Bingöl'den ramazan uyarısıRamazan Ayı öncesi bir dizi uyarılarda bulunan Dt. Bingöl, Ramazan ayında beslenme ve öğün sayısının değişmesi nedeniyle boş kalan mideye birdenbire yüklenilmesinin hazımsızlık ve kalp rahatsızlıklarını tetikleyeceği söyledi...Ramazan Ayı'nın münasebetiyle açıklama da bulunan Bingöl İl Sağlık Müdürü Dt. Zeki Bingöl, gıda tüketimiyle ilgili önemli uyarılarda bulundu. Yaptığı açıklama da özellikle iftar vakitlerinde aşırı yemekten kaçınması gerektiğini vurgulayan Bingöl, su bedenin ihtiyacının karşılanması konusunda notlar aktardı. İftar yemeğinin yavaş yavaş ve küçük porsiyonlar halinde yenilmesi gerektiğinin önemine dikkat çeken Dt. Bingöl: “Ramazan ayında gün içinde yaşanan açlıktan sonra aşırı ve sağlıksız beslenme bir takım sorunları da beraberinde getiriyor. Bu sorunları azaltabilmek için sahur ve iftar menülerinde son derece titiz olunması gerekmektedir” dedi. ”Yavaş uygun besinler tüketin” Ramazan boyunca oruç tutacakların, mutlaka sahur yemeğini yemesi gerektiğinin altını çizen Bingöl İl Sağlık Müdürü Dt. Zeki Bingöl, mideye yüklenmeden yavaş yavaş uygun besinler tüketilmesini önerdi. Ramazan ayının yaz ayına geldiğini hatırlatan Dt. Bingöl, bu aylarda sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak, vücut ısısının arttığını ve metabolizmanın bu yeni duruma uyum sağlamaya çalıştığını söyledi. “Mideye birdenbire yüklenmeyin” Yaz aylarında oruç tutarken, sağlıklı beslenme kurallarına dikkat edilmesinin önem kazandığına vurgu yapan Bingöl: “İftar veya sahur sofralarında yağlı besinlerin ve yağda kızartmaların tüketiminden kaçınılması gerekmektedir. Yemeklerin kızartma ve kavurma yerine, haşlama, ızgara yapma, buğulama veya fırında pişirme yöntemleri ile hazırlanması gerekiyor. Çorba, etli sebze yemekleri, yoğurt ve salata iftar sofralarından asla eksik edilmemeli. İçecek olarak asitli içeceklerden kesinlikle sakınılmalıdır. Tatlı olarak lokma, tulumba, baklava gibi şerbetli ağır tatlılar yerine; sütlü tatlılar tercih edilmelidir. İftarda uzun bir açlık sonrasında aynı öğünde bütün besin gruplarını bir arada alınca metabolizmaya binen yük artıyor. İftarda boş mideye birdenbire yüklenilmemesi lazım” “İftardan 1 saat sonra tatlı yiyin” İftar yemeğinin yavaş yavaş ve küçük porsiyonlar halinde tüketilmesi gerektiğine değinen Bingöl: “Yemeği çok hızlı yemek midede ağırlık, bulantı, gaz, yanma ve kabızlık gibi sorunlara yol açıyor, vatandaşlarımız yemeklerini yavaş yavaş yemelidir. Besinler, azar azar iyi çiğnenerek, sık aralıklarla tüketilmesi gerekmektedir. Mesela su içilip iftar açıldıktan sonra, 1 kepçe çorba ve 1 tabak salata tüketilip, yarım saat geçtikten sonra miktarları ayarlanarak ana yemek yenilmesi metabolizmaya binen yükü azaltacaktır. Tatlının yemekten 1 saat sonra yenilmesi ve de yatmadan en az 1 saat önce de 1–2 porsiyon meyve yenilmesi öğün dağılımının sağlıklı olması açısından önemlidir" ifadelerini kullandı. “İftarla sahur arası 10–12 bardak su için” Ramazan'da dikkat edilmesi gereken önemli diğer bir konunun ise su tüketimi olduğunu hatırlatan Dt. Bingöl: “Yetişkin bir insanın günde en az 1,5- 2 litre su içmesi gerekir. Gün içinde su kaybının önlenmesi için özellikle sahurda sıvı alımına önem verilmelidir. İftar yemeklerinde yemekle beraber su tüketimini biraz daha kısıtlayarak iftarla sahur arası 10–12 su bardağı su içmek doğru olacaktır. Su içmek bağırsak ve böbreklerin çalışmasını hızlandırır. Çay, kahve gibi kafeinli içecekler vücudumuzdaki suyu kullanırlar” şeklinde konuştu. Bingol Kent HAber/Bingol Medya YORUM YAZIN
|
|