Evinin anahtarını içeride unutan Yüzbaşı Abdurrahman Güven'in eşi Emel Güven, çilingir yerine eşini arayıp yardım istedi.
Emir üzerine kilitli lojmana giden Süleyman Güden isimli asker, kilitli olan dairenin üstündeki evden beline kablo bağlanarak sarkıtıldı. Balkona girip içeriden kapıyı açması istenen asker kablonun kopmasıyla yere çakıldı. Emel Güven açılan davadan hapis cezası almadan kurtuldu ancak o gün şahitlik yapan asker vicdan azabıyla yeni ifade verince aile sanıklar hakkında maddi ve manevi tazminat davası açtı, AİHM'e taşıma kararı aldı.
İnanılmaz olay, 20 Haziran 2001'de yaşandı. Bingöl Merkez Jandarma Alay Komutanlığı Jandarma Özel Harekat Taburu Karargah ve Servis Bölük Komutanlığı'nda görevli Yüzbaşı Abdurrahman Güven'in oturduğu 4. kattaki lojmanın dış kapısı kapandı ve anahtar içeride kaldı. Dışarıda kalan Emel Güven, eşini telefonla arayarak, yedek anahtarı göndermesini istedi. Bunun üzerine Yüzbaşı Güven, yedek anahtarı şoförü ve habercisi olan Süleyman Dengür'e vererek eşine gönderdi.Ancak diğer anahtarın kapının kilidinde kalması nedeniyle kapı açılamadı. Kapı açılmayınca çilingir çağırmak yerine Emel Güven yanına Süleyman Dengür ile diğer er Süleyman Özkan'ı alarak bir üst katta bulunan komşularının kapısını çaldı. Üst katın balkonunda çamaşır ipi olarak kullanılan telefon kablosu Emel Güven ile er Süleyman Özkan'ın yardımıyla Süleyman Dergür'ün beline bağlandı. Balkondan sarkıtılan Süleyman Dengür'ün beline bağlanan kablo koptu, 5. kattan beton zemine düşen er hayatını kaybetti.
Ölen asker suçlandı
Olayın ardından soruşturma başlatan Bingöl Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede Süleyman Dengür'ün ölümünde kusurlu bulunan Emel Güven ile jandarma er Süleyman Özkan'ın “Tedbirsizlik dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyet vermek” suçundan yargılanmaları istendi. Olayla ilgili savcılığa ifade veren sanık Emel Güven, kusurun kendisinde olmadığını, üst kattan iple sarkıtılarak kapı açma fikrinin maktül Süleyman Dengür'e ait olduğunu ileri sürdü. Yargı aşamasında asker olan sanık Süleyman Özkan da diğer sanık Emel Güven ile aynı yönde ifade verdi.
Bilirkişi: İhmal var
Olayla ilgili incelemelerde bulunan İş Güvenliği Uzmanları tarafından 17 Ekim 2001 tarihli bilirkişi raporu ise yaşanan ihmali gözler önüne serdi. Raporda “Aklı selim kişiler olarak, daha güvenli bir yoldan kapının açılması sağlanmalı, itfaiye veya anahtarcı çağırarak açma işini uzmanlara yaptırılmalıydır” dendi. Raporun sonuç ve kanaat bölümünde maktül Süleyman Dengür sekizde-dört, Emel Güven sekizdeüç, Süleyman Özkan ise sekizde- bir kusurlu bulundu.Aldıkları ceza ertelendi
Davanın görüldüğü Bingöl 2. Asliye Ceza Mahkemesi, sanıkların müsnet suçu işledikleri belirtilerek, Emel Güven hakkında önce 2 yıl hapis cezası verildi ardından yapılan indirimle para cezasına çevrildi. Mahkeme sanıkların tutum ve davranışlarına bakarak bir daha suç işlemeyeceklerine kanaat getirerek cezalarının ertelenmesine karar verdi.
Tanık askerin anlatımı
Olayın gerçek yüzü askerliğini bitiren Süleyman Özkan'ın verdiği yeni ifadeyle ortaya çıktı. Askerdeyken ölen arkadaşını suçlayan Özkan, Yüzbaşı ve eşi Emel Güven tarafından kendisine de avukat tutulduğunu belirtti. Özkan, askerlik görevi esnasında emir komuta zinciri altında eksik verdiği ifadelerden dolayı vicdanen rahatsız olduğunu söyledi. Özkan, askerlikte emir komuta zincirinin sadece rütbelilerden değil onların eşlerinin de bu zincirin bir halkası olduğunu anlattı. Özkan ifadesinde şunları kaydetti: “Komutan askerlik hayatı boyunca emirlerine riayet edilmesi gereken kişidir. Komutan eşi de bizim için o koşullarda aynı statüdeydi. Komutanın emir eri olan merhum Süleyman ve ondan sonraki erlerin görevi esnasında da yine komutanımızın eşi veya komutanımız tarafından söylenen özel görevle ilgili her türlü emirlere riayet ettik. Tehlikeli bir şey söz konusuydu. Emir komuta zincirinde açıkça suç olmayan ve hatta bazen suç olan şeylerin de emir edilebileceği askerlik görevi esnasında öğretilmektedir. Komutanın olmadığı yerde komutanın eşi de özellikle şoför ve bilhasa emir eri erler için aynı statüdedir. Emel Güven olay esnasında maktul Süleyman Dengür'e ‘yapma, etme' diye uyarıda bulunmadı. ‘Emel Güven yapma deseydi kesinlikle balkondan aşağıya inmezdi. Bilakis beni kabloyu tutmam için çağırdı.”
Acılı annenin isyanı
Acılı anne Hülya Dengür, “Bu olay olmasaydı oğlum 45 gün sonra yanımdaydı” diyerek ağladı. Dengür ailesi sanıklar hakkında maddi ve manevi tazminat davası açtı. Bu davalardan sonuç alınamaması halinde dava AİHM'e taşınacak.
Erleri özel işlerde kullanmayın
Işık Koşaner'e ait olduğu belirlenen ses kaydında, “erlerin kişisel işlerde kullanılması” şu sözlerle eleştiriliyordu: “Şu erleri kullanma işini yavaş yavaş kaldıralım. Yoksa kaldırtacaklar, baka kalacağız. Kim, hangi asker kanunsuz iş yapıyor. Hangi subay er kullanıyor. Hangi subay, general, amiral her neyse köpeğini itini bilmem nesini askere gezdiriyor. Hangi subay çocuğunu arabayla bilmem nereye gönderiyor? Eşini bilmem nereye gönderiyor. Evinin badanasını askere yaptırıyor. Herkesin gözü üzerimizde. Hiçbirşey artık gizli değil. Herkes birliğine sahip olsun.”