk Üniversitesi Laborant Ve Veteriner Teknikerliği 2. Sınıf, Bingöl Üniversitesi Çocuk Gelişimi 2. Sınıf öğrencisidir. 10 parmak daktilo kullanabiliyor, Word ve Excel programlarını biliyor ama çocuğu elediler. Üstelik, çocuğun hukukuna saygı duymaları için, bu bilgi herkese gönderilmiştir. Neye göre elediklerini izah etmeliler. Devletin imkanlarından yararlanmak herkesin hakkıdır. Bu hak kimsenin tekelinde değildir, hiçbir güç bu hakkı dilediği gibi kullanamaz. İlke ve liyakat esas alınmalıydı. Alınan 19 kişiden 5'i çocuğumun sahip olduğu niteliklere sahip olsun iddiamızdan vaz geçmeye hazırız. Açıklasınlar, alınan kişilerin özelliklerini bilelim. Önce kazananların listesini açıklasınlar. O zaman kimin ne tür özelliklere sahip olduğunu, referanslarının neler olduğunu Bingöl kamuoyu görür ve değerlendirmeyi yapar. Haksızlığa uğradık, hatta hak gaspına. Gençlik Ve Spor Bakanlığı 'Daimi İşçi' adı ile personel alımına gitti. Alımlar herhangi bir kurala bağlanmadı. Sadece lise veya üniversite mezunu olma, güvenlik belgesine sahip olma şartı getirildi. Müracaatlar alındı, bakanlık nezdinde noter kurası çekildi. Bingöl için alınacak personel sayısı 19'du. 4 katı, yani 76 kişi asil, 76 kişi yedek listeden seçildi. Neden 4 katı kadar(yedekler de sayılırsa) 8 katı kadar kişinin kura ile belirlemenin tek sebebi kendi adamlarını seçmek için elini güçlendirmekti. Mülakata hak kazanmak için belgeler istendi. Kurada adı çıkan 40-50 arası kişinin belgeleri eksikti. Bu şahıslar elendi, mülakat hakkını kaybeden arkadaşların yerine yedek listeden kişiler alındı. Kimlerin elendiği, listeye dahil edilenlerin kimler olduğu da kamuoyundan gizlendi, en azından kimsenin haberi olmadı. Mülakatın hiç bir ilkesi yoktu. Liyakati, hak edeni belirlemede kullanılabilecek hiç bir ilke, kural yoktu. Kim, kim tarafından ve neye göre seçildi bilmiyoruz. Adayların özelliklerinin hiç bir anlamı yoktu. Hak, adalet, liyakat, kamu yönetiminin nitelikli olması vb. özelliklerin tümü devre dışı kaldı. Mülakat komisyonu verilen listeyi onayladı, zaten onaylamaktan başka şansı yoktu. Bu ilde siyasilerin emri dışına çıkabilecek tek yönetici yoktur, olamaz da. Yetki mülakat komisyonuna verilseydi az da olsa adil bir listenin çıkma ihtimali olurdu. ‘Mülakat Komisyonu' seçim yapmış havası estirilebilir, alakası yoktur, zaten hiçbir Bingöllü buna inanmaz. Mülakat komisyonu seçilmesine karar verilen isimlere yüksek puanlar verdi, elenmesine karar verilen adaylara ise düşük puanlar verdi. Bunun da vebali var şüphesiz. Liste açıklanmalı, alımların neye göre yapıldığını bütün Bingöllüler görmelidir. Mülakat sonucu iptal edilmelidir. Adil, şeffaf, kriter bazlı, Bingöl kamuoyunun vicdanını tatmin edecek bir yöntem ve ilkeler çerçevesinde yeni bir değerlendirme yapılmalıdır.”