Bingöl, tekrardan el kaide ile anılmaya başlandı!ABD Konsoluğu'na yönelik düzenlenen ve 3 polis memurunun şehit edildiği terör saldırısında gözler el kaide terör örgütüne çevrilirken kimi ulusal basın yayın organıda Bingöl ile El Kaide terör örgütünü bir arada anmaya başladı.Bingöl ve Bitlis adının özellikle El Kaide'ye yönelik operasyonlarda çok duyulduğunu, El Kaide'ye karşı bugüne kadar Türkiye'de yapılan operasyonlarda Bingöl ve Bitlis nüfusuna kayıtlı çok sayıda kişinin gözaltına alındığına dikkat çeken haberde; El Kaidenin yurtiçinde özellikle Bingöl ve Bitlis bölgelerinde yuvalandıkları iddia edilip,2003 yılında İstanbul'da yapılan bombalı saldırılara karışanlardan dördünün Bingöl nüfusuna kayıtlı olmasıda örnek gösterildi. Ünlü Bitlisli tarikat liderinin oğlu olan Sosyolog Müfid Yüksel'in görüşlerinin yer aldığı haberde, El Kaide bağlantılı olduğu iddia edilen Selefiler tarikatının 1980'li ve 1990'lı yıllarda özellikle Bitlis ve Bingöl yörelerinde taraftar topladıklarını hatta bu taraftarlarına dolar bazında maaş ödenildiği iddiasında bulunuldu. El Kaide terör örgütünün Bingöl ile anıldığı haberin tam metni; ALİ KEMAL ERDEM'İN HABERİ Selefiler, Bitlis ve Bingöl'de dolar saçarak adam toplamış 10.07.2008 12:12 Ünlü bir Bitlisli tarikat liderinin oğlu olan Sosyolog Müfid Yüksel, bugün El Kaide'nin temelini oluşturan Selefi, cihad yanlısı grupların 1980'li yıllarda ve 1990'ların başlarında Bitlis ve Bingöl'de dolarla maaş vererek adam kazanmaya çalıştığını söylüyor. HABERTURK.COM MUHABİRİ ALİ KEMAL ERDEM'İN HABERİ Son olarak ABD Başkonsoluğu'na yönelik son saldırıya karışanlardan ikisi ile, birkaç gün önce Afganistan'da Taliban saflarında savaşırken öldürülen bir Türk vatandaşı da Bitlis'li çıktı. Gene 2003 yılında İstanbul'da yapılan bombalı saldırılara karışanlardan dördü de Bingöl nüfusuna kayıtlıydı. Durum böyle olunca El Kaide'nin Bingöl ve Bitlis illerinde özel olarak bir örgütlenme çabasında olup olmadığı sorusu gündeme geliyor. PARAYLA DİNİ GRUPLARI YANLARINA ÇEKMEYE ÇALIŞTILAR Yöreyi çok iyi bilen Yüksel, Selefilerin Bitlis ve Bingöl'e özel ilgisi olduğunu doğrulayarak Bitlis ve Bingöl'de 1980'li yıllardan başlayarak taraftar toplamaya çalıştığını söylüyor. Yüksel'in bizzat şahit olduğu olaylara göre kimi Arap ülkelerince finanse edilen ve birçoğu Kuzey Irak'tan gelen kimi Türkmen selefiler, özellikle 1980'li yıllarda ve 1990'lı yılların başlarında Bitlis ve Bingöl'de örgütlenme çabasına girdi.. Yüksel, bu iki ilin seçilmesinde en önemli etkenin diğer Güneydoğu illerine göre dini grupların daha güçlü olması ve etnik milliyetçiliğin daha zayıf olmasından kaynaklandığını belirtti. Yüksel, gelen kişilerin etkiledikleri kişileri dolarla maaşa bağladıklarını, dini gruplara para vererek yanlarına çekmeye çalıştıklarını iddia ediyor. O dönemlerde bu politikanın altında Afganistan'da Sovyetlere karşı süren savaşa karşı İslam ülkelerinden gönüllü savaşçı sağlamanın da yattığını belirten Yüksel, bunun sonucunda Türkiye'nin pek yerinden olduğu gibi Bitlis ve Bingöl'den birçok kişinin Afganistan'a savaşmaya gittiğini söylüyor. 1990'lı yıllarda Bosna'ya savaşmaya ilk olarak Bingöl ve Bitlis yöresinden gelen Kürt kökenlilerin olduğuna dikkat çeken Yüksel, o yıllarda devletin bazı unsurlarının da bu yapılanmalara göz yumduğunu öne sürüyor. Yüksel, yurtdışından gelen Selefilerin Bitlis ve Bingöl civarında çalışmalarının 1991'lerden itibaren azaldığını belirtiyor. Ancak son olaylar attıkları tohumların cılız da olsa kimi noktalarda etkisini gösterdiğini kanıtlıyor. YORUM YAZIN
|
|