Tarım Bakanlığının yanlış politikaları devam ettiği sürece tüketicilerin de ucuz et alamayacaklarını söyleyen hayvan besicileri, et fiyatlarındaki istikrarsızlık nedeniyle önlerini göremediklerini belirttiler. Besiciler, Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz'a “Sayın bakanım, batıyoruz. Sorunumuzu Başbakan'a iletip bir çözüm bulmanızı bekliyoruz.” çağrısında bulundular.
Maliyet artarken fiyatlar düşüyor
Kurban bayramı öncesi et kilosu 18 lirayken hayvan aldıklarını şimdi ise kilosunu 12 liradan satmak zorunda kaldıklarını söyleyen besiciler, uygulanan politika ile adeta hayvancılığın yok edildiğini belirttiler.
6 Bin liraya aldıkları danaları bugün ancak 4 bin Liraya satabildiklerini söyleyen besici M. Faruk Barış, “Saman fiyatları 100 liradan 400 liraya yükseldi. Yem fiyatları 350 liradan 650 liraya yükseldi. Arpa fiyatları 300 liradan 550 liraya yükseldi. Buna mukabil hayvan fiyatları ise üçte bir oranında düştü. Bu gidişattan çok endişeliyiz.” ifadelerini kullandı.
İstikrarsızlık nedeniyle önümüzü göremiyoruz.
“Böyle giderse malımızı imha etmemiz, beslememizden daha karlı görünüyor” diyen Turan Uslu, uygulanan politika ile Doğu Anadolu Bölgesi için hayati öneme sahip olan hayvancılığın bitme noktasına geldiğini belirtti. “Hayvancılıkla ilgili istikrarsızlık nedeniyle önümüzü göremiyoruz.” diyen Uslu sözlerine şöyle devam etti: “Hükümet tüketiciyi koruyayım derken üreticiyi bitirdi. Şu an üreticiler olarak bizler, etin kilosunu 12 liradan ancak satabiliyorken vatandaş reyonlarda en az 20 liradan et almak zorunda kalıyor. Hem üretici bitirildi. Hem de fiyatlara müdahale vatandaşa yansımadı. Sorunun çözümü için yetkililerin olayı izlemekten vazgeçip tedbir almaları gerekiyor. Aksi takdirde bu ağır yükün altında hepimiz ezilip yok olacağız.”
“Kesime gelmiş hayvanlarımı satamıyorum”
Kesime gelmiş hayvanlarını uygun fiyatla alacak kimse bulamadığını söyleyen besici Mehmet Gengörü, piyasaya sürülen ithal et nedeniyle etlerimizi uygun fiyatla satamıyoruz. Ancak, bizim etlerimizi 12 liradan fazla fiyat verilmezken, piyasada 20 liradan aşağı et bulmak mümkün değil. Eğer bu fiyattan perakende et satılıyorsa, neden besicileri öldüren fiyatla et alıyorlar, anlamak mümkün değil. Piyasanın istediğimiz düzeye gelmesini bekleyelim diyoruz ama her geçen gün yaşanan gelişmeler aleyhimize görünüyor.”
“Üç daireme şimdiden el konsun”
Üreticiden ucuza alınan etin tüketiciye pahalıya satıldığını iddia eden Selim Bağcı da üç dairesini ipotek ederek kredi kullandığını, tüm mücadelesine rağmen büyük bir zararla karşı karşıya kaldığını söyleyerek Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz'ın besicilerin sorununu Başbakana iletmesini beklediklerini ifade etti. Bağsız, “İpotek ettiğim dairelerime şimdiden el konsun. Çünkü bu şartlarda aldığım krediyi geri ödemem mümkün değil. Sayın Başbakanımız Bingöl'e geldiğinde Et Balık Kombinasını satmayacağını, Bingöl'e hediye ettiği müjdesini vermişti. O Et Balık Kurumu aracılığı ile satılan ithal et sebebiyle bölgede üreticiler yok edildi. Şu an kombinada sadece ithal hayvan kesiliyor. Tarım Bakanının ithal etle ilgi iddialarının tersine piyasaya bir denge gelmedi. Etler hala reyonda pahalıya satılıyor. Ancak üreticiden yok pahasına alınıyor.” İfadelerini kullandı.
“Bu şartlarda verilen kredinin hiçbir anlamı yok”
Yaşanan gelişmelerin sadece besicileri değil, tüm bölge halkını mağdur ettiğini söyleyen Selim Bağsız, sorunun hayvan üretiminde öteden beri çok önemli bir noktada olan Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki herkesi ilgilen bir boyuta ulaştığını söyledi.
Besicilerin zarar etmesi durumunda bu zarardan birçok insanın etkilenip mağdur olacağının altını çizen bağsız, uygulanan politikanın yanlış olduğunu, bu şartlarda verilen destek kredilerinin hiçbir anlamı olmadığını söyledi. Üretim maliyeti artarken besicilerden alınan et fiyatının düşürülmesinin hiçbir izahı olmayacağını söyleyen Bağsız, 2002 yılından beri destek verdikleri AK Parti iktidarında üç sefer zarar ettiğini ve dördüncü kez zarar etmekle karşı karşıya kaldığını söyledi. Bağsız, böyle önemli bir sorunun Başbakana intikali ve bir çözüm bulunması için Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz'dan destek beklediklerini söyleyerek “Tarım Bakanlığı'nın yanlış politikaları ile bölge için hayati öneme sahip bu sorunun çözümüne olan inancımızı yitirdik. İnşallah Sayın Bakanımız sorunu Başbakana iletir ve çözümüne katkıda bulunur.” ifadelerini kullandı.