Arşiv Vesikalarına Göre Bingöl Kolokyumu' adlı bir bilimsel toplantı için Bingöl'e gelen akademisyenler, Zağ Mağaralarına tur düzenlediler.
1–2 Ağustos 2009 tarihleri arasında Kültür Merkezi'nde ‘Arşiv Vesikalarına Göre Bingöl' adlı bir bilimsel toplantı gerçekleştirildi. Sempozyuma Türkiye'nin çeşitli üniversiteleri ve arşivlerin de çalışan akademisyenler ve uzmanlar katıldı.
‘Arşiv Vesikalarına Göre Bingöl Kolokyumu' programında, Bingöl'deki yer adları, demografik yapı, sosyo-kültürel yapı, idari yapı, ekonomik faaliyetler, imar faaliyetleri, yörede yaşamış âlimler ve idareciler ile yörenin eğitim yapısı hakkında ayrıntılı bir bilgilendirme gerçekleştirildi. Programın 2. gününde Bingöl'ün Genç İlçesine bağlı Kuşburnu Köyü'nde bulunan Zağ Mağaralarını ziyaret eden akademisyenler, buranın koruma altına alınması ve turizme kazandırılması gerektiğini söylediler.
Konuyla ilgili görüşleri alınan Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Çapak, Zağ mağaralarını ilk defa gördüğünü belirtti.
Zağ Mağaralarının muhteşem bir tarihi kalıntı olduğunu ancak ciddi anlamda ilgisiz, sahipsiz ve yarıya kadar dökülmüş olduğunu ifade eden Doç. Dr. Çapak: “Orada 360 veya 380 odalardan bahsediliyor. Geçmişte büyük ihtimalle burası belki bir köy, belki de sancak kadar insanların barındığı yer olabilir. Oraya yakın mezarlıkları da duruyor. Ulaşım yok, yol yok bir şekilde mutlaka turizme kazandırılması lazım. Turizm Bakanlığı yâda belediye bu tarihi mekâna sahip çıkmalı” dedi.
“Araştırmak, sahip çıkmak ve koruma altına almak lazım”
Zağ Mağaralarının Bingöl'ün tarihi olduğunu dile getiren Doç. Dr. Çapak: “Yani ne kadar eskiye gidersek o kadar eskiyi orda buluyoruz. Tahmin ediyorum bu mağaralar milattan önce 200 yıllık bir tarihe sahip. Eski olduğu ve Bingöl'ün tarihi olduğu kesin. Konuya bu yönüyle bakmak ve değerlendirmek gerekiyor. Özellikle şunu göz ardı etmemiz lazım. Dışarıdan gelenler, biz dâhil olmak üzere Bingöl'ün tarihini konuşurken, tarih kalıntıları çok fazla gösterme imkânımız olmuyordu. Zağ Mağaraları bu anlamda ciddi bir delil, ciddi bir tarihtir. Mutlaka Bingöl'ün ileri gelenlerinin bunu değerlendirmesi gerekiyor. Solhan'daki Kale Köyü kalıntılarının olduğu bölgeye baraj kuruluyormuş. Bu kalıntıları mutlaka değerlendirmek ve mümkünse kurtarmak gerekiyor. Bununla ilgili sorumluluk yine Bingöllülere ve Bingöl'ün yetkililerine düşüyor. Bunun dışında da söylenilecek yerler var. Özellikle bugün incelemelerde bulunduğumuz Zağ Mağaraları çok harika bir yer ama uzak ve ulaşılması zor bir yerde olduğu için rahat ulaşılması için gerekli çalışmaların yapılması ve oranın bir şekilde koruma altına alınması gerekiyor. Çatlaklıklar ve dökülmeler var. Aksi halde 3–5 yıl sonra olan kalıntıları da göremeyiz. Daha önce fark edilip önlem alınmış olsaydı, şuan da oralar sağlam kalırdı” şeklinde konuştu.
Zağ Mağaraları Özellikleri:
Murat Nehri'ne bakan tarafı yaklaşık 300 metre yükseklikte bulunan mağaranın birinci katında zahire depoları, orta katta oturma odaları, en üst katta ise iki harem odası yer alıyor. Katlar arası geçişlerin yuvarlak bacalarla sağlandığı mağaranın en üst tarafında gözetleme kuleleri bul